Cizre ve Silopi'de ambargoya karşı komünal yaşam çözümü
Saldırı, abluka ve ambargo altında 14 günü geride bırakan Cizre ve Silopi halkı direnişi büyük bir dayanışma ve yardımlaşma ruhuyla sürdürüyor.
Saldırı, abluka ve ambargo altında 14 günü geride bırakan Cizre ve Silopi halkı direnişi büyük bir dayanışma ve yardımlaşma ruhuyla sürdürüyor.
Saldırı, abluka ve ambargo altında 14 günü geride bırakan Cizre ve Silopi halkı direnişi büyük bir dayanışma ve yardımlaşma ruhuyla sürdürüyor. Her sokakta bir kaç evin bir araya gelerek ihtiyaçlarını ortaklaştırdığı ilçelerde, her şey idareli kullanılıyor. Devletin ambargo ve saldırılarla halkı göçe zorladığını belirten ilçe sakinleri, topraklarını asla bırakmayacaklarını söyledi.
Şırnak'ın Cizre ve Silopi ilçelerinden 14 gündür, 'sokağa çıkma yasağı' adı altında tank, top ve ağır silahlarla gerçekleştirilen saldırılar devam ediyor. Elektrik ve suların kesildiği ilçede telefon şebekeleri de engellenerek halkın dışarıyla iletişimi engellenmiş durumda. Saldırı konseptinin temel ayaklarından biri olan halkı toprağından zorla göç ettirmek için de sıkı bir gıda ambargosu uygulanmaktadır. Saldırı, abluka ve gıda ambargosuna karşı Cizre ve Silopi halkı topraklarını terk etmemek için dayanışmasını büyütüyor.
AMBARGOYA KARŞI KOMÜNAL YAŞAM
Gıda ve diğer yaşam ihtiyaçlarını idareli kullanmak için her sokakta 4 veya 5 aile güvenli bir evde bir araya gelerek ambargo ve saldırılarla mücadele ediyor. Güvenli evlerde toplanan aileler aynı zamanda yaşamı da ortaklaştırıyor. Büyük bir yardımlaşma ve dayanışmanın geliştiği evlerde, günlük yaşam da ortak örgütlendiriliyor. Ekmek pişirmekten temizliğe kadar herkes el birliğiyle günlük yaşama katılıyor.
‘HALK BİRBİRİNE KAPILARINI AÇIYOR’
Saldırılar karşısında hendek ve barikatların arkasında nöbet tutanlara yemek pişirmek için komünler birbiriyle yarışıyor. Yaptıkları yemekleri gençlere dağıtan anneler de en az gençler kadar direnişteki yerlerini almış oluyorlar. Gençlerin yanı sıra güvenli evlere gelen onlarca kişiye de kapılarını açan Cizre halkı evlerini, odalarını paylaşıyorlar. Saldırıların durduğu aralarda ise evleri bahçelerinde ve güvenli sokaklarda bir araya gelen kadın ve çocukların çoğunluğunu oluşturduğu yurttaşlar, zılgıt ve sloganlarla destek veriyor.
‘HER ŞEYİ BİRLİKTE YAPIYORUZ’
Ailesiyle birlikte komşusunun evine yerleşen Hanım Magi, 14 gündür bütün baskılara ve saldırılara rağmen direndiklerini ve ellerinden geleni yaptıklarını anlattı. Magi, "Bizim evimiz Cudi Mahallesi’nin yukarı tarafındaydı. Oraya yoğun bir şekilde tanklar tarafından top atışları yapıldığı için bizler biraz daha aşağılara komşumuza geldik. Güvenli evlerde birkaç aile bir araya geliyoruz ve burada yaşamımızı devam ettirmek için hep birlikte hareket ederek, yemeğimizi, ekmeğimizi pişiriyoruz, hep birlikte paylaşıyoruz" dedi.
‘ONURLU MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRÜYORUZ’
Mahallelerini ve şehirlerini terk etmeyeceklerini söyleyen Magi, 4 ailenin aynı evde kaldığını ifade etti. Magi şunları söyledi: "25 kişi aynı evi paylaşıyoruz. Elektriğimiz yok, suyumuz yok. Hastalarımız var. İlaçlarını alamıyoruz yasak nedeniyle ama bütün bu olumsuzluklara rağmen birlikte onurlu bir yaşam için mücadele etmeye devam ediyoruz. Hiçbir güç Kürt halkını bitiremeyecektir.
