DAİŞ ile sıfır noktasından, Daquq ve Meyrem Beg’den izlenimler

Nihayet Tılwerde’yi geride bırakıyoruz ve sıcak bölgeye ulaşıyoruz. DAİŞ’e sıfır noktasına...

Nihayet Tılwerde’yi geride bırakıyoruz ve sıcak bölgeye ulaşıyoruz. DAİŞ’e sıfır noktasına...

Alan Meyrem beg olarak adlandırılıyor. En ön mevzilerin bulunduğu yer ise Newafil köyü… Gerillaların konumlandıkları bölge işte tam da DAİŞ ile karşı karşıya olan bu bölge. Bir yanımız Mektep Xalit. Karşımızda ise DAİŞ’in işgali altında bulunan Westane ve Mucamma Saddam köyleri var. Bu köylerin hemen ardında ise Xurava ve Mucamma Şehit köyleri bulunuyor. DAİŞ bu köyleri karargah olarak kullanıyor. Hemen ardı ise DAİŞ’in merkez olarak kullandığı Kerkük’ün Hewice ilçesi.

ÇATILARDA KARŞILIKLI KESKİN NİŞANCILAR

Kürt güçlerin elindeki bölgenin en uç noktası Newafil köyü en riskli bölge ve doğal olarak sivillere kapalı. Karşısı ise Westan köyü. Westan köyünde de siviller yok, köy DAİŞ’in bir karargahına dönüşmüş. Her iki köy arasındaki mesafe 1 km’den az. Zaman zaman kannas silah sesleri geliyor. DAİŞ çeteleri çatılara keskin nişancılar yerleştirmiş. Ayrıca köye doçka, havan gibi ağır silahlar ve zırhlı araçlar konuşlandırılmış. Benzer şekilde Kürt güçlerinin de bir konumlanması var.

MAYINLAR VE HENDEKLER

Arada kalan 1km’lik alan ise mayınlı. Hem DAİŞ hem de Kürt güçlerinin olduğu alanda karşılıklı olarak km’lerce uzunlukta hendekler kazılmış, toprak birikintileri yükseltilmiş. Bir nevi tampon bölge oluşturulmuş demek de mümkün.

SİLAH SESLERİ HİÇ EKSİK OLMUYOR

Zaman zaman karşılıklı sızma eylemleri, suikast girişimleri ve ağır silahlarla gerçekleştirilen bir savaş durumu söz konusu. DAİŞ çeteleri karşımızdaki köyde hareket ediyorlar, sık sık silah sesleri geliyor. Güçler karşı tarafta hareket gördükleri gibi ya kannaslarla ya da doçkalarla ateş açıyor. Koalisyon uçakları ise İHA’ların tespit ettiği DAİŞ çetelerine bomba yağdırıyor. Bulunduğumuz süre boyunca birçok defa koalisyon uçaklarının bombardımanlarına, havan topu ve doçka atışlarına şahit oluyoruz.

‘DAİŞ’İN KÜRDİSTAN’DAKİ VARLIĞI NORMALLEŞTİRİLEMEZ’

Gerillalarla konuşuyoruz. HPG, Kürt güçleri ile DAİŞ arasında fiili olarak oluşan dengeden rahatsız ve dengeyi Kürtler lehine değiştirmek istiyor. Var olan durumda DAİŞ’e karşı savaşın rutinleşmesini eleştiriyorlar. Bu durumun DAİŞ’in Kürdistan’daki varlığını kabullenmek anlamına geldiğini ve bunun kabul edilemez olduğunu düşünüyorlar.

GERİLLA HER OPERASYONA HAZIR

Gerilla güçleri sadece Kürdistan’da değil Musul’a karşı gelişecek operasyonda da yer almak istediklerini açıkça ifade ediyorlar. HPG Maxmur-Kerkük Güçleri Genel Komutanı Bawer Serhat, “Musul ve Tel Afer operasyonunda çok önemli rol oynarız” demişti, aynı kararlı cümleleri yeniden işitiyoruz. Buradaki gerilla güçleri komutanları, Hewice alınmadan Kerkük, Maxmur ve Hewler üzerindeki tehlikenin kalkmayacağını belirtiyor.

Gerillaların cephe komutanından, kendilerinin bu konuda ısrarcı olduğunu ancak peşmerge güçleriyle koalisyon güçlerinin buna yanaşmadığını öğreniyoruz.

