HDP Şırnak Milletvekili Ferhat Encü, Cizre'deki anayasal hak ihlalleri ve Nur Mahallesi çöplüğünde cesedi bulunan Bünyamin İrci hakkında soru önergeleri verdi.
Encü, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na verdiği soru önergesinde, "4 Eylül 2015 tarihinde saat 20.00’da Şırnak Valiliği tarafından Anayasa ve taraf olduğumuz uluslararası tüm belgeler ihlal ihlâl edilerek ilan edilen sokağa çıkma yasağı süresince Cizre’de halkın tüm Anayasal hakları engellenmiş, yaşam haklarına saldırılmış, temel ihtiyaçlarını karşılamalarına dahi izin verilmemiştir. Cizre halkı ancak savaş, sıkıyönetim hallerinde ve ancak yasaların ortaya koyduğu şekilde engellenebilecek olan temel hak ve hürriyetlerinden mahrum bırakılmıştır" dedi.
'AMBULANSLARIN ENGELLENMESİ ÖLÜMLERE YOL AÇTI'
İlçeye giden milletvekillerinin yasaktan dolayı bir daha çıkamadığını, ilçe içinde olayların yoğun yaşandığı mahallelere ulaşmalarının engellendiği gibi devletin güvenlik güçleri tarafından defalarca hakaret ve sert muameleye maruz kaldığını aktaran Encü, "Milletvekillerimizin ilçeden aktardığı ve basına da yansıyan bilgilere göre arasında bebek, çocuk ve kadınların da yer aldığı yaklaşık 20 sivil yaşamını yitirmiştir. Ambulanslara güvenlik güçlerince izin verilmemesi yaralı vatandaşların yaşamlarını yitirmelerine sebep olmuştur. Onlarca hasta ve yaralı hastaneye gidemediği için ciddi sıkıntılar yaşamış, evlerde vatandaşların kendi imkanlarıyla tedavi edilmişlerdir" diye kaydetti.
'İLÇE HALKINA SU BİLE VERİLMEDİ'
Cep telefonu operatörlerinin iletişim engelinden kaynaklı ilçenin dünya iletişiminin kısıtlandığına da dikkat çeken Encü, şunları belirtti: "Aynı zamanda elektriklerin çoğu zaman bir mahallenin tümünde kesik olması ilçe halkının günlük yaşam faaliyetlerinin aksamasına sebep olmuştur. En temel ihtiyaçlardan biri olan suyun dahi ilçe halkına verilmemesi içme suyu sıkıntısına sebep olmuş, halk bebeklere içirecek su bulamamış aynı zamanda salgın hastalıkların ortaya çıkma tehlikesi oluşmuştur. Bölgede 7 Haziran seçimlerinden önce başlayan ve bugüne kadar artarak zor ve baskı içeren uygulamalar halkın günlük yaşamı artık durma noktasına gelmiştir. Halk geleceğe dair büyük kaygılar yaşamaktadır ve bu şiddet ortamının sona ermesini istemektedir."
DAVUTOĞLU'NDAN YANIT BEKLEYEN SORULAR
Encü, Davutoğlu'ndan şu sorularına yanıt istedi:
"4.09.2015 tarihinde başlayan sokağa çıkma yasağının yasalardaki yeri nedir? 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu valilere Anayasa’da belirtilen temel hak ve hürriyetleri durdurma yetkisi tanır mı? 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu’nu kapsamı dışında uygulayan ve Anayasa’ yı ihlâl eden Şırnak valisi Ali İhsan Su’yu görevden almayı düşünüyor musunuz? Sokağa çıkma yasağı süresince Cizre halkının yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme haklarının engellenmesi, insan haysiyetiyle bağdaşmayan ceza ve muameleye tâbi tutulmaları Anayasa’da tanımlı olan kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığı maddesinin ihlâli değil midir?
Cizre halkının günlerce güvenlik güçleri tarafından 'kafasını çıkartanı vururuz' tehditleriyle evlerinden dışarıya çıkmalarına izin verilmeden hürriyetlerinden mahrum bırakılmaları Anayasa’da tanımlı olan kişi hürriyeti ve güvenliği maddesinin ihlâli değil midir? Basına yansıyan görüntülerde de görüldüğü gibi ilçede birçok konutun güvenlik güçlerince gerçekleştirilen yoğun mermi ve bomba ateşi yüzünden kullanılamaz hale gelmesi Anayasa’da tanımlı konut dokunulmazlığı maddesinin ihlâli değil midir? Günlerce elektriğin kesik olması ve telefon operatörlerinin engellenmesinden kaynaklı iletişimin engellenmesi Anayasa’da tanımlı olan haberleşme hürriyeti maddesinin ihlâli değil midir?
