‘Sömürgeciler Zilanlaşma karşısında başaramaz’

PKK Yürütme Komitesi, 21 yıl önce fedai eylemi yapan Zeynep Kınacı'yı (Zilan) anarak, Zilanlaşan ordu ve halk gerçekliğinin, sömürgeci Türk devletin tüm planlarını akamete uğratacağını vurguladı.

PKK Yürütme Komitesi, 30 Haziran 1996'da fedai eylemi yapan Zeynep Kınacı'yı (Zilan) eyleminin ve şahadetinin 21. yıldönümünde anan bir yazılı açıklama yaptı.

PKK TARİHİNDE İLK

Zilan'ın, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik 6 Mayıs 1996’da yapılan saldırıya Kürt Özgürlük Hareketi'nin tarihinde bir ilki gerçekleştirerek cevap verdiğini hatırlatan PKK Yürütme Komitesi, aynı zamanda Uluslararası Komplo'ya karşı nasıl tavır alınması gerektiğinin çağrısını yaptığını belirtti. Komite, bu çağrının, 9 Ekim 1998 ile başlayan süreçte “Güneşimizi Karartamazsınız” şiarıyla harekete geçen yurtsever Kürdistan halkının direnişi ve fedailerin eylemleriyle karşılığını bulduğunu kaydetti.

BUGÜN DE ANLAMINI KORUYOR

PKK Yürütme Komitesi, yazılı açıklamasına şöyle devam etti: "22. yılına girdiğimiz Zilan yoldaşın gerçekleştirdiği eylem, Uluslararası Komplo'nun boşa çıkarılarak yeni devrimci hamlelerin başlatılmasında nasıl yol gösterici bir rol oynamışsa bugün de bu anlamını koruyor. Bir çizgi olarak Erdal, Zinar ve Doğa yoldaşların büyük fedai eylemlerinde temsilini buluyor. Her gün yeni kazanımlarla büyük ilerlemeler kaydeden Rojava Devrimi ve Bakuré Kürdistan’da yoğunlaştırılan sömürgeci soykırım saldırıları karşısında özgürlük savaşçılarının sergilediği direniş ve eşsiz kahramanlıkların düşmana vurmuş olduğu ağır darbeler de bunun gerçekleşen somut kanıtlarıdır."

İNSANLIK İÇİN MORAL KAYNAĞI

Bugün bu mücadelenin sadece Kürdistan halkı için değil, aynı zamanda başta Ortadoğu halkları olmak üzere tüm dünya insanlığı için de güç ve moral kaynağı olduğunu vurgulayan Komite, bundan dolayı kapitalist moderniteye karşı, demokratik toplumcu insanlık değerlerinin savunulmasında ısrarlı olan herkesin geleceğini, yönünü çevirdiği bu mücadelede görmeye başladığını ifade etti. Komite, "Bu gerçeklik nedeniyle de Özgürlük ve Demokrasi Hareketimiz, uluslararası komplocu güçler ve onların Ortadoğu’daki işbirlikçisi gerici ve statükocu güçlerinin de doğrudan hedefi haline geldi" dedi.

SALDIRILAR AMACINA ULAŞAMAZ

Bakuré Kürdistan’da ve Rojava’da büyük bedeller ödenerek elde edilen kazanımları yok etmeye yönelik sömürgeci TC devleti tarafından başlatılan saldırıların da bu çerçevede olduğunun altını çizen PKK Yürütme Komitesi, şöyle devam etti: "Ancak uluslararası, bölgesel işbirlikçi ve gerici güçlerin de desteğini alarak gerçekleştirilen bu saldırıların hiçbir şekilde amacına ulaşma şansı yok. Bakuré Kürdistan’da ve Medya Savunma Alanları'nda sömürgeci TC güçlerinin işgal amaçlı yapmış olduğu saldırıların, verdikleri ağır kayıplarla sonuçlanması; Rojava’da QSD'nin karşı konulamaz ilerleyişleri ve her gün yeni mevziler kazanıyor olması da bu gerçekliği doğruluyor."

