Alkan: Faşizme karşı sadece direniş başarı getirir

Kürt düşmanlarının asıl amacının Kürt halkının birliğini yok etmek olduğunu söyleyen YJA Star Komutanı Feride Alkan, faşizme karşı sadece direniş çizgisinin başarılı olacağını söyledi.

YJA Star Komutanı Feride Alkan Kürdistan, Türkiye ve Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kürdistan'da halka ve gerillaya dönük artan saldırılara dikkat çeken Alkan, "Faşist işgalci Türk devletinin saldırılarına karşı gerillanın eylemleri de devam ediyor. Faşist sistem ömrünü uzatmak için savaşı daha da derinleştiriyor. Kürt halkı ve öncüleri de bu savaşa karşı direniş ile cevap veriyor. Çünkü faşizme karşı sadece direniş çizgisi başarılı olur. Düşman özel savaş ile halkımızın moralini bozmak istiyor ama halkımız özgürlükte ısrarlı. Devletin özel savaşına karşı herkes dikkatli olmalıdır.

Kürt halkının kazanımları ve faşizme karşı duran herkes iktidarın hedefinde. Bu savaşta tüm insan haklarını ayaklar altına almış durumdalar. Gerilla, Rêber Apo'ya, özgürlük tutsaklarına ve Kürdistan'daki işgal saldırılarına baharın gelmesi ile karşı direnişini gün geçtikçe büyütüyor. Serhat bölgesinde heval Sema Koçer bu direnişin startını verdi. Garzan, Amed, Dersim, Botan, Serhat ve diğer tüm alanlarda gerillaların etkili eylemleri oldu. Yine Medya alanlarında, Xakurkê'de, Haftanin'de, Zagros'da faşizme karşı direniş sürüyor.

YJA-Star öncülüğünde düşman güçlere karşı Garzan'da başarılı eylemler oldu. İşgalci güçler büyük darbeler yedi. İşgalci güçlere karşı baharda gerilla sürekli hareket halinde. Faşist devlet özel savaş yöntemi ile halkın umutlarını zayıflatmak veya yok etmek istiyor. Çünkü gerillanın halkın umudu olduğunu biliyor. Gerillanın eylemleri devletin yalanlarını ortaya çıkarıyor. Gerilla, inisiyatifli, kararlı ve iradeli bir şekilde hareket ediyor. Gerilla halkın yaşamı ve değerleri için dağa çıkıyor. Bu uğurda savaşıyor. Her şahadet de bu mücadeleyi daha da yükseltiyor. Bu şekilde ilerlediği taktirde bu süreçte gerilla işgalcilere karşı daha da güçlü bir yıl geçirecektir" diye konuştu.

HALKLARA KARŞI SİSTEMATİK SALDIRILAR DEVAM EDİYOR

Türk devletinin halka yönelik özel ve psikolojik savaşa yürüttüğünü hatırlatan YJA-Star komutanı Feride Alkan, AKP iktidarının Kürtlerin tüm değerlerine saldırdığını söyledi. Mezarlıklara ve gerilla cenazelerine yönelik saldırılara dikkat çeken Alkan, ailelere çocukların cenazelerinin dahi gösterilmediğini vurguladı. Gerilla Agit İpek’in cenazesinin ailesine PTT kargosu ile yollanmasına tepki gösteren Alkan, devamla şunları belirtti: "İnsanların kemiklerini mezarlıktan çıkarıyorlar. Türk devleti hala İttihat ve Terakki zihniyeti ile yönetiliyor.

Halka yönelik sistematik saldırılar devam ediyor. Bunun alt yapısında Kürt halkına, önderliğe, özgürlük hareketine karşı büyük bir nefret var. Hesapları önderlik tarafından hep boşa çıkarıldığı için böyle saldırıyorlar.

2 milyon Ermeni, Êzidî, Çerkes ve Asuri katlettiler. 100 yıldır Kürt halkına karşı katliamlar yapıyorlar. Kürtlere yönelik bu politikalar geçmişte yaptıkları soykırımlardan farksız değil. Ellerinden gelse bir günde tüm Kürdistan ve orta Anadolu halklarını yok edecekler. Kendileri ve yandaşları dışında kimseyi istemiyorlar. Bu yüzden halkın en kutsal değerleri olan şehitlerin cenazelerine saldırıyorlar. Bu şekilde halkın mücadelesini zayıflatmak istiyorlar."

SALDIRILARIN ŞİDDETİ FAŞİST SİSTEMİN ZAYIFLIĞINI GÖSTERİYOR

Türk devletinin faşist saldırılarına karşı devam eden mücadeleye değinen Alkan, "Faşizm en zayıf dönemini yaşıyor. Bu yüzden en fazla gerillaya saldırıyor çünkü şu an en güçlü eylemleri gerilla yapıyor. Bundan dolayı şehit mezarlıklarına saldırıyor, gerilla ve halkın değerlerini hedefliyor. Eğer halkımız ve kamuoyu iradeli bir şekilde eylemlerini sürdürürse faşizm gelişemez. Bu yüzden gerillanın da yalnız kalmaması lazım. Halk ile gerilla arasındaki birlik güçlü olmalı.

