Tüm Suriyeyi besleyen doðal zenginliklere sahip olmasına raðmen onlarca yıldır süren Kürt karşıtı politikalar nedeniyle yoksullaştırılan Batı Kürdistan halkı, bugün de şiddetli çatışmaların gölgesinde aðır bir geçim sorunu yaşıyor. Güney Kürdistanın sınır kapılarını kapatması sorunları aðırlaştırdı. Acilen çocuk sütü, un, ilaç ve kana ihtiyaç var.
Batı Kürdistan Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) üyesi Henife Hisen, bölgedeki ekonomik zorluklar ve temel ihtiyaçlar konusunda bilgi verdi. Hisen, mevcut sorunlara yol açan nedenler ve çözüm yollarına da işaret etti.
BÖLGENÝN ZENGÝNLÝKLERÝ
Batı Kürdistanın tarım ve hayvancılık açısından çok iyi bir iklime sahip olduðunu ve hava koşullarının çok sert, ne de çok yumuşak olmadıðını kaydeden Hisen, Yılda birkaç kez ekim yapılıyor. Aynı zamanda yer altı ve yer üstü zenginlikleri de var. Zengin bir su olanaklarına sahip. Bir yanında Dicle, diðer yanında Fırat nehri var diyor.
Özellikle Afrin bölgesinin zengin bir ortam sunduðunu, burada üretilen zeytinin ünlü olduðunu vurgulayan Hisen, Buradaki zeytinler tüm Suriyeye yetiyor. Suriye zeytinlerinin yüzde 20si buradan karşılanıyor diye belirtiyor. Daha uygun koşullarda bu üretimin artacaðına işaret eden Hisen, daðlık bir bölge olduðu için burada koyunların da otlatıldıðını, bað ve bahçelerinin de ünlü olduðunu kaydediyor. Afrindeki nar aðaçlarına da dikkat çeken Hisen, sebze, buðday, mısır ekiminin yanı sıra, aðaç kömürünün yapıldıðını anlatıyor. Hisen, Kobanide ise buðday, pancar, arpa ve nohut ekiminin yapıldıðını söylüyor. Cizire bölgesi buðday, nohut, baharatlar ve mısır üretimi ile öne çıkıyor.
Yer altı kaynakları konusunda petrol ve doðal gaz Batı Kürdistandan çıkıyor. Suriyenin mazot, gaz ve benzin ihtiyaçlarını Kürt toprakları saðlıyor. Hisen, Tirbespiden Til Koçere kadar Cizire bölgesinin tümünde petrol kuyuları olduðunu kaydediyor.
ZENGÝNLÝKLERDEN KÜRTLERÝN FAYDALANMASI ENGELLENÝYOR
Batı Kürdistan her ne kadar tüm ülkeyi doyuracak zenginliklere sahip olsa da Kürtler bundan faydalanamıyor. Hisen, Baas rejimi, Kürt karşıtı politikası çerçevesinde halkın bu zenginlikleri kullanmasına ve deðerlendirmesine izin vermedi. Örneðin Afrindeki üretilenlerin hepsi ham madde biçimindedir, halk her alanda uzmandır, ancak bunları kullanma ve işletme imkanları sunulmamış. Üretim ve işletme için gerekli fabrika gibi imkanlar yok, yol yapılmamış, üreticilik için yeterli elektik saðlanmamış diye anlatıyor.
Kobani bölgesinde ise Fırat nehri geçmesine raðmen ciddi bir su sorunu yaşanıyor. Hisen, Kürtlerin sudan faydalanmaması için bir idare oluşturulmadıðını söylerken, Diðer taraftan Türkiye ile anlaşma yapılarak, elektrik saðlanması için üzerinde baraj kurulmuş. Bu nedenle halk dışarıya doðru göçe maruz kalmış diyor.
