Mardin'in Nusaybin ilçesinde dün Fırat Mahallesi Dilek Sokak'ta zırhlı araçlardan açılan ateşle katledilen Hüseyin Akyüz'ün cenazesi memleketi Midyat'a gönderilirken, Kerem Akyürek ise Nusaybin'de binlerce kişinin katıldığı cenaze merasimiyle toprağa verildi. Mardin Devlet Hastanesi Morgu'ndan yüzlerce araç konvoyuyla ilçeye getirilen cenaze ilk olarak Devrim Mahallesi'nde bulunan Devrim Yas Evi'nde getirildi. Burada düzenlenen törene binlerce kişinin yanı sıra Hüseyin Akyüz'ün ailesi, HDP Mardin Milletvekili Ali Atalan, Nusaybin Belediye eşbaşkanları Sara Kaya ve Cengiz Kök, Nusaybin Barış Anneleri Meclisi, MEYA-Der, HDP ve DBP'liler katılım gösterdi. Hüseyin Akyüz'ün dev posterlerinin açıldığı törende binler hep bir ağızdan, "Ey şehîd xwîna te li erdê namîne" sloganını attı.

Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenleri anma adına yapılan saygı duruşunun ardından konuşan Mardin MEYA-Der Eş Başkanı Semire Demirel, "Kardeşlerimize sahip çıkacağız. Mazlum Doğan ve Kemal Pir yoldaşın Diyarbakır zindanında yükselttiği ateşi gürleştirmeye devam edeceğiz. Şu an Kürt halkına dönük büyük bir tecrit söz konusu, bu tecrit kimliğimize dönüktür. Kendine Kürdüm diyen herkes bu gün terörist olarak kabul ediyor. Gün kimliğimize daha çok sahip çıkma günüdür" diye konuşu.

HDP Mardin İl Eşbaşkanı Musa Alkan ise 21'nci yüzyılın Kürt halkının kurtuluşunun yüzyılı olacağını ifade ederek, "Kerem yoldaş şahsında tüm Kürdistan Şehitlerini bir kez daha anıyoruz. Komplocu güçler yenilecek, inancımız büyük. Bu inançla çalışmalarımızı yürüteceğiz. Bu savaş bizim değil devletin savaşıdır. Biz Kürt halkı demokrasi istedikçe bizi katlederek savaş politikalarını yürütüyorlar. Bu gün Cizre ve Silopi'de şehitlerimizin cansız bedeni yerde. Bunu yaparak demokrasiye karşı büyük bir savaş açtıklarını da kanıtlamış oluyorlar" dedi.

GÜN AĞLAMA GÜNÜ DEĞİL

Kerem Akyürek'in amcası Nimet Erek ise "Gün ağlama günü değil, daha çok birlik ve beraberlik günüdür. Davamız varlık ve yokluk davasıdır. Kimse ağlamasın, anlımız dik bir şekilde mücadeleye devam edeceğiz. Moralimizi düşürmek ve davamızdan vazgeçmek için her gün daha saldırgan bir şekilde halkımıza yönelecekler. Bunun için anneler ağlamasın, daha çok el ele vermek şart oldu artık. Bu gün benim çocuğum, yarın başkasının çocuğu şehit düşecektir. Bunun bilinciyle kurtuluşa dek aynı inançla mücadeleye devam edeceğiz" vurgusunu yaptı.

Barış Annesi Afife Yıldırım da psikolojisi bozuk bir hükümet tarafından Kürtlere dönük her geçen gün saldırıların devam ettiğini belirterek, "Bu topraklardan gitmesi gereken devlet ve onun tanklarıdır. Bu petrol bizim, ekmek bizim, elektrik bizim. Bizim olan hakkımızı alana dek sömürgecilere karşı mücadelemiz devam edecektir" diye konuştu.

Sloganlarla son yolculuğuna uğurlandı Konuşmaların ardından Kerem Akyürek'in cenazesi yoldaşlarının omuzları üzerinde Kışla Cami'ne götürüldü. Burada kılınan cenaze namazının ardından Kerem Akyürek'in tabutunu omuzlayan gençler öncülüğünde Hacılar Mezarlığı'na doğru yürüyüş gerçekleştirildi. Sık sık, "Katil devlet hesap verecek", "Kerem yoldaş ölümsüzdür" , "Katil devlet Kürdistan'dan defol" şeklinde sloganlarının atıldığı yürüyüş Hacılar Mezarlığı'nda son bulurken, Akyüz'ün cenazesi yine gençler tarafından defnedilerek merasime son verildi.