Bodrumda katledilenlerin aileleri: Boyun eğmediler!

Cizre'de katledilen Yavuzel ve Karaman'ın aileleri, devletin planlı bir katliam gerçekleştirdiğini söyledi. Ağabey Yavuzel, “Tüm saldırılara rağmen boyunlarını eğmediler" dedi. Baba Karaman ise oğlunun vahşete sessiz kalmadığına dikkati çekti.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaralıların mahsur kaldığı bodrumlara devlet güçlerince yapılan saldırılarda katledilen ve cenazeleri Mardin Devlet Hastanesi morguna kaldırılan 12 kişiden 5’inin kimlik tespiti DNA eşleştirmeleri sonucu yapıldı. 
Cenazelerini almak için Mardin’e gelen DBP PM Üyesi Mehmet Yavuzel ve AİHM’in hakkında tedbir kararı verdiği Cihan Karaman’ın aileleri açıklama yaptı.

YAVUZEL: AMBULANS YERİNE MAZOT!

Ağabey Halil Yavuzel, kardeşinin bir siyasetçi olarak Cizre halkı ile dayanışmak ve onların yanında olduklarını göstermek amacıyla kentte bulunduğunu ama dünyanın gözü önünde devlet güçleri tarafından katledildiğini söyledi. Kardeşinin yaralı olduğu dönem devlet yetkilileri ile yapılan tüm görüşmelerin sonuçsuz kaldığını hatırlatan Yavuzel, “Sağlık Bakanı, ambulans gönderip yaralıları aldıracağına onları yakmak için varillerle mazot gönderdi” diye tepki gösterdi. Vahşet bodrumundaki tüm yaralıların büyük bir direniş sergilediğini ifade eden Yavuzel , “Kardeşimle beraber o bodrum katında mahsur kalanların hiçbiri yenilmedi. Hepsinin de son sözleri, bizler kazandık. Çünkü onlar tüm saldırılara rağmen boyunlarına eğmediler. Onların tankına ve topuna karşı canlarını verdiler. Bizim de üzerimize düşen onların bu mücadelelerini devam ettirmektir” dedi.

KARAMAN: OĞLUM DIŞARI ÇIKTIĞINDA ATEŞ AÇTIKLARINI SÖYLEDİ

Devlet güçlerinin saldırısında yaralanan, AİHM'in tedbir kararına rağmen hastaneye kaldırılmadığı için Cizre'deki vahşet bodrumunda yaşamını yitiren Cihan Karaman'ın babası Mehmet Latif Karaman da oğlunun göz göre göre devlet güçleri tarafından ölüme sürüklendiğini belirtti. Baba Karaman, oğlu yaralıyken defalarca Cizre Kaymakamı ile görüşme gerçekleştirdiklerine de dikkati çekerek, “Cizre Kaymakamı, Faysal Sarıyıldız’ın telefonlarına bile çıkmıyordu. Bizler de kaymakamı aradığımızda umursamaz tavırlar sergiliyordu. Ambulans gönderildiğinde de kendilerine ateş ediliyordu. Oğlumun yarası o kadar ağırda değildi. Omuzundan hafif bir şekilde yaralanmıştı. Ancak aradan birkaç gün geçmesinin ardından geçirdiği iç kanama ile yaşamını yitirdi” dedi.  Baba Karaman, oğlu hakkında AİHM’in çıkarmış olduğu tedbir kararına da değinerek, şunları söyledi: “Eğer AİHM bir kişi hakkında tedbir kararı vermişse mecburen savaşın durması ve o kişinin dışarı çıkarılması gerekir. Ancak verilen karara rağmen Türkiye bunu yapmadı. Yani Türkiye hükümetine AİHM kararını ne de oradaki halkın kararını dinledi. Yani oradakilerin hepsi bile bile katledildi. Hatta bir ara oğlumla telefonda konuştuğumuz zaman oğlum bana ‘Baba ben dışarı çıkıyorum ama her seferinde ateş açıyorlar. Gidemiyoruz’ dedi” diye konuştu.

'VAHŞETE SESSİZ KALMADI'

Baba Karaman, oğlunun Cizre’de yaşanan vahşete karşı sessiz kalamadığı için Cizre’ye gittiğini ifade ederken, şöyle konuştu: "Cihan öğrenciydi. Okulunu okuyup susabilirdi. Ama o her zaman vahşete ve zulme karşı mücadele eden biriydi. Cizre’de bir vahşet vardı ve o sadece o vahşeti kabul etmediği için Cizre’ye geldi. Geldiği gün de mahsur kaldılar ve dışarı çıkmadılar. Ancak devlet onları terörist ilan ederek hepsini bile bile katletti. Ama bizler bunun peşini hiçbir şekilde bırakmayacağız. Ne olursa olsun davamızın peşinde de olacağız ve gerekli yerlere başvurup davada açacağız."