TÜM ZENGÝNLÝKLE SURÝYE KENTLERÝNE TAŞINMIŞ
Arap Kemeri politikasını uygulamaya konulması ile birlikte Cizire bölgesinde halkın toprakları ellerinden alınarak yoksullaştırıldı. Bölgede petrol kuyularına raðmen bir rafineri yok. Petrolün hepsi Suriye tarafına götürülerek, rafine ediliyor, sonra da bölge halkına satılıyor diyen Hisen, şöyle devam ediyor: Bölgede petrol rafinerisi bulunmadıðından halk mazot ve benzini tankerlerle Deyr Ezzor ve Rakkadan getiriyor. Buðday da aynı şekilde devlet tarafından toplanıyor, ucuza satın alınıyor. Kentlerde kurumsal altyapı yok, fabrika yok. Halk topraktan elde ettiði deðerin yarısını devlete vermiş, diðer yarısı da ancak kendisine yetmiş.
ÜRETÝM YAPILAMIYOR, ELEKTRÝK VE YAKIT YOK, HASTANELERDE KAN KALMADI
Hisen temel sorunları şöyle sıralıyor: Bölgede bugüne kadar yapılan ekimin yüzde 10u bile daha yapılmamış. Özellikle Efrin ve Serêkaniyêde halk topraklarında tarım yapamıyor. Bu hem güvenlik sorunları hem de mazot yokluðunda kaynaklı. Yakıt ve gıda maddeleri kalmadı. Daha önce Halepten getiriliyordu ancak çeteci gruplar yolları tutuyor. Ayrıca çok göç yaşandı. Elektrik yok, çocuklar için süt bulunmuyor ya da çok az durumda. Yaşanan bu yokluktan dolayı fiyatlar da çok yükselmiş durumda. Mesela bir torba şekerin fiyatı 6 bine yükselmiş. Diðer taraftan hastanelerde ilaç yok, kan yok. Ýnsanlar yaralandıðında, verilecek kan bulunmuyor. Mazot olmadıðından belediyeler kentlerin temizliklerini de yapamıyor.
BÝNLERCE KÝŞÝ EKMEK KUYRUKLARINDA
Uluslararası kurumların yardımları da Batı Kürdistana ulaştırılmıyor. Bunlar aðırlıklı olarak Dera, Hama ve Humusa gönderiliyor. Batı Kürdistana giden yardımları da Güney Kürdistanda halkın kenti imkanları ile toplayıp gönderdiklerinden oluşuyor. Halk yaşanan bu imkansızlıklardan dolayı çok zorlanıyor. Özellikle mazot ve ekmek sorunu nedeniyle şikayetler var diyen Hisen, Mesela Kobani ve Afrin ile Halepte un ve ekmek sorunu çok fazla. Halepte ekmek kuyruklarında bekleyenlerin sayısı binleri buluyor. Biz imkânlarımız doðrultusunda bu sorunlara çözüm olmaya çalışıyoruz ama tümü çözülemiyor şeklinde konuşuyor.
FEDERAL KÜRDÝSTAN BÖLGESÝ SINIRLARI KAPATINCA EKONOMÝK DURUM AÐIRLAŞTI
Batı Kürdistandaki ekonomik zorlukların temel nedenlerinden birisi Güney Kürdistandaki yönetimden kaynaklanıyor. Daha önce bölgede önemli geçim kaynaklarından birini sınır ticareti ve kaçakçılık oluşturuyordu. Ancak Cizire bölgesinin Kürt hareketinin eline geçmesi ardından durum deðişti. Hisen bu durumu şöyle ifade ediyor: Cizire bölgesi hareketimizin eline geçtikten sonra rejim güçlerin sınırdan çıkarıldı. Bunun üzerine Güney Kürdistan güçleri sınırları tamamen kapattı. Zaten Kürt bölgesi üzerinde bir kuşatma vardı ve imkan yoktu. Sınırların kapatılması ile ekonomik durum aðırlaştı. Eðer sınır açılırsa, insanlar kolaylıkla Güney Kürdistana geçerek yaşam ihtiyaçlarını karşılayabilirler. Ama hükümet (Kürdistan Bölge Hükümeti) buna izin vermiyor.
