Şehit Helmet’i anan KCK Başkanlık Konseyi: Türk işgalcilerini Kürdistan’dan söküp atma zamanı

KCK Genel Başkanlık Konseyi: Şehit Helmet yoldaş; taşıdığı ulusal bilinç temelinde, Demokratik Özgür Kürdistan idealini her gün biraz daha büyüterek, tüm hayatını buna adamış bir yoldaşımızdır.

Yazılı bir açıklama yapan KCK Genel Başkanlık Konseyi, şehit Diyar Xerib’i (Helmet) andı.

“Başur Kürdistan’ın yiğit evladı, Partimizin öncü kadrosu ve aynı zamanda KCK Genel Başkanlık Konseyi üyemiz olan, değerli Diyar Xerib yoldaşımızı ve onunla birlikte şehit düşen Şahin ve Devran yoldaşlarımızı, ikinci şehadet yıl dönümlerinde büyük sevgi ve saygıyla anıyoruz. Kutsal anıları önünde saygı ve minnetle eğiliyoruz. Bu değerli yoldaşlarımız şahsında, tüm kahraman şehitlerimize olan bağlılık sözümüzü bir kez daha yeniliyoruz. Uğruna Şehit düştükleri Demokratik Özgür Kürdistan hedefini ve yarım bıraktıkları özgür yaşam, özgür toplum ve özgür insanlık hayallerini gerçekleştirmek için mücadeleyi büyütme ve zaferi kazanma kararlılığımızın, her zamankinden daha büyük olduğunu belirtiyoruz” diyen KCK Genel Başkanlık Konseyi açıklamasında şunları belirtti: “Helmet yoldaş; özgür yaşama ve ulusal değerlere olan sonsuz bağlılığıyla, Kürt halkının demokratik ulusal birliğini sağlamak için gösterdiği duyarlılığıyla, bilinçli ve aydın kişiliğiyle, mütevazi yaşam duruşuyla her zaman ve her yerde örnek alınacak bir yoldaşımız olarak, bizlerin ve tüm halkımızın yüreğinde ve bilincinde sonsuza kadar yaşamaya ve değer üretmeye devam edecektir. Nasıl ki yaşarken Kürt ulusal birliğinin, demokratikleşmenin ve sömürgeciliğe, işgalciliğe karşı çıkmanın, direnmenin öncüsü olduysa, şehadeti ardından bu gün de, aynı öncü rolünü oynamaya devam etmektedir.

Şehit Helmet yoldaş; Güney Kürdistanlı aydın bir genç olarak, doğduğu günden itibaren faşist Baas rejiminin gerçekleştirdiği soykırımlara, katliamlara ve enfale bizzat tanıklık ederek yetişmiştir. Tanığı olduğu her soykırım olayı, duyduğu her bir katliam öyküsü, devrimci duygular edinmesine yol açmıştır. Taşıdığı büyük öngörü ve geliştirdiği derin tarih bilinci sayesinde, Kürt düşmanlarının sömürgeci soykırımcı politikalarını görerek, ideolojik-politik tercihini Önder Apo’nun özgürlük çizgisinden yana yapmıştır. Önünde duran basit maddi yaşam vaatlerini red ederek, daha genç yaşlarında ülkesinin dağlarına koşmuştur. Kürdistan dağlarında, mücadele saflarında özgürlüğe susamışçasına kendisini hızla geliştirerek, Özgürlük Gerillası ile bütünleşmeyi ve Önder Apo ile kucaklaşmayı başarmış bir yoldaştır. Samimiyeti, dürüstlüğü, alçak gönüllülüğü ve emekçi katılımı ile ideolojik-politik bilinci sayesinde, Kürt ve Kürdistan gerçekliğini, mücadele gerçekliğini, çeyrek asırlık mücadele pratiğinde hızla kavrayarak derinleşmiş ve gerçek bir öncü düzeyine ulaşmıştır.

ÇİZGİ MÜCADELECİĞİLİNDEN ASLA GERİ DURMADI

Şehit Helmet yoldaş; Önder Apo’nun Demokratik Toplum paradigmasını en çok anlayan ve uygulama çabası içinde olan yoldaşların başında geldi. Önderlik paradigmasının anlaşılma, kavranma ve pratikleşme sorunlarıyla bizzat ilgilendi. Önderlik paradigmasını gerçekleştirme mücadelesinde çeşitli görevler üstlenerek öncü bir rol oynadı. PKK’yi her düzeyde temsil eden bir duruşun sahibi oldu. Yoldaşlık ilişkilerinde ve kadına yaklaşımında özgürlük ilke ve ölçülerini her düzeyde kendi kişilik duruşunda temsil etmeyi başardı. Yine Parti içerisinde, çeşitli süreçlerin yükselttiği çizgi mücadeleciliğinden de asla geri durmadı. Her konuda olduğu gibi, ideolojik-örgütsel mücedele konularında da her zaman öncü devrimci bir duruşun sahibi oldu. Çizgi dışı duruşları asla kabul etmedi. Bunlarla her zaman mücadele etmeyi bildi. Bu konuda da Önder Apo’nun iyi bir tikipçisi ve öncü militanı olmayı başaran bir yoldaş oldu.

