Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Yöre Derneği Yaşam Hakkı Platformu üyeleri, Cizre ‘de sokağa çıkma yasağı boyunca halka yönelik uygulanan devlet terörünü ve doğa katliamlarını protesto etti. HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu ve Sanatçı Ferhat Tunç’un katıldığı açıklamada, “Öldürmeyeceğiz içimizdeki insanlığı. Silahlar sussun, ölümler dursun” yazılı pankartı açan Platform üyeleri, Cizre ‘de katledilen sivillerin fotoğrafını taşıdı. Hep bir ağızdan, “AKP savaş halklar barış istiyor”, “Cizre halkı yalnız değildir”, “Silahlar sussun, ölümler dursun”, “ Bijî biratiya gelan”, “Yaşasın halklarının kardeşliği”, “ Cizre den Hopa ‘ya halklar barış istiyor” sloganlarının atıldığı protestoda, açıklamayı Dersim Gazetesi Yazarı Hüseyin Ayrılmaz okudu.
Bugün 35-40 yaşlarında olan bir kuşağın savaş içinde büyüdüğünü hatırlatarak sözlerine başlayan Ayrılmaz, “Doğmakta edindiğimiz hayat hakkını, devlet çocuklarımıza çok gördü. Öldürülen gençlerimizin, önü kesilmiş ırmaklarımızın, yakılmış ormanlarımızın, talan edilen kıyı ve doğamızın, siyanürle zehirlenmiş topraklarımızın mezarlığa çevrildiğini hepimiz görmekteyiz” dedi.
KAMU OTORİTESİ İNSANLIK ONURUNDAN DAHA ÖNEMLİ DEĞİLDİR
Barış, özgürlük, hak, adalet nutukları çekerek iktidara gelen AKP’nin bu 13 yıllık iktidarı boyunca verdiği sözlerin hiçbirinin arkasında durmadığını hatırlatan Ayrılmaz, en sıradan bir doğa ve çevrenin korunması sorununa dahi samimi yaklaşmadığını vurguladı. Ayrılmaz, “Kapitalistlerin kar etme, para kazanma hırsına göre hareket eden iktidar, en verimli toprakları HES’lere, siyanürlü altın projeleriyle doğamızı tahrip etti” diye konuştu. Bununla da kalmayan AKP’nin 7 Haziran seçimlerinde aldığı yenilgiyi kabul etmeyerek ülkeyi kendi geleceğine kurban ettiğini söyleyen Ayrılmaz, “Gün geçmiyor ki ülkemizin bir köşesinde insanlarımız yaşamlarını yitirmesin. Gün geçmiyor ki ülkemizin onurlu insanları kimlikleri nedeniyle saldırıya uğramasın. Gün geçmiyor ki sokaklar savaş alanına dönmesin. Gün geçmiyor ki ülkemizin herhangi bir köşesinde sokağa çıkma yasağı konumasın” diye konuştu.
TALEPLER SIRALANDI
Cizre ve Kürdistan’ın hemen hemen tüm illerinde yaşanan devlet terörünü hatırlatan Ayrılmaz, valilerin sıkıyönetim komutanlıklarına dönüştürülerek, güvenli bölge adı altında şehri, kasabaları, köyleri ve yayaları kuşatarak yasak bölge oluşturduğunu kaydetti. “Unutulmamalıdır ki, devletler insanlara rağmen var olamazlar ve kamu otoritesi de insan onurundan daha önemli değildir” diyen Ayrılmaz, Yöre Dernekleri adına taleplerini şöyle sıraladı:
* Ölümler hemen son bulsun ve barış için adımlar atılsın.
*Ormanlarımız yakılmasın, köylerimiz boşaltılmasın.
* Olağanüstü Hal uygulamalarına hemen son verilsin.
*Bütün HES ve baraj projeleri derhal durdurulsun.
*Doğamızı kirletecek ve zehirleyecek her türlü yıkıcı faaliyet son bulsun.
*Analarımız göz yaşı dökmesin.
*Tüm demokratik hak taleplerimiz yasal güvence altına alınsın!
*İllerimiz üzerindeki baskılar son bulsun.
25 EKOLOJİ ÖRGÜTÜNDEN AÇIKLAMA
Hüseyin Ayrılmaz’ın ardından 25 Ekoloji örgütünün imzası bulunan “Savaşa hayır barış hemen şimdi” başlıklı açıklama ise Can Karakulak tarafından okudu. “Saray tarafından başlatılan iktidar,/rant savaşında Kürt ve Türk gençlerinin, çocuklarımız ve hatta bebeklerimiz kurban ediliyor” diyen Karakulak, “Sarayın savaşının ülkemizi, şehirlerimizi, mahallelerimizi bölüyor, halklarımızı parçalıyor, insanların özgürlükleri, yaşam hakları ellerinden alıyor” şeklinde konuştu.
Savaşlarda öldürülen insanlar birer istatiksel sayı halini alırken, doğanın uğradığı tahribatın nedense göz ardı edildiğini belirten Karakulak, oysa insanın yaşamını ileriye taşıyacak yegane şeyin doğal yaşamın kendisi olduğunu vurguladı.
“İçinde bulunduğumuz savaş, ormanların ve ormanlarda yaşayan binlerce canlının yok olmasına, toprağın ve suyun geri dönülmez düzeyde kirlenmesine neden olmaktadır” diyen Karakulak, ekolojik mücadelesi içinde yer alan örgütler olarak savaşın derhal sonlandırılmasını istediklerini vurguladı.

