Cumartesi Anneleri İsmail Bahçeci’nin akıbetini sordu 

Galatasaray Meydanı'ndaki 665’inci oturumda Cumartesi Anneleri, 1994 yılında gözaltında kaybedilen üniversite öğrencisi İsmail Bahçeci'nin akıbetini sordu.  

Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı'nda yaptıkları 665’inci oturumda, 1994 yılında gözaltında kaybedilen üniversite öğrencisi İsmail Bahçeci'nin akıbetini sordu.

Bahçeci’den geriye kalan kazağının, yazdığı şiirlerinin, çizdiği karikatürlerinin ve ajandasının sergilendiği oturumda, söz alan Bahçeci’nin kardeşi Umut Bahçeci, 15 yıldır hükümette olan AKP’nin, belli olan failleri yargılamak için tek bir adım atmadığını vurguladı.

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklaması ve belli olan faillerin yargılanması için 665 haftadır Galatasaray Meydanı’nda buluşan Cumartesi Anneleri, üniversite öğrencisi İsmail Bahçeci’nin akıbetini sordu. Gözaltında kaybedilenlerin fotoğraflarının taşındığı oturumda, Bahçeci’nin giydiği kazak, yazdığı şiirler ve çizdiği karikatürlerin üzerine konulduğu “Failler belli kayıplar nerede?” yazılı pankartı açıldı. Şairi Tevfik Fikret'in dizilerinin seslendirildiği oturumda ilk konuşma İsmail Bahçeci’nin kardeşi Umut Bahçeci tarafından yapıldı.

SON ÇIĞLIĞI ‘KAYBEDİLECEĞİM’ OLDU

Ağabeyi İsmail’in Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda öğrenciyken gözaltına alınıp kaybedildiğini anlatan Bahçeci, 23 yıl önce karga tulumla sivil bir arabaya zorla bindirilen abisinin son çığlığının “Beni kaybetmeye çalışıyorlar” olduğunu söyledi.

İsmail’in kaçırdığını kendilerine telefonla haber verildiğini anlatan Bahçeci, ailenin verdiği mücadeleyi şöyle anlattı: “Gayrettepe Şubesi’ne gittik ancak devlet ağabeyimi gözaltına alındığını inkar etti. Dönemin İnsan Hakları Sorumlusu Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu çocuğunun akıbetini arayan anneme “Ne bileyim senin oğlunun nerede öldürüldüğünü, çukura atmışlardır” dedi. Bir daha ağabeyden haber alamadık.”

‘DAHA KAÇ HAFTA OTURACAĞIZ?’

İsmail'in devrimci ve TÖDEF'in kurucusu olduğunu belirten kardeş Bahçeci, İsmail ‘in o dönemde sık sık gözaltına alınıp, tutuklandığını söyledi. 15 yıldır hükümette olan AKP’nin de belli olan faillerin yargılanması için tek bir adım atmadığını vurgulayan Bahçeci “665 gündür burada oturuyoruz, daha kaç hafta oturacağız? Berfo Ana’ya verdiğiniz sözü de tutmadınız; tek bir adım atmadınız” diye sitem etti.

SONUÇ ALANA KADAR MÜCADELE SÖZÜ

Bu haftaki açıklama İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon üyesi Meryem Bars tarafından okundu.

23 yıldır varlığı inkar edilen, failleri ve sorumluları cezasızlıkla korunan İsmail Bahçeci'yi unutmadıklarını vurgulayarak sözlerine başlayan Bars, Bahçeci'nin gözaltında kaybedilmesinden sorumlu olanların isimlerini şöyle sıraladı: "Dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Reşat Altay, DGM İstanbul Başsavcısı Ahmet Köksal ve İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, Başbakanlığını Tansu Çiller, İçişleri Bakanlığını Nahit Menteşe'nin yaptığı 50. DYP - SHP Hükümeti ve dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel."

İsmail Bahçeci'nin akıbeti açıklanıncaya kadar, bu dosyada ceza adaleti sağlanıncaya kadar hakikat ve adalet talebimizden vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Bars "Kaç yıl geçerse geçsin İsmail Bahçeci'yi unutmayacağız" dedi.

Açıklamanın ardından tutuklu gazeteciler İsminaz Temel ve Havva Cuştan'ın Galatasaray Meydanı'na gönderdikleri mektup okundu.