Ziegler’den direnişe destek, BM’ye çağrı: Öcalan özgür olmalı!

Che’nin yakın mücadele arkadaşı Jean Ziegler, açlık grevi direnişlerini selamlayarak, Öcalan’ın derhal özgür bırakılması gerektiğini söyledi. Ziegler, “BM, Türk faşizmine karşı harekete geçmeli” dedi.

Latin Amerikalı devrimci lider Ernesto Che Guevera’nın yakın arkadaşı Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Danışma Kurulu Başkan Yardımcısı ve BM Yiyecek Hakkı Özel raportörü Sosyolog-Yazar Jean Ziegler, başta DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven öncülüğünde devam eden açlık grevi eylemlerini ve birçok noktayı ANF’ye değerlendi.

‘BU DİRENİŞ ÇOK ANLAMLI VE ONURLUDUR’

Leyla Güven ve diğer açlık grevi eylemcileri ile dayanışma içinde olduğunu dile getiren Ziegler, “Güven ve arkadaşlarının yürüttüğü direniş çok anlamlı ve onurludur. Güven’in ve arkadaşlarının talepleri hemen kabul edilmeli, sadece tecride son verilmemeli aynı zamanda Öcalan özgürleştirilmelidir” dedi.

Leyla Güven’in durumunun kritik noktayı aştığının altını çizen Ziegler, Avrupa ve batının Güven’in taleplerine sessiz kalmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Avrupa hükümetlerini, kurum ve kuruluşlarını harekete geçmeye çağıran Zeigler, “Erdoğan faşizmine destek olacak politikalara bir an önce son verilmeli, Kürtlerin yanında durulmalıdır” diye ekledi.

‘TÜRK DEVLETİ İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLİYOR’

Türk devleti ve yönetimini faşist bir yapı olarak nitelendiren Ziegler, “Türk devleti çok açıktan insanlığa karşı suç işliyor. Kürt halkına karşı yapılan uygulamalar hem savaş hem de insanlığa karşı işlenmiş suçlar kapsamındadır. Son dönemde bütün belgeleriyle ortaya çıkan gerçekler, bunun bir kanıtıdır. Bu suça karşı sessiz kalmak, doğru değil.”

‘BM ACİL OLARAK TÜRKİYE ÜZERİNE OTURUM DÜZENLEMELİ’

Batı’nın yanı sıra Birleşmiş Milletlerin (BM) Türk devletine karşı tutumunu da eleştiren Ziegler, BM İnsan Hakları Konseyi’ni acil olarak Türkiye üzerine özel bir oturum düzenlemeye çağırdı. Ziegler, şu ifadeleri kullandı: “Erdoğan, uluslararası yasaları yok sayarak, Kürtlere ve muhalif kesimlere yönelik insanlığa karşı suç işliyor. Ama BM sessiz. Acil olarak sadece Türkiye üzerine bir oturum düzenlemeli diyorum çünkü bunun gerekçeleri var, Türk devleti uzun dönemden beridir sistematik olarak insanlığa karşı suç işliyor. Bugün Öcalan’a yönelik uygulanan tecrit ve işkence bir insanlık suçudur. Sistematik olarak muhaliflere işkence uygulanıyor. BM Türk faşizmine karşı harekete geçmeli.”

‘ÖCALAN ÖZGÜR OLMALI DİYORUM ÇÜNKÜ…’

Ziegler, “Bakın; Öcalan özgürleştirilmelidir diyorum, çünkü Öcalan bugün dünyanın en eski medeniyetlerine sahip bir halkın yani Kürtlerin liderliğini yapıyor. Tarihin en kadim halklarından Kürtlerin bugün hem kültürü hem politik hakları hem de özgürlükleri engelleniyor. Ben bu durumu, insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak görüyorum. Kürtlere karşı yapılanlar uluslararası yasalar gereği de suçtur. Buna karşı ses çıkarmak ve direnmek herkesin görevi olmalı. Kürtler 4 parçayı da kapsayacak, özgür bir Kürdistan’a sahip olmalı ve uluslararası bütün güçler bunu tanımalı ve destek olmalıdır. Kürtlerin toprağı Efrin Türk devleti tarafından işgal edilmiş, BM ve uluslararası güçler buna niye sessiz kalıyor? Efrin özgürleştirilmeli ve asıl sahip Kürtlere emanet edilmelidir” diye konuştu.

