Cizre Fırtınası Dêrazor hamlesinde son aşamaya gelinirken DAİŞ çeteleri YPJ’li kadın savaşçılardan darbe üzerine darbe yiyor. Cephelerde gelişen ölümsüz dostluklar ise savaşın sadece faşizme karşı yürütülmediğini, kadın özgürlükçü yaşamın Ortadoğu’da adım adım nasıl inşa edildiğinin somut örneği.

Her an elleri tetikte hazır bekleyen, çatışmalara birlikte giden, savaşın en önünde korkusuzca savaşan YPJ’li Azadi Avesta ve Ruken Rojhilat, DAİŞ’e karşı yürütülen savaşta yerlerini alıyor. Çöl hamlesinde, çatışmaların en yoğun olduğu alanlardan yaralı çıkaran, saldırı gruplarına öncülük eden, koruma alanlarında saatlerce nöbet tutan, Doçka tipi ağır silah ve Hammer tipi zırhlı araçla DAİŞ’e korku saran, mevzilerin güleç yüzlü YPJ’li ikisili, hamlede isimlerinden en çok söz ettirenlerden. Her ikiside sevgi dolu, her ikisi de düşmanın korkulu rüyası ve yaşamlarını devrime adamış cesur kadınlar, cephenin her alanında her işe koşan emekçi savaşçılar.

AZADİ ÜÇ YILDIR YPJ’DE

YPJ’li Azadi Avesta, Siirtli bir genç kadın savaşçı. Dêrazor mevzilerinde ağır zırhlı araçla hemen hemen her operasyonda en önde düşmanın üzerine gidiyor. O da birçok kadın gibi DAİŞ’in kadınlara yönelik vahşi saldırılarına karşı silah almaya karar vermiş. "Ailem yurtseverdi fakat YPJ’yi tanımıyordu. Dinin de etkisiyle ailemde kadın üzerinde çok büyük baskı vardı. Zaman içinde YPJ’yi tanıdıkça, kadına yaklaşımını gördükçe katılma isteğim arttı" diyen Avesta nasıl katıldığını şöyle özetliyor:

DAİŞ ZİHNİYETİNE KARŞI SİLAH ALDI

"DAİŞ her yerde büyük katliamlar yapıyordu. Mesela Şengal’de o kadar çok kadın kaçırıldı, genç kızlar yaşlı adamlara ‘al bu sein malın’ denerek pazarlarda satıldı ki… Üstelik DAİŞ bunu İslam ve din adı altında ve katliamlarla yapıyordu. Ben de o süreçte YPJ’ye katıldım. Bu zihniyete karşı ancak silahla cevap olabilirdik. Üzerimize düşen; DAİŞ’e karşı mevzilenmek, kendimizi güçlendirmek ve savaşmaktı. YPJ buna karşı elinden geleni yaptı ve savaşarak DAİŞ’i yok etmeği hedefledik."

ZIRHLI ARAÇ TABURUNDA

2014’ten bu yana YPJ’de yer alan Azadi Avesta; Hol, Şehid Rubar, Reqa ve daha birçok hamlede yer almış. "Daha önceleri hareketli taburdaydım ve tüm saldırılarda yerimi alıyordum şimdide zırhlı araç taburundayım" diyen Avesta, "Görevimden çok memnunum ve gerçekten çok severek yapıyorum" diye belirtiyor ve devam ediyor: "Zırhlı araç ve düşmanın üzerinde ağır bir psikoloji yaratıyor. Kurşun geçirmiyor ve bu araç sayesinde daha az kayıp veriyoruz. Saldırılarda bu araçla daha hızlı ilerleyebiliyoruz.

MUHTEŞEM İKİLİ

Ben ve Heval Ruken, zırhlı araçta ve üzerindeki Doçka’da yerimizi alıyoruz. Grupları götürüp getiriyoruz, erzak ve mühimmatlarını taşıyoruz. Zırhlı araçla yaratılan tüm imkanları ön cephelerde değerlendiriyoruz. Bir çatışma veya saldırı olduğunda ilk müdahale olarak biz gidebiliyoruz, yaralıları çatışma bölgesinden çıkarabiliyoruz. Bizim işimiz gerçekten heyecanlı ve irade, istek gerektiriyor. İstekli değilsen başarması çok zor.

