15 Ağustos’un etkisi halkta çok büyük oldu
15 Ağustos 1984 Atılımı sırasında Botan’da yaşayan ve sürece tanıklık edenler yaşadıklarını anlattı.
15 Ağustos 1984 Atılımı sırasında Botan’da yaşayan ve sürece tanıklık edenler yaşadıklarını anlattı.
15 Ağustos 1984 Atılımı sırasında Botan’da yaşayan ve sürece tanıklık edenler yaşadıklarını anlattı. Mahsum Korkmaz’la tanışma fırsatı bulmuş olan Halit Kutas ise, “Agit arkadaş bizim eve gelmişti. Büyük bir etkisi vardı. Konuştuğunda halkta büyük etki bırakıyordu. Sonra 15 Ağustos Atılımı’nın onun komutasında geliştiği duyulduğunda halkta etkisi çok büyük oldu. Birçok yerde tanınıyordu. İnsanlar güveniyordu, seviyordu. Dolayısıyla bu büyük coşku ve heyecan yarattı” dedi.
Maxmur Mülteci kampında yaşayan Abdullah Algan, o döneme ilişkin tanıklığını şöyle anlattı: “Biz o zaman yaşananlara çok anlam veremiyorduk. Sadece Kürtler için bir özgürlük mücadelesi deniliyordu. Ama tabi biz şimdiki gibi anlam veremiyorduk. Fakat daha sonraki yıllar Botan gittikçe mücadelenin merkezi durumuna geldi. Botan halkı o günden bugüne bu mücadelenin içinde yer aldı. Şimdi biz kendi ülkemizde sürgünlüğü bu mücadeleye olan katılımımız, desteğimizden dolayı yaşadık. Ama biz bundan hiçbir zaman da vazgeçmeyeceğiz. Bu bedeller sonrası bu gün halkımız kimliğiyle özgür yaşamını kurmaya daha yakındır.”
Ahmet Özer ise şunları dile getirdi: “Türk devleti bir toplumu tümden yok etmek, asimile etmek istiyordu. Biz bu soykırımın çok farkında değildik. Dolayısıyla 15 Ağustos’la gelişen mücadeleyi o dönemler çok anlamamıştık. Ben o zaman Şırnak’taydım. Aslında o zamanlar iyi hatırlıyorum, birçok insan 15 Ağustos eylemi yapıldığında büyük bir coşku yaşıyordu. Çünkü Kürtler adına bir mücadele başlatıldığı söyleniyordu. Herkesin gündeminde bu vardı. Ama çok zaman sonra bunu anlamaya başladı.”
Mahsum Korkmaz’la tanışma fırsatı bulan Halit Kutas ise, “Agit arkadaş bizim eve gelmişti. Ben o zamanlar halen çok gençtim. Büyük bir etkisi vardı. Konuştuğunda halkta büyük etki bırakıyordu. Sonra 15 Ağustos Atılımı’nın onun komutasında geliştiği duyulduğunda halkta etkisi çok büyük oldu. Birçok yerde tanınıyordu. İnsanlar güveniyordu, seviyordu. Dolayısıyla bu büyük coşku ve heyecan yarattı. O zaman daha çok duygusal bir sahiplenme vardı. Ama şimdi bu duygusal sahiplenme her yerde güçlü bir bilinçle fedai bir sahiplenmeye dönüştü. 15 Ağustos o açıdan gerçek manada bir halk devrimidir. Gerçek manada bir diriliş devrimidir” diye konuştu.