'PKK soluk soluğa yaratılan bir destandır'

PKK’nin kuruluş yıl dönümünü kutlayan KJK Koordinasyonu, “Büyük emek-çaba ve özveriyle soluk soluğa yaratılan bir destandır” dedi.

KJK Koordinasyonu,  PKK’nin 39. kuruluş yıl dönümünü vesilesiyle yazılı bir açıklama yaptı. KJK, “Büyük emek-çaba ve özveriyle soluk soluğa yaratılan bir destan olan PKK’nin 39. kuruluş yıl dönümünü başta Rêber Apo’ya, yurtsever halkımıza, emeğin ve özverinin sembolü olan kadınlara, gençlere, yediden yetmişe tüm halkımıza, zindan direnişçilerine, mevzilerde direnen tüm özgürlük savaşçılarına kutluyoruz” dedi.

KADINLAR RÊBER APO’NUN FELSEFESİYLE NEFES ALDI

Kapitalist modernitenin dünyanın her yerinde toplumları tümden esir alıp, kendi yöntemlerini bir yaşam biçimine dönüştürmeye çalıştığına dikkat çeken KJK, “Bu yöntemlerin başında da şiddet gelmektedir. Kadını çaresiz, savunmasız ve reben kılıp, toplumu teslim alarak kapitalizm dışında bir yaşamın olmadığını kanıksatmaya çalışmaktadır. Başta da Ortadoğu coğrafyasındaki halklar kapitalizmin esas hedefi haline dönüşmüştür. Çünkü kapitalizme en çok direnenler Ortadoğu halklarıdır. Bölge halklarını teslim almanın önemli yollarından birini de üreten, emek harcayan ve böyle özgürleşen kadını tümden yaşamdan kopararak, kimliksiz kılmaktadır. Bunun karşısında sessiz direnişini sürdüren bölge kadınları Rêber Apo’nun felsefesiyle rahat bir nefes almış ve rebenlikten sıyrılmış, artık rêberlik mertebesine yükselmektedir. Bunda en büyük rolü Rêber Apo üstlenmiş ve Kürt kadınına kazandırdığı öncülük misyonu ile artık Kürdistanlı kadınlar dünya kadınlarına öncülük etmektedir. Bu nedenle kadınlar her günü Rêber Apo’nun içinde tutulduğu İmralı sistemini parçalamaya dönüştüren bir perspektifle hareket etmektedir. 25 Kasım’da böylesi günlerden biridir. Kadının şiddetle mücadele günü olarak anlam bulan 25 Kasım her türlü şiddetin erkek, devlet sisteminden kaynaklandığına inanarak bireysel değil örgütsel, gündelik değil yapısal bir mücadele yürütülmesi gerektiğine inanıyoruz. Öz iradeyle biçimlenen kadınlar öz savunma sistemiyle her türlü şiddete karşı mücadeleyle sonuç alacağımıza inanıyoruz” ifadelerine yer verildi.

HAMLEMİZİ 40. YIL KUTLAMALARI İLE BİRLİKTE YÜRÜTECEĞİZ

KJK açıklamasında şu hususlara da dikkat çekildi:

“Rêber Apo üzerinde uygulanan mutlak tecridin, Rêber Apo’nun sağlığı ve güvenliği konusundaki her türlü yönelimin, emperyalizm, ulus devletçilik, milliyetçilik, cinsiyetçilik ve dincilikten kaynağını aldığına inanıyoruz. Rêber Apo üzerinde uygulanan bu şiddet kadına uygulanan şiddetle en direk bağlantılıdır. Çünkü Rêber Apo kapitalist modernitenin kıskacında olan halklara, kadınlara, inanç gruplarına, ezilenlere özgürlük umudu sunarken, tüm toplumsal farklılıkların bir arada özgürce yaşamasının yol ve yöntemini sunmaktadır. İşte tamda bundan kaynaklı Rêber Apo’nun özgürlüğünü yaşamımızın merkezine aldık. 8. Kurultayımızda kararlaştırdığımız “Sonda me ye: Emê Pergala İmralı Parça bikin. Bi Rêber Apo re Azad bijîn!” hamlemizin ikinci aşamasına geçiyoruz. 15 Şubat’a kadar sürecek olan hamlemizin ikinci aşamasını PKK’nin 40.yıl kutlamalarıyla birlikte yürüteceğiz. Partimizin 40. Yılında Rêber Apo’yla birlikte özgür olma hedefi ve coşkusuyla dönem çalışmalarımızı ve eylemlerimizi örgütleyip, planladık. 

ÖZ SAVUNMASIZ TEK BİR KADIN KALMAMALI

Bu temelde 40. Yıl direniş şehitlerimizden Delal Amedler, Aze Malazgirtler, Berçem Cilolar, Gülnaz Egeler bizlere yeni sorumluluklar yüklemişlerdir. Bu yoldaşlarımız, kadının öz savuma bilincini ruhunu ve kararlılığını bizlere yeniden göstermişlerdir. Kadına karşı gelişen her türden şiddeti sistemik olarak ele almış, öz savunmasız tek bir kadın kalmamalı kararlılığıyla yola koyulmuşlardır. Bu yoldaşlarımızı bu sürecin öncüleri olarak değerlendiriyoruz. 

Şehitlerimizden aldığımız güçle bizler Ortadoğulu özgürlük mücadelesi yürüten kadınlar olarak Kuzey Suriye’de DAİŞ karanlığına meydan okuduk. Bakurê Kürdistan ve Türkiye’de AKP-MHP-Ulusalcı-Ergenekoncu faşist ve işgalci güçlere karşı susmadık, susmayacağız ve örgütlü mücadele ediyoruz. Başûrê Kürdistan ve Irak’da milliyetçiliğe, cinsiyetçiliğe karşı kadının öz irade ve savunma mücadelesini yükseltiyoruz. Rojhilatê Kürdistan ve İran’da kadına karşı yürütülen her türlü gericiliğe karşı inadına varoluş mücadelesini yürütüyoruz. Avrupa’da kapitalist modernitenin kalesinde Rêber Apo’nun özgürlük felsefesinden aldığımız güçle kıta coğrafyasını kadınlarla buluşmanın zemini haline getiriyoruz. Güney Amerika’da cinsiyetçilik, milliyetçilik, bilimcilik vb her türlü kadın karşıtı politikalarla ortak mücadele ediyoruz. Kadınlarla ortak mücadelenin verdiği kararlılıkla Ortadoğu’yu kadının yeniden diriliş ve direniş kalesine dönüştüreceğiz. Coğrafyamızdaki tüm kadınlarla birlikte omuz omuza yürüttüğümüz mücadelemizi tüm dünya kadınlarına taşırmanın gururu ve onurunu taşıyoruz. 

İMRALI SİSTEMİNİ PARÇALAYACAĞIZ

Hamlemizin ikinci aşamasını kadına karşı her türlü şiddetle mücadele gününde başlattık. En büyük şiddet Rêber Apo ile aramıza örülmeye çalışılan duvarlardır. Hamlemizin ikinci aşamasında Rêber Apo’nun içinde tutulduğu İmralı sistemini parçalayıp birlikte özgür yaşayacağımızın kararlılığını böylesi bir günde yeniden dile getiriyoruz. Şimdiye kadar eylemlilik halinde olan tüm kadınları ve tüm kesimleri saygıyla selamlıyor. Çalışmalarında üstün başarılar diliyoruz.”