Üç kentte Feminist Gece Yürüyüşleri: Devlet hesap verecek

İstanbul, Ankara ve İzmir’de polisin tüm engellemelerine rağmen barikatları aşan binlerce kadın Feminist Gece Yürüyüşü’nde, “Afet değil cinayet, devlet hesap verecek” sloganları attı.

Feminist Gece Yürüyüşü Platformları, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla İstanbul, Ankara ve İzmir’de bir araya gelerek AKP-MHP faşist iktidarını istifaya çağırdı.

İSTANBUL

21’inci Feminist Gece Yürüyüşü Platformu içerisinde bulunan onlarca kadın kurumu, Beyoğlu’nda bulunan Taksim’de düzenlemek istediği Feminist Gece Yürüyüşü için Cihangir ve Karaköy noktalarında bir araya geldi. Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından yasaklanan Taksim’e yürümeye çalışan binlerce kadının sloganları ve isyanları birçok sokak ve caddede yankılanıyor.

Cihangir’de yürüyüş öncesi kadınların “Öfkeliyiz, yastayız, patriyarkal kapitalist yıkıma karşı feminist isyandayız” pankartı açarak sık sık “Hükümet istifa”, “Yaşasın kadın dayanışması” ve “Jin jîyan azadî” sloganları, sokaklarda yankılandı. Kadınlar ayrıca zılgıtlar ve ıslıklar eşliğinde  “Helallik kalmadı beddua var”, “6284’ü uygula”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz”, “Devlet nerede: devlet copuyla, barikatıyla, biber gazıyla kadınların karşısında”, “Lale devri bittiyse ‘erkek zihniyet’ devride bitecek. Hepiniz yargılanacaksınız” dövizleri taşıyarak dakikalarca isyanlarını dile getirip polisler tarafından örülen barikatları aşmaya çalıştı.

‘HÜKÜMET İSTİFA’ SLOGANLARI

Bütün engellemelere karşı bir araya gelen kadınlar tek bir ağzından “hükümet istifa” sloganlarını attı. Katledilen kadınların isimlerinin okunduğu eylemde devletin cezasızlık politikasına dikkat çekilerek kadın katliamlarının politik olduğu vurgulandı. Öz savunmasını kullanarak faillere karşımı yaşamını savunduğu için cezaevinde bulunan kadınlar için, hep bir ağızdan kadınlar sesini yükseltti.

Bütçenin kadınlara, yaşama, doğaya ayrılmamasına tepki gösteren kadınlar, bütçenin savaş politikalarına ayrıldığı vurgulanarak iktidarın savaş politikalarındaki ısrarın altı çizilerek tepki gösterdi.

KARAKÖY’DE PROTESTO

Karaköy’den Cihangir’e doğru yürüyüşe geçen yüzlerce kadın ise “Öfkeliyiz yastayız feminist isyandayız” pankartını açıp “Jin jîyan azadî”, “Afet değil katliam”, “Acımızla öfkemizle birlikte isyandayız”, "Susmuyoruz, korkmuyoruz itaat etmiyoruz", “Katledilen kadınlar isyanımızdır” ve “Haklarına, özgürlüğüne, geleceğine sahip çık” dövizlerini taşıdı. Burada da polis engeliyle karşılaşan kadınlar hep bir ağızdan," Her yer Taksim her yer direniş" sloganları atarak alkışlarla protesto etti.

Gece yakılan meşalelerle sokakta renkli görüntüler oluşturan kadınlar, alkış ve sloganlarla polis barikatını aşarak Cihangir'e giriş yaptı ve sloganlar eşliğinde Cihangir koluyla birleşip hep bir ağızdan “Polis defol bu sokaklar bizim” sloganları attı.

Cihangir’deki eylemde kadınlar en çok “Hükümet istifa” ve Rojhilatê Kurdistan’da başlayan direnişle beraber dünya kadınlarının sloganı haline gelen “Jin jiyan azadî” sloganı attı.

Bu sırada Cihangir’in Taksim’e açılan tüm sokak araları polis bariyerleriyle kapatıldı. Kadınların ısrarı bekleyişi sloganlarla devam ederken burada basın açıklaması yapıltı. Açıklamanın Kürtçesini Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Remziye Alparslan yaparken Türkçesini ise platform adına Ece Zelal Alma okudu.