‘PKK BİR ÖZGÜRLÜK HAREKETİDİR’

“Batılı birçok devlet PKK’yi ‘terörist’ olarak görüyor bu bir saçmalıktır. Bu saçmalığa son verilmelidir” diyen Ziegler, şöyle devam etti: “Eğer bugün DAİŞ yenildiyse bunu Kürtler özellikle Kürt kadınları başardı, kimse burada kendisine bir pay çıkarmasın. Kürtlerin direnişi, özgürlüğe adanmış yaşamı ve inancı DAİŞ’in sonunu getirdi. Bunun ötesinde PKK ulusal bir özgürlük hareketidir. Dünyanın en zengin medeniyetine sahip bir halkın yok sayılmışlığına karşı bir özgürlük mücadelesi veriyor. Daha önce de söylemiştim PKK meşru bir harekettir. Bu meşru hareketin lideri de Sayın Öcalan’dır. Bunun için Öcalan özgürleştirilmeli, siyaset yapmasına yönelik önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır. Batı Erdoğan’ı destekleyecek politikalardan vazgeçip, PKK ile Türk devleti arasında bir barışın sağlanması için görüşmelerde rol almalıdır.”

KİMDİR?

Jean Ziegler, 19 Nisan 1934'te İsviçre'nin Bern kentinde doğdu. Dünyanın yakından tanıdığı bir isim olan sosyolog, politikacı ve yazar Jean Ziegler, hayatını devrim ve sosyalizm mücadelesine adamış bir isim. Ernesto Che Guevera’nın da yakın mücadele arkadaşı olan Ziegler, aynı zamanda kapitalist ve kolonyalist rejimlerin hep hedef haline getirdiği bir isim.

Hukuk ve sosyoloji alanında doktora yapan Jean Ziegler, ardından Cenevre ve Sarbonne üniversitelerinde uzun yıllar sosyoloji profesörlüğü yaptı. Uzun bir dönem Sosyalist Parti'den İsviçre Federal Parlamentosu'nda milletvekilliği de yapan Ziegler, yaşamı boyunca “Başka bir dünya mümkün” diyerek verdiği mücadelesinde birçok zorlukla karşılaştı.

Ziegler, BM adına bir dönem Afrika’da çalışma yürütürken gördüğü yoksulluk ve sömürgeciliğin etkisini hayatında önemli bir nokta olarak tanımlıyor. Gördükleri karşısında Avrupa’yı terk ederek Küba’ya yerleşip savaşmak isteyen Ziegler, Che’nin ısrarı üzerine İsviçre’de kalmaya razı olup mücadeleye burada devam ediyor.

Yazdığı çok sayıda kitapta ve siyasetçi kimliği ile İsviçre’nin 2. Dünya Savaşı dönemindeki tavrını, bankalar ve kara para aklama sistemini, Nazilerle ilişkilerini eleştirdiği için neredeyse vatan hain olarak ilan edilip hakkında çok sayıda dava açıldı. Yine birçok kitabında sömürgecilerin ve kapitalist şirketlerin anti demokratik uygulamalarını eleştiren Ziegler, sadece İsviçre’nin değil, bu güçlerinde hedefinde.

BM İnsan Hakları Konseyi’ne seçildiği dönemde ABD ve birçok devletin tepkisi ile karşılaşan Ziegler, BM’deki görevi boyunca BM içerisindeki yanlışların üzerine giderek, BM’nin kendini yeniden yapılandırması gerektiğini söylemekten geri durmuyor. BM içerisinde ortaya koyduğu tavrıyla ve yaptığı konuşmalarla başka bir dünyanın mümkün olacağı inancını hiçbir zaman kaybetmediğini ısrarla ortaya koyuyor.

Yaşamı ve mücadelesi hakkında belgeseller de çekilen Jean Ziegler’in sık sık tekrarladığı bir söz ise şu şekilde: “Rastlantıyla bile olsa asla cellatların yanında yer almayacağım.”

Yazdıkları kitaplarla da büyük yankı uyandıran Ziegler, yakın zaman önce okuyucularıyla buluşturduğu “Le capitalisme expliqué à ma petite fille” adlı kitabında yine Kapitalizmi hedefine alıyor. Yazarın 18 Ocak’tan itibaren okuyucuyla buluşan son kitabı ise Le socialisme arabe (Arap sosyalizmi).