Kütler dünyanın dört bir yanında yaşıyor ve artık yenilmez bir halktır."
‘GİDEN ÖĞRETMENLERİN ONURU OLSA BİR DAHA GELMEZLER’
Devletin Kürtlere karşı ayrımcılık yaptığını anlatan Magi, Kürt halkı olarak ayrımcılığa uğradıklarını hatırlattı. Devletin ilçeden öğretmenleri geri çekmesini anımsatan Magi, "Madem biz hepimiz teröristiz, neden öğretmenleri gelip çocuklarımıza eğitim veriyorlar. Cizre’yi terk eden öğretmenlerde şeref ve haysiyet varsa bir daha gelip teröristlerin çocuklarına eğitim vermezler. Onlar gelse de artık çocuklarımızı okula göndermeyeceğiz” dedi.
‘VARSIN EKMEĞİMİZ OLMASIN, YETERKİ ZAFERE ERELİM’
Evini top atışları nedeniyle terk edip yakınlarının evine sığınan Serme Artak ise, bir kaç aile olarak bir arada yaşadıklarını ifade etti. Saldırılar arttıkça aralarındaki dayanışma ve sevginin de güçlendiğini vurgulayan Artak, direnişlerini sürdüreceklerini kaydetti. Hüsniye Tül de, yaşlı bir kadın olmasına rağmen bütün baskı ve saldırılara karşı direnişe devam edeceklerinin altını çiziyor. Tül şunları ifade etti: "Bizim elektriğimiz, suyumuz ve ekmeğimiz bile olmasa yeter ki Kürt halkının direnişi başarıya ulaşsın bizim için sorun kalmaz. Tek dileğimiz Kürt halkının onurlu direnişinin zafere ulaşmasıdır."
‘EKMEK YERİNE KADESİRK‘
Saldırıların sürdüğü diğer bir ilçe olan Silopi'de de halk komünal yaşam ile ambargoyu boşa çıkarıyor. Ortak yaşama öncülük eden kadınlar, hemen hemen her gün ekmek pişiriyor. Yoğun saldırılardan dolayı yemek yapma fırsatları olmadığı zaman da, 'Kadesirk' denilen peynirli börek hazırlıyor. Yurttaşların temel gündemi ise haliyle saldırılar ve olası gelişmelerin değerlendirilmesi oluyor.
‘KATİL DE ZALİM DE ONLARDIR’
Sohbetine tanık olduğumuz Fadile Demir (48), Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun konuşmalarını değerlendiriyor. Erdoğan ve Davutoğlu'nun, "Kürt vatandaşlarımızı terörün zulmünden kurtarıyoruz” sözlerini hatırlatan Demir, "Yalan söylüyorlar. Top atışları ve ağır silahlarla tarayarak bizi göçe zorluyorlar. Ondan sonra o insanların ellerine bir ekmek vererek kameralar karşında diyorlar ki 'Bu insanları terörden kurtardık'. En büyük terörist onlardır, zalim onlardır" diyerek tepki gösteriyor.
‘ÖĞRETMENLERİ ÇIKARIP KATLİAMA BAŞLADILAR’
Silopi'de de öğretmenlerin geri çağrılması, devletin 'Türk-Kürt yarımı' olarak değerlendiriliyor. "Kürt ve Türk halkları arasında ayrım yapmıyorlarsa neden öğretmenlerini çağırdılar" diyen Demir tepkisi şöyle ifade ediyor: "Öğretmenlerini Kürt halkının arasından çıkarıp, Kürt halkına katliama başladılar. Tüm Kürt halkı bunu kendi tarihinde yazsın, hayatta onlar Kürt halkının kardeşi olamayacaktır.” Demir, Avrupa'da yaşayan Kürtler başta olmak üzere tüm Kürt halkına da seslenerek, "Saldırılar her geçen gün daha da artıyor. Avrupa’da yaşayan halkımız uyuyor. Yeter kulaklarını tıkadıkları, gözlerini kapattıkları. Tanklarla toplarla çocuklarımız katlediliyor” diyerek herkesi direnişe destek vermeye çağırdı.