‘DEVLETİ BİLİYORUZ’

Feminist Gece Yürüyüşü’nün 21’incisi için sokaklarda olduklarını söyleyen Ece Zelal Alma, yirmi yıl boyunca savaş, baskı, eşitsizlik, ekonomik kriz gibi iktidar eliyle yaratılan birçok soruna dikkat çekti. Alma, 6 Şubat’ta Mereş merkezli yaşanan deprem felaketinde ortaya çıkan tablonun sorumlusunun da iktidar olduğunu vurguladı. Alma, “Doğayı, kentleri rant uğruna mahvedenler, afete müdahale biçimleriyle de insan hayatına zerre önem vermediklerini gösterdi. Deprem bölgesinde dayanışma kurmak için seferber olan insanları polisle tehdit edip baskı uygulayarak dayanışmayı kriminalize etmeye ve insanları birbirine düşman hale getirmeye çalıştılar. Biz kadınlar; insan hayatının hiçe sayılmasını, devletin krizleri yönetme, sorumluluğunu yerine getirme konusundaki acizliğini ve bunun sonuçlarını çok iyi biliyoruz” ifadelerini kullandı.

İSYAN, DAYANIŞMA, DİRENİŞ VURGUSU

Yeni yaşamın kurulmasının tek yolunun mücadele olduğunu söyleyen Alma, kadınlar olarak mücadele edeceklerinin sözünü vererek, “Kadınlar el ele olacak” dedi. Alma,“Her türlü şiddete karşı birlikte isyan ederek, dayanışarak, direnerek ve yaşamlarımızı adaletten, eşitlikten yana kurmak için buradayız. Mücadelemizden, hayatlarımızdan, birbirimizden, feminist bir dünya kurma tahayyülümüzden vazgeçmiyoruz. Öfkeliyiz, yastayız, buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz. Patriyarkal kapitalist yıkıma karşı feminist isyandayız” diyerek mücadeleye devam edileceğinin mesajını bir kez daha yineledi.

İŞKENCEYLE GÖZALTI

Kadınlar yaptıkları açıklamadan sonra polis barikatlarına yöneldi. Cihangir noktasından Sıraselviler yönündeki polis engelini aşmaya çalışan kadınlar yürüyüşe geçerek hep bir ağızdan, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” ve “Aç aç barikatları aç” sloganlarıyla polis kalkanlarına vurmaya başladı.

Kadınların bu girişimine polisler, biber gazı sıkarak saldırdı. Karşılık veren kadınlar, kimi polislerin kalkan ve kasklarını aldı. Polis daha sonra sert müdahalede bulunarak çok sayıda kadını işkence ederek gözaltını aldı. 

Ardından yüzlerce polis, kadınları kalkanlarla ablukaya aldı. Slogan atmayı sürdüren kadınlar burada polisle tarafından abluka içerisinde işkence edildi. Biber gazlarıyla kitleye saldıran polis, onlarca kişiyi gözaltına aldı. 

İSTİKLAL’DE YÜRÜYÜŞ SONRASI GÖZALTI

Bir grup Sosyalist Kadın Hareketi üyesi de İstiklal Caddesi'nde girerek yürüyüş gerçekleştirdi. Kadınlar caddede, "Bizi enkaz altında bırakanlara karşı isyandayız, direnişteyiz" diyerek tepki gösteren kadınlar, sık sık “Kadınlar sokağa hesap sormaya” sloganları attı. Yürüyüşün ardında en az 5 kadın burada darp edilerek gözaltına alındı.

Gözaltına alınan kadınlar gözaltı araçlarına bindirildi. Kadınların nereye götürüldüğü öğrenilmedi.

ANKARA

Ankara Kadın Platformu ve Feminist Gece Yürüyüşü Örgütlenmesi öncülüğünde binlerce kadın “Feminist Gece Yürüyüşü” için Sakarya Caddesi’nde bir araya geldi. 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketine dikkat çeken kadınlar, “Afet değil cinayet, devlet hesap verecek”, “Rantçı devlet, yıkacağız elbet”, “ Hükümet istifa”, “Kadınlar savaş istemiyor” ve “Jin, jiyan, azadî” sloganları atarken, “Dem dema jin, jiyan azadî ye” ve “Rozalardan Nagihanlara alanlardayız” dövizleri taşındı.

Polis burada da barikat koyarak kadınları engellemeye çalıştı ancak başarılı olamadı. Barikatları aşan kadınlar yürüyüşlerini sloganlar eşliğinde gerçekleştirdi.

Sloganların ve yürüyüşün ardından gerçekleştirilen açıklamada, 6 Şubat’ta gerçekleşen depremler sonrasında devletin ölüme terk eden politikalarına dikkat çekildi. Saray rejiminin ihmali nedeniyle on binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olduğu vurgulanan açıklamada, “Suriye’deki sınır kapılarını kapatarak on binlerce insanı ölüme sürükledi, Suriyeli kadınlar ve kız çocukları ile dayanışmamızı engellemeye çalıştı. Yüz binlerce insan eşini, çocuğunu, sevdiklerini, evini, köyünü, şehrini kaybetti. Devlet, bilim insanlarının uyarılarını dinlemediği gibi, kendi kurumlarının hazırladığı raporları da görmezden gelmeyi seçti, politik bir tercihle, yaşamdan ve yaşatmaktan yana bir tavır almadı. Bizler yönetenlerin, sermayenin çıkarları ve hırsları uğruna öldürülüyoruz. Ancak bilinsin ki yine bizler erkek egemen devletin bize dayattığı karanlığı dayanışmayla aydınlatacak eşit, özgür ve güvenceli bir yaşamı birbirine kenetlenen ellerimizde yeniden filizlendireceğiz” denildi.