ÜÇ AYDIR BİRLİKTELER

Heval Ruken ile 3 aydır birlikteyiz, çoğunlukla işleri birlikte yapıyoruz; Doçka’yı hazırlamak, temizlemek, aracı kullanmak, her işi birlikte yapıyoruz. Saldırıya birlikte hazırlanıyoruz. Her işi birlikte, kollektif olarak yapıyoruz. Birliktelik bizim için çok gerekli, bu şekilde düşmana daha ağır darbe indirebiliyoruz."

İRADENİN ADRESİ YPJ

YPJ denince ilk akla gelenin "irade" olduğunun altını çizen Azadi Avesta şöyle diyor: "Çünkü bir insan irade sahibi değilse, DAİŞ gibi katliamcı bir zihniyetle karşı karşıya gelmeyi kaldıramaz. Bizdeki güç ve irade ise temelini Önder Apo’dan alıyor. Bu iş o kadarda basit değil, savaşmak zordur. Gücümüzü Önder Apo’dan almasak bu iradeye sahip olamazdık. Toplumda kadın iradesiz görülüyor, YPJ ise bu yaklaşımları parçalıyor. Bir kadın olarak YPJ içerisinde yer almak beni çok mutlu ediyor. Toplum içinde kadın YPJ içinde olduğu gibi eşit ve özgür değil. Kadına toplumda köle olarak bakılıyor, kalıplar var. YPJ’de böyle yaklaşımlar yok, kadının gücü ve iradesi var. Kadın her şeye çözüm bulabilir."

Azadi Avesta, yoğun çatışmalar içerisinde kendisini en fazla zorlayan şeyin ise savaş cephesinde yaşanan aksilikler olduğunu belirterek, şu örnekleri paylaşıyor bizimle: "Bir operasyonda arkadaşlarımın olduğu bölgede yoğun bir çatışma çıkmıştı. Ben, Heval Ruken ve iki erkek arkadaştık. Müdahale için oraya gidiyorduk, düşman ise arkadaşlarımıza çok yakındı, o zaman kullandığım Hammer bir çukura girdi ve bir türlü çıkaramadım. Ve müdahale yerine çok geç gittim. Zamanında oraya ulaşamamıştım ve bu bana çok dokunmuştu.

Bir diğerinde ise Hammer ile kaza yapmıştık. Büyük bir kaza geçirdim; istemeyerek de olsa, kaza da olsa, maddi açıdan YPJ’ye zarar vermiştim. Hala bu kazaya çok üzülüyorum.

KADINLAR! AYAKLANIN!

DAİŞ çetelerine karşı yürütülen savaşta en önde yer alan  birisi olarak Azadi’nin kadınlara mesajı ise şöyle: "Kahraman şehitlerimizin intikamı için ayaklanın. Sesim bütün dünya kadınlarına gitsin, kadının iradesizliği ve güçsüzlüğü konusuda biz YPJ’yi görsünler ve ayaklansınlar. Hepsi bizi görsünler ayağa kalksınlar ve kahramanlarımızın intikamını alsınlar. DAİŞ’in bu zulmümüne karşı kadınlar olarak herkes, direnişe geçmelidir."

TANIDIKÇA BAĞLANDIM

Ruken Rojhilat ise YPJ’ye katılmadan önce öğrenciymiş. "Araştırdım ve katılmak istedim. Katıldıktan sonra da daha çok tanıdım, tanıdıkça da bağlandım. YPJ’yle kadınların iradesini ve güçlerini gördüm. Toplumda aldığım özellikleri aştım. Bunu başarmamın kaynağı YPJ’nin gücüdür" diyor.