Şehit Helmet yoldaş; taşıdığı ulusal bilinç temelinde, Demokratik Özgür Kürdistan idealini her gün biraz daha büyüterek, tüm hayatını buna adamış bir yoldaşımızdır. Kürt halkının uğradığı sayısız soykırım gerçeğini, parça parça edilmiş ülke gerçekliğini, halkının çektiği büyük acıları, kapanmak bilmeyen derin yaralarını iliklerine kadar hisederek yaşadı. Kimliksizliğin ve statüsüzlüğün bir halk için ne anlama geldiğini çok iyi biliyordu. Bu yüzden de ömrünün her anını, her saatini; halkının derin yaralarını sarmak, çektiği acıları dindirmek, sorunlarını çözmek ve düşmanlarının oyunlarını bozmak için sürekli kıran kırana bir mücadele ile geçirdi. Taşıdığı derin tarih bilinci ve güncel siyasal kavrayışı sayesinde, mücadele görevlerine hep dört elle sarılan, örnek bir katılımın sahibi oldu. Kürt halkının birliğini ve bütünlüğünü sağlamak, yine diğer halklar ve inançlarla birlikte eşit-özgür ve kardeşçe bir gelecek yaratmak için üzerine düşen her türlü görevi, büyük bir istek ve özveriyle, aşk düzeyinde yerine getirdi.

HELMET YOLDAŞ BAŞUR’DA DEVRİMCİ ÇİZGİNİN ÖNCÜLÜĞÜNÜ YAPMAYI BAŞARDI

Dolayısıyla Şehit Helmet yoldaş; Başur Kürdistan’da bir duruştur, bir çizgidir. Başur’da devrimciliğin, onurlu yaşamın, dik durmanın, boyun eğmemenin ve teslim olmamanın adı olmuştur, simgesi haline gelmiştir. Devrimci kişiliğinde yurtseverlik bilincinin ve demokratik-özgürlükçü değerlerin temsilini ve savunuculuğunu yapmıştır. Başur Kürdistan’da devrimci çizginin öncülüğünü ve önderliğini yapmayı başarmış bir yoldaşımızdır. Başur’un devrimci ideolojik kıblesi, Ş.Helmet yoldaşımızın bu onurlu direngen çizgisidir. Bu yüzden de; Heval Helmet’e sahip çıkmak, Başur’a sahip çıkmaktır. Heval Helmet’in çizgisinde yürümek, Başur’u işgalden ve işgalciden kurtarmaktır.

Heval Helmet, özellikle de kadınların ve gençlerin geri-geleneksel, dar aileci-aşiretçi iktidar anlayışının insafına bırakılmasını hiçbir zaman kabul etmedi. Başur’daki kadın ve gençliğin bilinçlenip aydınlanması için, örgütlü gücünün açığa çıkması ve eşitlikçi, özgürlükçü demokratik bir yaşam şansına kavuşmaları için büyük bir çabanın sahibi oldu. Bu temelde Heval Helmet’in varlığı, Başur halkımızın geleceği üzerinde çok böyük bir etkiye yol açıyordu. İşte tam da bu yüzden işgalci güçler ve yerel işbirlikçileri tarafından hedef haline getirilerek, hunharca katledildi.

Ancak bu işgalci ve katliamcı güçler ve yerel işbirlikçileri bilmelidirler ki; Heval Helmet’in mücadelesi bitmemiştir, sona ermemiştir. Tüm kahraman şehitlerimiz gibi Heval Helmet’te, şehadeti ardından bu öncü rolünü oynamaya devam edecektir. Başta kadınlar ve gençler olmak üzere Başur’daki halkımız, Helmet yoldaşın yarım kalan mücadelesine sahip çıkmayı, her gün biraz daha büyüterek sürdürecektir. Çünkü Helmet yoldaşımız, Başur halkımızın kucağında, enfal ağıtları ve raperin zılgıtlarıyla büyüyüp devrimcileşti. Tüm hayatını Kürdistan’daki soykırım katliamları ve enfallerin intikamını almaya adadı ve bu uğurda şehit düştü. Başur halkımız, onun gibi yüzlerce öncü, devrimci genç Helmetleri çıkarmayı yine bilecektir. Çünkü şu anda TC işgali altında bulunan Başur Kürdistan’ın en çok da, Heval Helmet gibi devrimci öncü kişiliklere ihtiyacı vardır. Sömürgeci işgalci güçlerin Başur’dan sökülüp atılması için, yine doğru bir demokrasi ve özgürlük mücadelesi için, Başur’un en çok da yeni genç Helmetlere ihtiyacı vardır.

BAŞURLU GENÇLERE ÇAĞRI: HAİN VE İŞBİRLİKÇİ UNSURLARIN ARANIZDA BARINMASINA İZİN VERMEYİN

Bunun için özellikle de Başurlu gençlere çağrımızdır; devrimci yoldaşlarımızın kanında eli olan hain ve işbirlikçi unsurların, aranızda barınmasına asla izin vermemelisiniz. Hainliğe ve işbirlikçiliğe asla yaşam şansı vermemelisiniz. Yaşam ve örgütlenme ortamlarınızı bunlardan arındırmalısınız. Şehit Helmet yoldaşın onurlu izinde öncüleşmek için devrimci bir yarış içerisinde olmalısınız. Onun eşitlikçi, özgürlükçü devrim yürüyüşüne katılmak ve yarım kalan Demokratik Özgür Kürdistan hayalini gerçekleştirmek için, sizlere kucak açmış Kürdistan dağlarına, biran önce yetişmelisiniz.

Bu temelde Şehit Helmet ve birlikte şehit düştüğü Şahin ile Devran yoldaşlar başta olmak üzere, kahraman şehitlerimizin anısını yaşatmak ve hayallerini gerçekleştirmek için başta Başurê Kürdistan halkı olmak üzere, tüm Kürdistan halkını; demokratik birliğini ve beraberliğini güçlendirmeye, sömürgeci TC işgaline karşı direnişini büyütmeye, demokratik ulusal birlik ruhuyla Türk işgalcilerini Kürdistan’dan söküp atmaya çağırıyoruz ve şimdi birlik zamanı, diyoruz.”