‘DAYANIŞMAYI ÖRGÜTLEYENLER KRİMİNALİZE EDİLDİ’

İktidarın deprem sürecinde dayanışmayı örgütleyenleri kriminalize ettiğine vurgu yapılan açıklamada, “Yetmedi, dayanışmayı büyütenlere kayyum atayarak yok edebileceğini sandı. Biz kadınlar, unutmayacağız. Depremi katliama ve büyük bir yıkıma dönüştürenlerden hesap soracağız” ifadelerine yer verildi.

KÜRT KADINLAR SİYASETTEN UZAKLAŞTIRILIYOR

Çocukların tarikat ve cemiyetlere teslim edilmesinden, ekonomik krizin faturasının kadınlara çıkarılmasına kadar birçok konuda tepkilerin ifade edildiği açıklamada, “Depremle beraber tüm kadınları çok daha zor günler bekliyor. Engelli kadınların var olma koşulları, en temel ihtiyaçları görmezden geliniyor. Yaşamak için yine en çok, yoksulluğu en derinden hisseden kadınlar mücadele etmek zorunda kalıyor. Kadınlar hedef gösterilerek demokratik siyasetten tasfiye ediliyor, Kürt kadın siyasetçiler hapse konularak siyasetten uzaklaştırılıyor. Politik tutsak kadınların, ailelerinden ve sevdiklerinden haber alması engelleniyor. Çok sayıda hasta kadın tutsak, sağlıklı yaşam hakları ihlal edilerek sağlıksız koşullarda cezaevlerinde ölüme terk ediliyor.

‘DAYANIŞMAYI BÜYÜTÜYORUZ’

Bin bir emek ve bedelle elde ettiğimiz eş başkanlık, İstanbul Sözleşmesi, Kürtaj hakkı ve daha birçok kazanımımızı gasp etmek isteyen, saray ve kayyum rejimine karşı alanlardayız. Bedenimizin cinselliğimizin erkekler tarafından tahakküm altına alınmasına izin vermeyeceğiz. Çocuk, yaşlı, hasta bakımını üstümüze yıkan patriarka ve erkek devletle mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadın mücadelesinin yarattığı tüm birikim ve değerleri ortadan kaldırıp yerine kendi gerici, erkek egemen zihniyetini kurumsallaştırmak isteyenlere geçit vermeyeceğiz.”

Gece yürüyüşü sloganlarla son buldu.

İZMİR

Depremin yarattığı yıkım, kadın cinayetlerindeki cezasızlık, kadın isyanı ve mücadelesinin ön plana çıktığı İzmir'deki 8 Mart yürüyüşlerinde de binlerce kadın, "Hükümet istifa" sloganı attı.

Bu yıl 6’ncısı yapılan İzmir Feminist Gece Yürüyüşü, eski Leman Kültür önünden başlayarak Kıbrıs Şehitleri Caddesi boyunca sürdü. "Kader değil patriyalkal kapitalizm. Yaşasın feminist isyan" pankartı açılan yürüyüşte, "Devlet yoktu biz vardık", "Dem dema jin, jiyan, azadî ye", "Yasta değil isyandayız. Jin hesap dipirsin", "Biji tekosina jinan" ve "Özgürlük, eşitlik, kız kardeşlik" dövizlerinin yanı sıra katledilen Nagihan Akarsel ve Deniz Poyraz'ın fotoğrafları taşındı. Yürüyüş boyunca sık sık "Deprem değil bu bir katliam", "Hükümet istifa", "Jin Jiyan azadi", "Zeng zendegi azadi", "Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz" sloganları atıldı. Yürüyüşe Halkların Demokratik Partisi Milletvekili Serpil Kemalbay, Barış Anneleri ve binlerce kadın katıldı.

Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne gelen kitle, burada depremde hayatını kaybedenler anısına mumlar yaktı. Burada da kitle adına basın metni okundu.

Ege bölgesinde ayrıca Muğla'nın Bodrum, Menteşe, Marmaris, Datça, Aydın'ın Efeler ve Kuşadası ilçelerinin yanı sıra Denizli, Manisa, Balıkesir kentlerinde de kadınlar 8 Mart yürüyüşleri gerçekleştirdi. Buralardaki açıklamalarda da depremin yarattığı yıkımdan söz edilerek, sorumlu olan iktidarın istifa etmesi istendi.