REQA VE ŞENGAL’DEN SONRA DERAZOR’A

Ruken de Azadi gibi DAİŞ’e karşı yürütülen birçok hamlede yerini almış. "Şengal ve Reqa hamlesine katıldım. Şimdide Dêrazor hamlesindeyim" diyen Ruken kendisini en çok zorlayanın yoldaşlarının şehadetleri olduğunu belirterek şöyle devam ediyor: "Arkadaşların yaralanması ve şehadetleri beni çok zorluyor. Fakat bu şehadetlerden güç alıyorum, onların intikamı için de savaşıyorum, öfkemi büyütüyorum, hamlelerde daha çok yerimi alarak DAİŞ’e karşı savaşmak istiyorum. Dêrazor hamlesinde özellikle kendi isteğimle yer aldım."

YPJ RENGARENKTİR

YPJ’de yer almak, birçok kadın gibi Ruken’in hayatını, dünyaya bakışını değiştirmiş. "YPJ her alanda, her şekilde çeşitliliği ve kadına verdiği değer ile rengarenktir" diyen Ruken şunun altını da çiziyor: "YPJ, bir hamlede yer alıyorsa bu hem çok anlamlı hem de başarının göstergesidir, başarıdır. YPJ, her yerde rolünü oynuyor. Bunu Reqa’da da gördük, burada da rolünü çok güçlü oynuyor. YPJ başarılı bir harekettir ve böylede devam edecek. DAİŞ saldırıların hemen hemen hepsi YPJ tarafından kırıldı. Bu YPJ’nin gücünü ortaya koyuyor, biz de gücümüzü YPJ’den alıyoruz."

CEPHEDEKİ DOSTLUKLAR UNUTULMAZ

Savaş cephesindeki dostlukların çok değerli ve unutulmaz olduğunun altını da çizen Ruken Rojhilat, şöyle devam ediyor: "Dêrazor hamlesinde Heval Azadi zırhlı araç görevindeyken ben yanına doçkacı olarak görevlendirildim. Arkadaşlığımız, yoldaşlığımız çok güçlüdür. Burada birlikte kaldığımız takım arkadaşlarımla da çok güzel anılarım var, onların moralleri, benim moralimi ve heyecanımı yükseltiyor."

SAVAŞI DA YAŞAMI DA PAYLAŞIYORLAR
Ruken, Dêrazor hamlesinde Azadi’yle birlikte oynadıkları role ilişkin ise şunları paylaşıyor: "Ben ve Heval Azadi ile Dêrazor hamlesinde tanıştım. Başta grupları götürüp getiriyorduk, acil müdahaleler için gidiyorduk, şehit ve yaralıları da taşıyorduk. Stratejik bir noktaya gidince birlikte tartışıp ortak karar alıyoruz. O Hammer’in pozisyonunu ayarlarken ben de Doçka’yı en doğru pozisyona getiriyorum. Doçka’nın bir sorunu çıktığında birlikte müdahale ediyoruz. Birbirimizi hep tamamlıyoruz. Arabanın mevzilendirilmesinde de her zaman birbirimizi dinliyoruz, ortak kararlar alıyoruz. Azadi beni koordine ediyor, hareketlilikleri bildiriyor. Bu şekilde kollektif bir çalışma yürütüyoruz."

DAİŞ’İN PSİKOLOJİSİNİ BOZDUK

Dêrazor hamlesinde kullandığı Doçka’nın DAİŞ üzerinde yarattığı etkiye ilişkin ise Ruken şunları anlatıyor: "Doçka, psikolojik etki yaratan bir silahtır. Arazi boş bir arazidir burada. Uzun mesafeler söz konusu olduğu için Doçka önemli bir silah. Bu da psikolojik bir etki yaratarak düşmanı kırıyor. Etkisi çok güçlü bir silahtır. Bu yüzdende hamlelerde çoğunlukla Doçka kullanıyoruz."

ÖZGÜR YAŞAM İÇİN MEVZİLERE

Ruken Rojhilat’ın da kadınlara çağrısı var. Şöyle diyor: "Toplumsal baskıların olduğu ortamdan geliyorum, YPJ içinden  kadının toplumdaki yerine baktığım zaman nefret ediyorum, daha çok çalışıp kadınları özgürleştirmek istiyorum. Toplumda kadınların iradesi yok. Kadınlar özgür yaşam için savaşsınlar."