TJK-E Öcalan'ın doğum gününü kutladı

TJK-E, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın doğum gününü kutladı, "4 Nisan kadınların da doğuşudur" dedi.

TJK-E, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın yaklaşan doğum günü vesilesiyle bugün yazılı açıklama yaptı.

'KÜRT KADINLARININ DA DOĞUŞUDUR'

TJK-E'nin açıklaması şöyle:
"Yaşamıyla, düşünceleriyle, inandığı ve temsil ettiği varoluş felsefesiyle ve ömrünü adadığı özgürlük mücadeleciliğiyle, bugün varlık-yokluk kaos ve krizine mahkum edilmek istenilen insanlık için, özgürlük temelinde yeniden doğuşun mümkün olduğunu kanıtlayan Rêber Abdullah Öcalan’ın 4 Nisan doğuş gününü karşılıyoruz. Özgürlük önderimiz Rêber Abdullah Öcalan, kapitalist modernite güçlerince fiziki tutsak olarak tutulduğu İmralı Zindanı’nda 72. doğuş gününü karşılamaktadır. Fiziki olarak ada zindanında olsa da özgür, eşit bir yaşama duyduğu inanç, yine demokratik, ekolojik, kadın özgürlüğüne dayalı bir toplum sistemi için sergilediği direniş temelinde bizimle birlikte olan Rêber Öcalan’ın 4 Nisan Doğuş Günü, Önderliğimiz başta olmak üzere, kadınlara, analara, çocuklara, kısaca tüm direnen halklara ve insanlığa kutlu olsun diyoruz.  
2020 yılının 4 Nisan doğuş gününü her yılki kutlama ortamlarımızdan farklı koşullarda karşılamaktayız. AKP-MHP faşist rejimi 2011’den bu yana daha da ağırlaştırdığı ve Önderliğimizden başlatarak tüm topluma yaymayı esas aldığı tecrit politikasını, bugün Covid-19 virüsü salgınını gerekçe yaparak, kendi iktidar ve faşist çıkar sistemini güvence altına alarak kalıcı kılmak için devrede tutmaktadır. Kapitalist sistem güçleri, ulus-devlet sistemi ve ataerkil zihniyet gerçekliği el ele vererek yıkım aşamasına getirdikleri dünyamızın eko-toplum sisteminin yaşadığı kaos ve krizi kendi çıkarları için bir fırsata dönüştürme arayışındadır. AKP-MHP faşizmi bunun Türkiye ve Kürdistan’daki yansıması olmaktadır. Rêber Öcalan ömrünü ‘hakikat mücadeleciliği’ temelinde, bu sahtekar, hırsız, komplocu, kurnaz ve sömürgeci sistem güçlerini açığa çıkarma, bu güçlerden hesap sorma ve oyunlarını bozmaya adamıştır.
72 yıl önce fiziki doğuşuyla birlikte başlayan ‘yaşamın hakikati’ne dönük arayış sürecini, kendinden başlayarak Kürt halkının ve Kürt kadınlarının yaşam devrim sürecine dönüştürmeyi başarmıştır. Birey olarak doğmanın yeterli olmadığını, insanın doğuş kutsallığının ‘özgür, anlamlı bir toplumsal yaşam’dan geçtiğini bize göstermiştir. İnsanın ancak, özgür bir doğayla, özgür bir toplumla, özgür bir yaşamla iyi, doğru ve güzel yaşayabileceğini öğretmiştir. Bu nedenle yaşamının her anını özgürlük arayışına adamıştır. 72 yıllık fiziki yaşam zamanına, 3 büyük ideolojik, sosyal, siyasal, felsefi, örgütsel doğuşu sığdırmıştır. Biz Kürdistanlı kadınları da bu özgür doğuş zamanına katmıştır. Biz kadınları,  özgür doğuşlarımızı emekle, bilinçle, örgütlenerek ve büyük direnerek gerçekleştirmenin yoluyla buluşturmuştur. Kürdistanlı kadınlar olarak, varlığımızı, bilincimizi ve özgür formumuzu, alternatif yaşam sistemimizi inşa etme cesareti ve gücünü Reber Öcalan’ın 4 Nisan doğum ve yaşam çizgisi olan bu yolda yürüyerek büyütüyoruz ve evrenselleştiriyoruz. Bu nedenle Rêber Abdullah Öcalan’ın 4 Nisan doğuşu özgür Kürt kadınlarının da doğuşudur diyoruz. Rêber Öcalan’ın doğuşu, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü ahlaki-politik toplumun doğuşudur, diyoruz.
Kapitalist modernite sisteminin insanlığa yaşattığı tüm felaketler karşısında tek yaşam yolunun iktidarcı-devletçi-erkek egemenlikçi sistem ve onun zihniyetinden kendimizi kurtarmak olduğunu ne yazık ki büyük acılar ve bedeller vererek öğreniyoruz. Bu sistem tarafından 2020 yılına girişle birlikte başlayan küresel salgın hastalıklar, aynı önceki yıllarda yaşanılan sosyal, ekolojik, ekonomik vb felaketlerin bir devamıdır. Rêber Öcalan, kapitalist sistemle zirve yapan iktidar-kâr-sömürü çılgınlığına karşı tek çözüm olarak doğaya, ahlaki-politik toplumsallığa, kısaca bu evrenin birer parçası olduğumuzu hatırlamaya dönmek olduğunu belirtmiştir. İnsan olarak, kadın olarak, toplum olarak bu evrende yeniden bir doğuş yapmaya ihtiyacımız vardır. Rêber Abdullah Öcalan, insanlık dışı politikalar ve zorlu koşullar karşısında 3. doğuşunu, İmralı zindan gerçekliğinde gerçekleştirdi. Biz de Rêber Öcalan’ın 4 Nisan 2020 doğuş yıl dönümünü mücadelemizi yükselterek karşılayalım.