GERİLLA İNİSİYATİFİ

Gerilla birlikleri ile peşmerge güçleri koordineli hareket ediyor. Gerilla birlikleri özgün olarak kendi mevzilerinde konumlanıyorlar. Karargahları ayrı. Hareket tarzlarını kendileri belirliyor. Talep veya ihtiyaç halinde peşmerge birliklerine destek oluyorlar. Gerillalarla peşmergelerin diyaloglarından, inisiyatifin gerillalarda olduğuna şahit oluyoruz. Peşmerge güçlerinin savaş konusunda gerillaların görüşlerini esas aldıklarını bire bir gözlemliyoruz. Ayrıca peşmergelerin gerillalara karşı samimi bir sevgi ve hayranlık beslediklerine tanık oluyoruz. Gerillalardan, bu durumun gerillaların DAİŞ’e karşı verdiği savaşa şahit olmalarından sonra geliştiğini öğreniyoruz. Gerilla komutanı Selim Zilan’ın söylemiyle söyleyecek olursak, kendilerini savaşta ispatlamışlar.

Şehirde de olsa gerillada değişmeyen şeylerin olduğuna şahit oluyoruz. Askeri disiplin, emir komuta zinciri, yaşam sistemi dağda nasılsa şehirde de aynı.

Tek bir gerillayı raxtsız (palaska) veya silahsız görmek mümkün değil. Her an çatışma çıkacakmış gibi hazırlıklılar.

Gerillalar elbette ki sadece savaş pozisyonunda değiller. Yeni gelen gerillalara şehir tecrübeleri aktarılıyor, askeri eğitim kapsamında yakın döğüş eğitimi görüyorlar. Öte yandan ideolojik ve siyasi eğitimler ise gerilla birliklerinin olmazsa olmazı, tıpkı dağda olduğu gibi...

ALİ SERA CEPHESİ

Tılwerde alanından ayrılıyoruz, yeni uğrak yerimiz Alisera ve Daquq olacak. Kerkük’e geri dönüp bu sefer bir başka istikamete yol alıyoruz. Kerkük’e ulaştıktan sonra yaklaşık iki saatlik bir yolculuğun ardından Kakai Kürtlerin yaşadığı Daquq ilçesine ulaşıyoruz.

Daquq’ta yeşil alanlar nispeten fazla. Kakai Kürtlerin toprakla, tarımla bağlarının daha güçlü olduğuna şahit oluyoruz. Tarlalar sürülmüş, bazıları ekilmiş bile. Sebze tohumlarının ekildiği ve naylonla üstü örtülmüş tarlalardan geçiyoruz. Şehir dışındaki köylerde ise arı kovanları göze çarpıyor.

Kürt halkında var olan bahar heyecanı Kerkük’teki gerilla birliklerinde de mevcut. Bahar nasıl ki yeni başlangıçlar, doğanın yenilenmesi demekse gerilla için de yeni kavgalara atılma, yeni başlangıçlar yapmak anlamına geliyor. Kürt halkı Kuzey Kürdistan’da nasıl ki dört gözle baharı bekliyorsa, Kerkük’teki gerillalar da büyük bir heyecanla baharı bekliyor. Birçok gerilla, şimdiden önerilerde bulunmuş kuzeye geçmek için.

2016 yılının çok büyük bir direnişe sahne olacağı görüşündeler. Gerillanın tarihinin en önemli hamlelerinden birisini 2016 yılında gerçekleştireceğinin altını çiziyorlar.

DAQUQLULARDAN GERİLLAYA DOST SELAMI

Şehirden geçerken aracın içerisindeki gerillaları fark eden halkın sevinci yüzlerine yansıyor. Daquq’ta gerillaların bir başka karşılandığını görüyoruz. Öyle ya, geçen yıl KPD, ‘gerilla güneyden çekilmeli’ dediğinde bölge halkının yoruma yer bırakmayan yanıtını hatırlıyorum birden: “eğer gerilla giderse biz de gideriz.”

Bu sözün ve sevgiyle bakan gözlerin, dostça merhabalaşmaların sebebini Hoşyar Zagros isimli doğu Kürdistanlı bir gerilladan dinliyoruz. Daquq; Şengal’den sonra gerilla birliklerinin ilk ulaştığı ilçeymiş. Geçen yıl DAİŞ, Daquq’u kuşattığı zaman imdadına gerillalar yetişmiş. DAİŞ buradan sökülüp atılmış.

HPG gerillası Armanc Kurdo ile birlikte çok sayıda peşmerge, o direnişte yaşamını yitirmiş. Bundan dolayı Daquq halkı için gerillanın, gerilla için Daquq’un özel bir önemi var.

Daquq’un çıkışına vardığımızda bizimle hareket eden 3’ü kadın 6 gerillanın da aynı anda sağa dönüp duygusal gözlerle uzaklara bakması dikkatimi çekiyor. Birliğin komutanı Hoşyar, “işte, Şehit Armanç’ın şehit düştüğü yer” diyerek yolun yaklaşık 5 yüz metre ötesini işaret ediyor...