Kürt kadınlarından 3'üncü konferans için hazırlık kararı

3'üncü Ulusal Kadın Konferansı'nın hazırlık toplantısı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi.

Kürdistan'ın dört parçası ve Avrupa’dan Kürt kadınlarının katılımıyla 3'üncü Ulusal Kadın Konferansı’nın hazırlıkları için Süleymaniye'de yapılan toplantı sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi. Soranicesi Aştî Ezîz ve Kurmancisi ise Kongreya Jinên Kurdistan (KJK) Koordinasyon üyesi Besê Erzincan tarafından okunan sonuç bildirgesinde, "3. Ulusal Kürt Kadın Konferansı'nı en kısa sürede gerçekleştirebilmek için bir hazırlık komitesi oluşturup hazırlık çalışmalarını başlatma kararını aldık" denildi.

Sonuç bildirgesinde şu ifadelere yer verildi:

"9 Temmuz 2017 tarihinde Kürdistan’ın 4 parçasından ve yurtdışından siyasi partilerin kadın temsilcileri ve kadın örgütlerinin katılımı ile 3. Ulusal Kürt Kadın Konferansı’nın hazırlık çalışmaları için Süleymaniye’de bir araya geldik. Toplantımızda Kürdistan’da kadınların durumu ve Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler değerlendirildi.

BAŞARIYA KADAR MÜCADELE SÜRECEK

Bu temelde; dünyada derin siyasi, askeri, ekonomik ve toplumsal çalkantıların yaşandığı bir süreçten geçmekteyiz. Gelişmelerin merkezi ise genelde Ortadoğu, özelde de Kürdistan coğrafyası olmaktadır. Beş bin yıllık ataerkil sistemin temsilcisi olan Kapitalist modernist sistem büyük bir tıkanma, kriz ve kaos yaşamaktadır. Bunu aşabilmek, ömrünü uzatabilmek için yeni planlamalar, projeler temelinde özellikle de Kürdistan topraklarında yeniden bir hamle yapmak istemektedir. Yaşanmakta olan mevcut koşullar, doğru değerlendirilmesi durumunda Kürt halkı için de önemli fırsatlar sunmaktadır. Kürt halkının ve kadının özgürlük mücadelesi şimdiden yüksek bir kararlılık, inanç ve iddia ile bütün Kürdistan’da yükseltilmektedir. Kürt halkı Bakur, Başur, Rojhilat, Rojava ve Şengal’de özgürlük davası başarı kazanıncaya kadar mücadelesini sürdürecektir.

KADINLAR HER ALANDA SÖMÜRÜLÜYOR

Kürt kadınları olarak kadın özgürleşmesi temelinde Kürt halkının özgürlük savaşımına, statü kazanma mücadelesine öncülük yapacağımızı 3. Konferans hazırlık çalışmaları vesilesi ile tüm dünya kamuoyuna bir kez daha ilan ediyoruz.

Değerli basın mensupları; bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda Kürt kadınlarının durumunu ele aldık. Kürt kadınları beş bin yıllık ataerkil sistem içinde katmerli bir sömürü gerçeği ile karşı karşıyadır. Kürt kadınları ağır toplumsal sorunlar içinde çok zor bir hayat sürmektedirler. 2017 yılı itibarı ile bütün Kürdistan’da kadın ölümleri, namus adına işlenen cinayetler, intiharlar, kadına yönelik şiddet, kadınların fuhuşa ve uyuşturucuya sürüklenmesinde büyük bir artış yaşanmaktadır. Kürt kadınlarının emeği çok yönlü bir biçimde sömürülmektedir. Yine ataerkil sistem tarafından kadının siyasetten, öz savunma olanaklarından, ekonomiden dışlanma politikaları devam etmektedir.

