Cizre üzerindeki sıkıyönetim ablukasına karşı Şırnak'ın Dêrgul (Kumçatı) beldesinde başlatılan nöbet eylemine katılanlar, tüm duyarlı kesimlere "Gün oturma günü değil, Botan'a ses verin" çağrısı yaptı.
Başta Cizre olmak üzere Botan kentlerinde uygulanan sıkıyönetim saldırıları ve kuşatmaya karşı, Nusaybin Gırêmîra Mahallesi’nde başlayan direniş nöbetinin ardından bir direniş nöbeti eylemi de Şırnak'ın Dêrgul (Kumçatı) beldesine bağlı Bestasor köyünde. Şırnak, ilçeleri ve köylerinden halkın katılımıyla 2 gündür süren nöbet eylemine katılanlar, Botan'da bir zulmün yaşandığını belirterek, tüm duyarlı kesimlere kuşatmaya karşı Botan direnişin yanında olma çağrısında bulundu.
'DAVAMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
Kurulan çadırın önünde ateşler yakarak, Kürtçe stranlar eşliğinde nöbetlerini sürdürenlerden Emin Yıldırım, yaşanan vahşet karşısında susmamak gerektiğine vurguda bulunarak, "Kanımızın son damlasına kadar bu mücadeleden geri adım atmayacağız. Bodrum katında yaralı halde mahsur kalan sivil halkımızı oradan çıkartmayana kadar buradan gitmeyeceğiz. Gerekirse adım adım gidererek Cizre'ye gireceğiz. Davamızda vazgeçmeyeceğiz. Bu zalimlere karşı tek bir kişi bile kalsak mücadelemizi sürdüreceğiz" diye kaydetti.
'İNSANLIK ÖLÜYOR, SESSİZ KALMAYIN’
Botan'da verilen mücadelenin Türkiye'de yaşayan herkes için verildiğini dile getiren Besna Yıldırım isimli da, duyarlı tüm kesimleri Botan direnişine katılmaya çağırdı. Yıldırım şunları belirtti: "Cizre'de yaralı kardeşlerimiz var. Onların alınması ve ablukanın kırılması için buradayız. Yeter artık çocuklarımızın öldüğü. Bu ülkede huzur ve barış olsun. Tek temennimiz barıştır. Bu zulme karşı da sadece bizler değil herkes direnmeli. Tüm Botan halkı ve Kürdistan halkını da buradaki direnişe katılmaya çağırıyoruz. Bugün o bodrum katında insanlık ölüyor, çocuklarımız ölüyor, buna sessiz kalmayalım."
'BU ABLUKAYI ANNELER KIRABİLİR’
Amed'in Sur ilçesi ile Cizre üzerindeki abluka devam ettiği sürece eylemlerinin de devam edeceğini belirten Maşallah Güler ise, sıkıyönetimi kırmak için eyleme katıldıklarını söyledi. Güler, "Mücadelemiz onların katliamcı zihniyetini kıracaktır. Bu ablukayı biz anneler kırabiliriz. Eğer zamanında katliamların önüne geçseydik, bugün Cizre ve Sur'da bu katliamlar yaşanmazdı. Buradan tüm Kürdistan halkına ve Kürt halkı ile yüreği yanan halka sesleniyorum: Botan'a ses verin. Buraya gelin ve AKP'nin katliamcı zihniyetini gözlerinizle görün" çağrısında bulundu.
'ARTIK ONLARIN SÖYLEDİKLERİNİ YAPMAYACAĞIZ’
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, savaş politikaları ile iktidarının ömrünü uzatmak isteğini dile getiren Tamer Babat da Osmanlı Devleti'nin de Cizre'ye sefer düzenlediğini ancak tarihinin en büyük darbelerinden birini aldığını söyledi. Babat, koruculara da seslenerek, şunları söyledi: "Eğer para için halkınıza karşı silah kaldırıyorsanız, siz Kürt değilsiniz. Siz kendinizi satmışsınız. Siz de artık bu oyuna gelmeyin. Silahlarınızı bırakın ve halkınızın haklı mücadelesi yanında yer alın. Trabzon'dan gelen biri bizi yönetiyor. Ama bizler artık onların söylediklerini yapmayacağız. Kendi kendimizi yöneteceğiz."