İlçede vatandaşların evlerinden çıkamaması, ilçeye ulaşmaya çalışan eş genel başkanımız, partili bakanlar ve milletvekilleri de dahil birçok heyetin engellenmesi Anayasa’da tanımlı olan seyahat hürriyetinin maddesinin ihlâli değil midir? Güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu, ambulansların engellenmesinden dolayı kan kaybından ya da hasta olduğu için hastaneye gidemeyen ve yaşamını yitiren vatandaşların cenazelerinin defnedilmesine izin verilmemesi ve cenazelerin bekletilmesi Anayasa’da tanımlı olan din ve vicdan hürriyeti maddesinin ihlâli değil midir?
10.09.2015 tarihinde sadece bir sivilin yaşamını yitirdiğini belirterek gerçek olmayan beyanda bulunan İçişleri bakanı Selami Altınok’u görevden almayı düşünüyor musunuz? 10.09.2015 tarihinde katıldığınız televizyon programında Cizre’de bir tek sivil kaybı olmadığını beyan ettiniz. Sivil toplum kuruluşları ve milletvekillerimiz tarafından verilen raporlar ve 13.09.2015 tarihinde basına da yansıyan görüntülerle Cizre halkı tarafından toplu cenaze töreniyle defnedilen sivil ölümleri belgelenmiştir. Gerçek olmayan bir beyanda bulunduğunuz için istifa etmeyi düşünüyor musunuz?"
'BÜNYAMİN İRCİ NASIL ÖLDÜRÜLDÜ, GÖRÜNTÜLERDEKİ ÇOCUK KİM?'
HDP'li Encü, İçişleri Bakanı Selami Altınok'un yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde ise, Bünyamin İrci'nin öldürülmesini gündeme getirdi.
"14 yaşındaki Bünyamin İrci isimli çocuk 10 Eylül 2015 günü ortadan kaybolmuş 11 Eylül 2015 günü ise Cizre’nin Nur Mahallesi’ndeki çöplükte göğsünden kurşunla vurulmuş ve sol kulağı kesilmiş halde ölü olarak bulunmuştur. Cenazesi defnedilemeden yasağın kalkmasına kadar bekletilmiştir" diyen Encü, önergesinde şu ifadelere yer verdi:
"Sosyal medya ve çeşitli basın kuruluşlarının sayfalarında 10 Eylül 2015 günü sabah saatlerinde yolda yürüyen bir çocuğun zırhlı polis aracı tarafından durdurulduğu, ellerini kaldırıp üzerinde bir şey olmadığını gösterdiği halde polisler tarafından zorla araca bindirilerek götürüldüğü görülmektedir. Görüntülerdeki bu çocuğun Bünyamin İrci olduğu henüz kesinleşmemiş bir bilgidir. Bünyamin İrci’nin yaşamını ne şekilde yitirdiği açıklığa kavuşturulmalıdır. Aksi takdirde güvenlik güçleri gözetimleri altındaki ve yaşamını korumakla yükümlü oldukları bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını infaz etmekle sorumlu olacaklardır."
HDP'li Encü, Bakan Altınok'a da şu soruları yöneltti:
"Sözü edilen görüntülerdeki çocuk Bünyamin İrci midir? Ellerini havaya kaldırdığı ve üzerinde bir şey olmadığı halde niçin alıkonmuştur? Gözaltı işleminin yasal süreci işletilmiş midir?
Görüntülerdeki çocuk Bünyamin İrci ise polislerce alıkonduktan sonra neler yaşanmıştır? Nasıl ölmüştür? Ölü bedeni çöplüğe kimlerce ve neden atılmıştır? Bünyamin İrci’yi katleden güvenlik güçleri hakkında idari ve hukuki hakkında soruşturma başlatılmış mıdır? Görüntülerdeki çocuk Bünyamin İrci değilse kimdir? Alıkonulduktan sonraki akıbeti nedir? Şu anda nerededir? Göğsünden vurulmuş olarak Nur Mahallesi çöplüğünde ölü olarak bulunan Bünyamin İrci’nin sol kulağı 90’larda sıkça karşılaşılan, askerler tarafından ölü gerillaların bazı uzuvlarının kesilmesi eylemlerinin bir örneği midir? Bünyamin İrci’nin kulağı kim tarafından kesilmiştir?"