KADINLAR KÖLE BİR HAYATA MAHKUM EDİLMEK İSTENİYOR

Kürt kadınları Bakur ve Rojhilat’ta çok acımasız bir devlet terörü ile karşı karşıyadır. Türkiye’de yüzlerce siyasetçi, belediye başkanı, belediye meclis üyesi, akademisyen ve kadın aktivist zindanlarda büyük bir işkence sistemi içinde tutuklu bulunmaktadır. Kürt kadınlarının eşbaşkanlık kazanımı başta olmak, siyasette özgür ve eşit bir şekilde yer almasına karşı büyük bir saldırı vardır. Kürt kadınlarının tüm hakları Türk devleti tarafından gasp edilmek istenmektedir. Rojhilat’ta İran devleti tarafından Kürtlere ve kadınlara yönelik büyük bir saldırı vardır. Kadınların yükselen özgürlük bilinci ve arayışı karşısında devlet, inceltilmiş yöntemlerle kadını bundan sonra da erkek egemenliğinde her yönüyle bağımlı ve köle bir hayata mahkum etmek istiyor. Ancak tüm bu uygulamalara karşı Kürt kadınlarının mücadelesi siyasi ve askeri alanda büyüyerek devam ediyor.

ÖZGÜR VE YENİ YAŞAMI İNŞA İÇİN...

Başur’da kadınlar, yaşamın farklı alanlarında giderek daha fazla görünürlük kazanmaktadır. Kadınlar için belli haklar olmakla birlikte, siyasette, ekonomide ve yaşamın her alanında daha aktif ve belirleyici hale gelme sorunları bulunmaktadır. Rojava’da gerçekleşen devrimde kadınların özgür ve yeni yaşamı inşa için çok daha aktif ve etkili çalışması gerekmektedir. Şengal özgürleştirildi. Ancak halen binlerce Êzidi kadın DAİŞ’in elinde esir durumdadır. 21'inci yüzyılın en karanlık ve vahşi tablosu bu anlamda Şengal’de yaşandı. Ezidi kadınları Şengal’de bir kadın hareketi oluşturdular. Fakat Ezidi kadınların durumu sadece Şengal’i değil, bütün Kürdistanlı kadınları ilgilendirip temel bir ortak sorun olmaktadır.

BİRLİK OLARAK MÜCADELE ETMEK

Güncelde yaşanan bir diğer temel sorun da göç ve göçertme politikalarıdır. Türk devleti ve DAİŞ’in saldırıları nedeniyle yüzbinlerce Kürt yerinden yurdundan sürgün edildi. Başta Bakur’da Cizre, Sur ve Nusaybin, Başur’da da Şengal olmak üzere son yıllarda Kürdistan’ın birçok yerinden yoğun göçler yaşandı. Kürt halkına reva görülen bu göçertme politikalarından en fazla kadınlar ve çocuklar etkilendiler.

Kürt halkının ve kadınların yaşanan tüm bu sorunlara ortak bir ruh ile çözüm olabilmesi ve özgürlük, demokrasi, eşitlik ilkeleri temelinde birliğini oluşturması, ortak örgütlenmeler içinde olması hayati bir önem taşımaktadır. Kürdistan’da gerçek özgürlük Kürt halkının ve kadınların birliğinden geçer. Kadınlar olarak tecrübelerimizi birbirimize güçlü bir şekilde aktarmalı ve özgürlük için mücadele etmeliyiz.

HAZIRLIK KOMİTESİ

Bu temelde bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıda 3. Ulusal Kürt Kadın Konferansı'nı en kısa sürede gerçekleştirebilmek için bir hazırlık komitesi oluşturup hazırlık çalışmalarını başlatma kararını aldık. Bu komite, Kürdistan'ın dört parçasından 22 parti ve örgütün kadın katılımıyla gerçekleşti. 3'üncü Ulusal Kürt Kadın Konferansını gerçekleştirerek Kürt kadınlarının ortak örgütlülüğünü geliştirme ve çalışma hedefindeyiz.”