Eğer halk güçlü bir şekilde eylemlerini sürdürürse gerilla ve mezarlıklara yönelik saldırılar da zayıflayacaktır. Faşizm halkın değerlerini yaşamasını istemiyor. Çünkü şehitlerin mezarlıkları maneviyat demek. Gerilla, şehit cenazeleri, Önder Apo, tutsaklar, aydınlar, sanatçılar yani direnen herkesi hedef haline getiriyorlar. Bu saldırılar da faşizmin zayıflığını gösteriyor. Ne kadar kaybetmeye yaklaşsalar, o kadar vahşileşiyorlar. Bu zihniyet, işgalci, faşist ittihat terakki zihniyetidir.

Şüphesi bu saldırılara karşı halkın mücadelesi ve birlikte hareket etmesi çok önemli. Özellikle Ermeni, Asuri, Çerkes, Kürt ve diğer ezilen halklar faşizme karşı mücadelelerini daha da büyütmelidir. Faşizme karşı sessizlik yok olmak anlamına geliyor. Faşizme karşı iradeli, cesaretli mücadele edildiği taktirde başarıya ulaşılır. Eğer faşizme karşı bir duruş sergilenmezse o zaman cesaret alıyorlar ve saldırılarını daha fazla arttırıyorlar" dedi.

DİRENİŞÇİ BOTAN HALKI İŞGALCİLERE HİÇBİR ZAMAN BOYUN EĞMEZ

Botan halkının direnişçi bir halk olduğunu söyleyen Alkan, Botan'ın Kürdistan'daki saldırıların en büyük hedefi olduğunu kaydetti. Kürdistan'ın direniş merkezi olduğu için Botan'ın bu kadar saldırıya maruz kaldığına dikkat çeken Alkan devamla şu ifadeleri kullandı: "Botan halkı Kürt Özgürlük hareketinin kuruluşundan bu yana faşizme karşı diz çökmeyen bir halktır. Bakur'da özyönetim sürecinde Mehmet Tunç'un direnişi bunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kürdistan'daki köyleri boşaltmak için halka saldırıyorlar.

Ordu, polis, korucular ve kaymakamları ile Kürdistan'ın tamamına saldırıyorlar. Ama Botan bölgesini özellikle hedef alıyorlar. Cudi'nin etrafında yüzlerce karakol, kömür ocakları ve şantiye yapmışlar. Bu ayrıca Kürdistan'da yürüttükleri özel savaşın ekonomik alanıdır. Savaş politikalarına uygun yasalar çıkarıyorlar, OHAL ilan ediyorlar, Paramiliter güçleri Kürdistan'da devreye koyuyorlar, halkı göçe zorluyorlar ve Kürdistan doğasını katlediyorlar. Türk devleti bütün gücü ile kirli bir savaş yürütüyor."

Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesi Kovankaya köyünde kaybolan ve daha sonra kat edilmiş şekilde bulunan Keldani-Süryani halkından olan çift Şimoni ve Hurmuz Diril'in katledilmesine tepki gösteren Alkan, "Yurtsever ve değerli insanlardı. Kürdistan özgürlük hareketi ile birlikteydiler. Çünkü bu hareket sadece Kürtler için değil ezilen tüm halklar için mücadele ediyor. Şimoni ve Hurmuz Diril Kürdistan topraklarına bağlı insanlardı. Düşman köylerinin boşaltılması için birçok kez operasyon yaptı. Hurmuz Diril, gerillaya yardım ettiği gerekçesi ile birçok defa gözaltına alınıp tehdit edilmişti. 2020 yılında kontragerilla yöntemi ile kaçırılarak katledildiler" şeklinde konuştu.

HALKLA BİRLİKTE ÖZGÜR BİR KÜRDİSTAN KURACAĞIZ

Türk devletinin Şimoni ve Hurmuz Diril'i katletmekle Asuri, Ermeni, Türkmen ve diğer halklara Kürdistan'a dönmemeleri için mesaj verdiğini vurgulayan Alkan konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: " Besta bölgesinde Mehre köyü gerilla alanlarını olduğu bölgede kalıyor. Bu yüzden devlet orada karakol yapmak istiyor. Bu yüzden bu vahşeti uyguladılar. Bu olayda özel savaş yöntemlerini kullandılar.

Olayı gerillaya yıkmak istiyorlar. Bu şekilde gerilla, Kürt özgürlük hareketi ve Asuri halkının arasını bozmak istiyorlar. Fakat kimse Türk devletinin bu yalanlarına inanmıyor. Halkların birliğini bozmak istiyorlar. Fakat Şimoni ve Hurmuz Diril'in hayallerini gerçekleştireceğiz. Kürdistan tüm kadim halkların yurdu olacak. İşgalciler kaybedecek, herkes topraklarına dönecek, Kürdistan özgürleşecek. Bu vesile ile Türk devletinin bu katliamını bir kez daha lanetliyorum."