'KARARLILIK VE YARATICI YÖNTEMLERLE KUTLAYALIM'

İktidarcılıkla, erkek egemenlikçi sistemle, şiddet kültürüyle, doğa ve toplum karşıtı yaşam tarzıyla, bunların yarattığı kadın ve erkek şekillenmesiyle bağlarımızdan sonsuz temelde kurtulalım. Rêber Öcalan bunun için ‘sonsuz boşanma’ dedi. Bu kirli ve suçlu sistemin üyesi olmama kararlılığımızı büyütelim. Özgür, eşit, sömürüsüz yaşam modelimiz olan komünal düşünceye, komünal üretime, yaratıma ve paylaşıma dayalı demokratik konfederal sistemin kurum ve örgütlenmeleri etrafında toplanalım. Çocuklarımıza Rêber Öcalan’ın temsil ettiği demokratik, ekolojik, kadın özgürlüğüne dayalı yaşam anlayışını ve kültürünü öğretelim. Toplum olarak birbirimizle bu temelde dayanışma içinde olalım. Komün ve meclislerimizi büyütelim, tüm insanlıkla buluşma temelinde evrenselleştirelim. Bu noktada genç kadınlarımızın Rêber Öcalan’ın ideolojisini en iyi, doğru ve güzel temsil edip, topluma yayacaklarına inanıyoruz. Rêber Öcalan’ın 4 Nisan doğum gününü bu kararlılıkla ve mevcut karantina koşullarında yaratıcı yöntemlerle kutlayalım.
Rêber Öcalan’ın bu yılki 4 Nisan doğum günü; faşizme, erkek egemenliğine, kapitalizme ve her türlü sömürüye karşı mücadele ve direniş sözümüz temelinde bir kez daha başta Önderliğimiz olmak üzere, kadınlarımıza, halkımıza ve tüm insanlığa kutlu olsun diyoruz."