FEDAİ ÇİZGİNİN ROLÜ TARTIŞMASIZ

Elbette Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Hareketi'nin tüm zorluklara, engellere ve saldırılara rağmen kararlı bir şekilde yürümesinde dün olduğu gibi bugün de Zilan'da somutlaşan ve onun öncülük ettiği fedai eylem çizgisinin rolünün tartışmasızlığına dikkat çeken Yürütme Komitesi, "Fakat bu gerçeğe rağmen sömürgeci TC devleti, Kürdistan halkının kazanımlarını yok etmek için başlattığı saldırılardan da vazgeçmiyor. Hatta bunu daha farklı boyutlara vardırmaya çalışıyor. Bakuré Kürdistan’da fiziki, kültürel ve siyasal soykırım saldırılarını daha da tırmandırmaya çalıyor olması ve Başuré Kürdistan’a ve Rojava’ya yönelik işgal hazırlıklarını yoğunlaştırması da bunu gösteriyor" diye devam etti.

BÜTÜNLÜK PLANIN PARÇALARI

Sömürgeci TC devletinin gerçekleştirdiği bu saldırı ve hazırlıkları, hiçbir şekilde Öcalan'a karşı uygulanan politikalardan ayrı olarak düşünmemek gerektiğini belirten Komite, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bu saldırılar, 6 Mayıs 1996’da olduğu gibi bugün de tamamen bütünlüklü tasarlanan bir planlamanın parçalarıdır. O zamanki planlamada, Şam’da patlatılan bombanın ardından gerilla güçlerimize yönelik imha saldırıları vardı. Şimdi de önce  Önder Apo üzerinde uygulanan ağırlaştırılmış tecrit tam bir izolasyona dönüştürülerek, herkesle bağları koparılmaya çalışıldı ve ardından da sömürgeci soykırım saldırıları devreye konuldu. O nedenledir ki; 6 Mayıs 1996’da uygulamaya konan ile bugün hazırlıkları yapılan ve içerisinde olunan sömürgeci soykırım saldırılarının özde farkı yok."

ZİLANLAŞAN ORDU VE HALK

Zilan'ın Önderlik gerçeğini zirvede yaşayarak, o günün koşullarında sömürgeci TC devletinin saldırılarına karşı verilen yanıt olduğunu anımsatan PKK Yürütme Komitesi, bugün ise Zilanlaşan ordu ve halk gerçekliğiyle sömürgeci soykırım saldırılarına karşı koyma görev ve sorumluluğunun sahibi haline gelindiğini söyledi.

"Kürdistan’ın özgür dağlarında, Medya Savunma Alanları'nda, Rojava’da ve tüm mücadele alanlarında;  Çiyagerler, Zeryanlar, Mehmet Tunçlar, Fırat Pırsuslar, Sêvê Demirler, Baran Dersimler, Azad Siserler, Nalin Muşlar, Hêlin Muratlar da sahiplenilen bu görev ve sorumluğun en üst düzeyde temsilini gerçekleştiriyor" diyen Komite, Zilan'ın tarihi fedai eyleminin 21. yıldönümünün böyle bir gerçeklik içerisinde karşılandığını vurguladı.

ZAFER ÇAĞRISININ GEREKLERİ

PKK Yürütme Komitesi, yazılı açıklamasını şöyle tamamladı: "Nasıl Zilan Yoldaş eylemiyle Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Mücadelesi tarihinde bir başlangıcı gerçekleştirmişse bugün onun izinden yürüyen yoldaşları da sahibi haline geldikleri görev ve sorumlulukları başararak; verdikleri sözün, Zilan Yoldaşın yaşamda ve savaşta manifestolaşarak çizgileşen zafer çağrısının gereklerini yerine getirecekler.

Bu mücadelede anıları önünde bir kez daha saygıyla eğilerek, kararlılık ve bağlılık sözünü verdiğimiz Zilan Yoldaş ve tüm devrim şehitlerimiz; özgür iradenin ve güzelleşen yaşamın gerçek yaratıcı gücü olarak yolumuzu aydınlatmaya devam edecek."