ESP Kürdistan, yaptığı yazılı açıklama ile Fransa’daki DAİŞ katliamını kınadı. Saldırıyı DAİŞ’in üstlendiğini ifade eden ESP Kürdistan, “DAİŞ vahşeti bu kez Fransa'da ortaya çıktı. Paris'in farklı noktalarında sivil halka karşı gerçekleştirilen saldırılarda 128 kişi hayatını kaybetti. Saldırıyı DAİŞ üstlendi. Dünya bir kez daha DAİŞ barbarlığına tanık oldu. DAİŞ; yakın geçmişin El Kaide'sinin güncellenmiş versiyonudur. Emperyalist gericiliğin politikalarıyla hayat bulan ve zamanla dizginlenemez bir vahşet şebekesine dönen bu odaklardan biridir. Rojava'da halkların kardeşliği ile örülen devrimin karşısına dikilen bu çete eğer bugün dünyanın herhangi bir yerinde halklara karşı kıyımlara başvuruyorsa bunun başlıca sorumlusu emperyalist gericiliktir. Emperyalizmin halkları birbirine kırdırma politikasıdır” dedi.

ESP Kürdistan açıklamasında devamla şunlar ifade edildi:

“Fakat bugünkü somut koşullarda, dünyanın neresinde olursa olsun DAİŞ çetelerinin gerçekleştirdiği katliamların başlıca sorumlularından biri AKP iktidarıdır. Türk Devleti'nin, Rojava Devrimi'ni boğmak için DAİŞ çeteleriyle yaptığı işbirliği ve suç ortaklığı artık dünya kamuoyunda tartışmasız bir gerçek olarak biliniyor. Bu işbirliğini iyi bilenler Paris'in ardından Türk Devleti'ni boşuna hedef göstermiyor.

Başbakan Davutoğlu "Paris'teki alçak saldırının hedefi tüm insanlıktır" derken Tayyip Erdoğan, Paris Katliamı ile ilgili "sözün bittiği yerdeyiz" diyor. Geçin bunları efendiler!

Çetelerle işbirliği konusunda sicili çok kabarık AKP iktidarının ve 'polis' olarak adlandırılan çetelerinin daha dün Silvan'da ortaya koyduğu pratik her yönüyle çarpıcıdır. Polisin, aralarında HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu vekillere karşı hem silah kullanıp hem de ardından 'tekbir' getirmesi, işte asıl sözün bittiği yer burasıdır. Paris, Beyrut, Suruç, Ankara… Bunlar halklara karşı çetelerle işbirliği politikalarının yarattığı sonuçlardır. Çeteler, Silvan polis üniformasıyla gövde gösterisi yapmıştır. Sözün asıl bittiği yer burasıdır.

Fransız halkının acısını paylaşıyor ve yineliyoruz; çeteler ve çetelerle işbirliği yapanlar dünya halklarının bilincinde ve belleğinde silinmeyecek ve er  ya da geç bu katliamların ve kirli ortaklığın bedelini ödeyeceklerdir.”