KÜRT HÜKÜMETÝ BATI KÜRDÝSTAN PETROLÜNÜ ÝSTÝYOR
Peki neden sınırlar açılmıyor? Hisen şöyle diyor: Çünkü onlar kendileri mal getirip satmak istiyor. Sınırların kapatılmasının hem siyasi hem de ekonomik boyutları var. Kürdistan Bölge Hükümeti Batı Kürdistandaki Kürt sorununun çözümünde inisiyatifi ele geçirmek istiyor, Rojavanın (Batı Kürdistan) iradesinin ortaya çıkmasını istemiyor. Onlar sorunun kendi esasları doðrultusunda çözülmesini istiyor. Ekonomik açıdan ise, bölge hükümeti ticaretin halk tarafından yapılmasını istemiyor. Ýstiyor ki halk, onlara muhtaç olsun ve bu şekilde halk üzerinde etkide bulunsun. Özellikle petrol üzerinde etki sahibi olmak istiyor. Buradaki petrolü işletmeyi hedefliyor. Eðer bu gerçekleşmezse, kendi petrolünü burada satmak istiyor. Yabancı bir devlet gibi buradaki halka yaklaşıyor.
Kürdistan Bölgesi ile Batı Kürdistanı temsil eden Yüksek Kürt Konseyi arasında yapılan görüşmelerde Kürt yetkililer kısa bir süre içerisinde sınırların açılacaðı sözünü vermişti. Hisen, şunları ifade ediyor: Ama henüz açılmadı. Siyasi açıdan Kürdistan Bölge Hükümeti, Batı Kürdistanda kendi gölgesinde bir siyaset yürütülmesini amaçlıyor. Diðer bir açıdan Bölge Hükümeti, özellikle de KDP, Batı Kürdistanda kendi gücünü oluşturmak istiyor. Ulusal birliði kendisi için bir enstrüman olarak kullanmak ve Batı Kürdistanı bir kapı olarak kullanmak istiyor. Biz hiç kimseyi teşhir etmek istemiyoruz, ama bu böyle bir dönemde siyasi çıkarlar bir tarafa bırakılmalı. Ýnsanların yaşamının tehlikeye girmesi için, hesap yapılmadan yardım edilmeli. Biz sınırların açılacaðından umutluyuz, ama eðer açılmazsa tek çözümümüz bu deðil, alternatiflerimiz var.
KOOPERATÝFLER VE ULUSAL FÝNANS KURUMU
Hisen, geliştirdikleri çözümleri ise şöyle anlatıyor: Her şeyden önce kooperatif kurma çalışmaları yürütüyoruz. Doðrusu biz bu konuda geç kaldık, bu nedenle halka özeleştirimizi de veriyoruz. Halkın kooperatiflerin oluşturulması temelinde örgütlenmesi gerekiyor. Kooperatif sistemi için bir plan oluşturuldu. Özellikle Afrinde çalışmalar başlatıldı. Yine önümüzdeki günlerde, Batı Kürdistandaki işverenlerle bir araya geleceðiz. Onların görüşlerine başvuracaðız ve yapılabilecek işler konusunda tartışma yürüteceðiz. Ayrıca ulusal bir finans kurumu oluşturmak istiyoruz. Böyle bir kurumun oluşturulmasının bir nedeni de kısa ve uzun vadeli ekonomik sorunlara çözüm bulmaktır.
ACÝL ÝHTÝYAÇLAR: ÇOCUK SÜTÜ, UN, ÝLAÇ VE KAN
Serêkaniyêdeki halkımız imkansızlıklar içerisinde. Depolardaki buðday, çete gruplar tarafından yaðmalandı. Bu nedenle halkın yardıma ihtiyacı var diyen Hisen, tüm taraflara çaðrılarda bulundu:
Şu ana kadar Suriyenin bir parçası olarak Batı Kürdistana herhangi bir yardım yapılmadı. Tüm uluslar arası kurumlara, Güney Kürdistan Bölge Hükümeti ve Kuzey Kürdistan halkına çaðrımız var. Belki Kuzey Kürdistan sınırlarının tümü kapalı olduðu için yardım yapamıyorlar. Tek bir kapı açık. Kuzey Kürdistandan yapılan yardımlar, Kobani ve Afrin tarafına gönderilebilir. Diðer ülkelerden yapılacak yardımlar ise Güney Kürdistan üzerinden ulaştırılabilir. Acil olarak çocuk sütüne, una, ilaca ve kana ihtiyaç var. Biz uluslar arası kuruluşlardan bu yardımlarda bulunmalarını bekliyoruz.