Direnişçi Kanat ve Eren’in aileleri: Kazanan Silopi halkı oldu, onlar değil!

20 Aralık gününde Nuh Mahallesi'nde gerçekleştirilen saldırıda katledilen Axin Kanat (16) ve Reşit Eren (17) isimli çocukların cenazeleri, Şırnak'ta yapılan otopsi işlemlerinin ardından 33 gün sonra Silopi'de toprağa verildi.

20 Aralık gününde Nuh Mahallesi'nde gerçekleştirilen saldırıda katledilen Axin Kanat (16) ve Reşit Eren (17) isimli çocukların cenazeleri, Şırnak'ta yapılan otopsi işlemlerinin ardından 33 gün sonra Silopi'de toprağa verildi. 10 bin asker ve polisin tank ve toplarla Silopi’ye saldırıldığını belirten Reşit Eren’in annesi Bazın Eren, “Türk devleti bu şekilde Silopililerin iradesini kırmaya çalıştılar. Bizi katliamla tehdit ettiler. Onların istediği olamadı, olmayacakta. Kazanan Silopi halkı oldu.

Şırnak'ın Silopi ilçesinde halkın özyönetim direnişine karşı devlet güçlerinin geliştirdiği imha operasyonlarında 20 Aralık gününde Nuh Mahallesi'nde bulunan yoğun bombardımanda katledilen Axin Kanat (16) ve Reşit Eren (17) isimli çocukların cenazeleri, Şırnak'ta yapılan otopsi işlemlerinin ardından memleketleri Silopi'ye getirildi.  Cenazeler Yenişehir Mahallesi'ndeki Şehitlik Mezarlığı'nda "Şehid namırın" sloganlarıyla son yolculuğuna uğurlandı.

‘KIZIMIN CENAZESİNİ 33 GÜN GÖREMEDİM’

Kanat ve Eren’in aileleri, çocuklarının devlet tarafından katledildiklerini ifade etti. Axin Kanat’ın babası Ömer Kanat, çocuğunun hayvanlara bakmak için ahıra gittiğini ve daha sonra haber alamadığını belirtti. 33 gün sonra kızını defnedebildiğini ifade eden baba Kanat, kızının özel harekat polisleri tarafından karnından vurulduğunu aktardı. Baba Kanat, “Axin liseye gidiyordu. Devlet güçlerinin saldırısından dolayı bir türlü gidemedi. Kızım hayvanlara yem vermek için ahıra gitti. O günden sonra haber alamadık. Daha sonra aldığımız bilgiler doğrultusunda kızımın mahallede bulunan caminin bahçesine defnedildiğini öğrendik. Kimin defnettiğini bilmiyoruz. Yasağın kalktığı gün ise polislerin Axin ile Reşit’in cenazelerini caminin bahçesinden çıkarmışlar” dedi.

‘HEM BİZİ KATLEDİYORLAR, HEM DE CENAZELERİMİZE İŞKENCE EDİYORLAR’

Hem çocuklarının katledildiğini hem de bununla yetinmeyip cenazelerine işkence yapıldığını dile getiren Kanat, “Cenazelerimizi kitlesel bir şekilde defnetmemize izin vermiyorlar. Bu bir vahşettir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama yoktur, görülmemiştir. Günlerce bizi tanklarla, toplarla dövdüler. Ne olursa olsun biz mahallemizi, evimizi, toprağımızı bırakmayacağız. Kanımızın son damlasına kadar Silopi’yi terk etmeyeceğiz” diye konuştu.

‘OĞLUMU KATLETTİKLERİ GİBİ BENİ DE KATLETMEK İSTEDİLER’

33 gündür çocuğundan haber alamadığını belirten Reşit Eren’in annesi Bazın Eren, çocuğunun yaralı olduğunu ve yaralı oğlunu almaya gittiğinde ise özel harekat polisleri tarafından vurulduğunu söyledi. Kurşunun bacağına isabet ettiğini ifade eden anne Eren şunları söyledi: “Oğlumu katlettikleri gibi beni de katletmek istediler. Yaralı oğlumu almaya gittiğimde beni taradılar. Kurşun bacağımı deldi. Günlerce ben de yaralı kaldım. Ama bacağımın acısını hissetmiyordum. Aklım çocuğumdaydı. Onu almama bile izin vermediler. Cenazesini bile görkemli bir şekilde defnetmemizden korktular.”  

‘KAZANAN SİLOPİ HALKI OLUR’

10 bin asker ve polisle tank ve toplarla Silopi halkına saldırılarak katliam yapılmak istendiğini belirten anne Eren, “Türk Devleti bu şekilde biz Silopi halkının iradesini kırmaya çalıştılar. Bizi katliamla tehdit ettiler. Ama bir kişi kalana kadar Silopi’yi terk etmeyeceğiz. Onların istediği olamadı, olmayacak da. Onlar zafer elde ettiklerini sanıyor, ama kazanan Silopi halkı oldu. Silopi’ye saldıran Erdoğan ve Davutoğlu’nun ordusu, sanki başka bir ülkeyi işgal etmiş gibi bizlere saldırdılar. Gözleri kan bürümüştür adeta. Sadece insanlarımızı değil, hayvanlarımızı da katlettiler. Allah bu zalimlerin zulümlerini yanına bırakmayacaktır. Umarım bizim yaşadığımız acıyı Erdoğan ve Davutoğlu’da bu acıyı tadar ve bizim yaşadığımız acıyı anlar” ifadelerini kullandı.