Yılmaz: Çalışanları sendikadan istifa etmeye zorluyorlar

Hukuksuz bir biçimde Kod 46 ile işten atılan direnişteki LC Waikiki depo işçilerinden Limter-İş Üyesi Mehmet Salih Yılmaz, “Depoda çalışanların zorla e-devlet şifrelerini isteyip sendikadan istifa etmeye zorluyorlar” dedi.

İstanbul Esenyurt LC Waikiki deposunda Kluh isimli taşeron firmasına bağlı çalışan ve angaryaya, dayatılan sefalet ücretine ve kötü çalışma koşullarına karşı çıkıp DİSK’e bağlı Limter-İş Sendikası üyesi oldukları için Kod 46 ile işten atılan işçilerin direnişi 15. gününde. İşe iade talepleri karşısında muhatap bulamayan ve halkı LC Waikiki mağazalarını boykot etmeye çağıran işçiler, haklarını alıncaya kadar direnmeye kararlılar.

Hukuksuz bir biçimde işten atılan öncü işçilerden Mehmet Salih Yılmaz ANF’ye yaşanan süreci anlattı.

‘BİR AYAKKABILARINI GİYDİRMEDİĞİMİZ KALDI’

Esenyurt’taki LC Waikiki deposunda 5 yıldır çalışan Yılmaz, ilk işe başladığında LC Waikiki bünyesinde çalışacaklarını sanırken, kendilerini taşeron firma Kluh bünyesinde bulduklarına dikkat çekti. Bu 5 sene içerisinde çok kötü çalışma koşullarına tabi tutulduklarına işaret eden Yılmaz, temizlik işçisi olarak girdiği depoda yapmadıkları iş kalmadığını söyledi. Yılmaz, temizlik işçileri olarak maruz kaldıkları koşulları şöyle anlattı: “Temizlik işçisi olarak işe alındık ancak bir ayakkabılarını giydirdiğimiz kalmadı. Öyle ki kar yağdığında yolları temizlemek ve tuzlamak işini bile bize yaptırdılar. Bizim işimiz olmamasına rağmen çay dağıtıyorduk, yerdeki kartonları biz yerleştiriyorduk. Pandemi sürecinde bize maske yaptırdılar, Covid hastası olan yerleri ilaçlattılar. Eleman eksikliği olduğu için 5 kişilik işi 1 kişiye yaptırıyorlardı.

‘TEMSİLCİ SEÇİN DEDİLER, İŞTEN ATTILAR!’

Buna karşı çıktığımız zaman da işten atmakla tehdit ediyorlardı. Bütün bu iş yüküne rağmen bir de asgari ücret alıyorduk. Kendi bünyelerinde çalışanlara prim verilirken, biz hiçbir hakkımızı alamıyorduk. Koşulların düzeltilmesi için Limter-İş Sendikası üyesi olduk, sonra toplanıp hem ücretlerimizin yükseltilmesini hem de angaryanın son bulmasını talep ettik. Koşulları düzeltme sözü verdiler ve aramızda temsilci seçmemizi istediler. Seçilen 6 temsilciden biri bendim. Sendikalı olduğumuzu öğrendiklerinde ise kendileri temsilci seçmemizi istemelerine rağmen ilk biz temsilcileri Kod 46 ile işten attılar.”

‘BUNU TAŞERON DEĞİL LC WAİKİKİ YAPIYOR’

Kendilerinden sonra sendikalı olan 8 işçinin daha Kod 46 ile işten atıldığına dikkat çeken Yılmaz, direnişe başlamalarının ardından depoda çalışmaya devam edenlere yönelik baskıların daha da arttığını belirtti. Sendika korkusunun geldiği noktayı, “Sendikalı olan arkadaşlarımızın zorla e-devlet şifrelerini isteyip sendikadan istifa etmeye zorluyorlar” diye özetleyen Yılmaz, “İşçilerin iş çıkışında bizimle görüşmelerini yasaklamışlar. Güvenlik görevlisi diktiler o yüzden direniş çadırımızın olduğu noktaya. Bunu taşeron değil direkt LC Waikiki yöneticileri yapıyor ve sırf bizi görmemeleri için servisleri deponun başka kapısından çıkarmışlar. Sürekli işten atılmakla tehdit ediliyorlar, o yüzden de direnişimize destek veremiyorlar” dedi.

KOD 46 ZULMÜ

Kod 46 ile işten atıldıkları için tazminatlarının verilmediğini, iş bulamadıklarını ve işsizlik maaşı da alamadıklarını belirten Yılmaz, 1 çocuk babası olduğunu ve evinin ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini söyledi. Şu anda hiçbir gelirleri olmadığını kaydeden Yılmaz, kirada oturduğunu, kredi borçları olduğunu anlattı. Esenyurt deposu önünde tam 15 gündür direndiklerini ancak kendileriyle hiçbir yöneticinin diyaloga geçmediğini aktaran Yılmaz, “15 gündür gelin oturalım diyerek diyalog çağrısı yapıyoruz ama muhatap bulamıyoruz” diye konuştu.

‘KORKUYA YER YOK, BİRLİK OLURSAK KAZANIRIZ’

Halkı LC Waikiki mağazalarını boykot etmeye çağıran Yılmaz, depoda çalışan işçilere de korkmamaları gerektiği mesajını verdi. “Biz işçiler olmazsak, LC Waikiki patronu Mustafa Küçük de, onun mağazaları da olmaz” diyen Yılmaz, “İşçiler korktukça bunlar bizim sırtımızdan servetlerine servet katacaklar. Korkuya yer yok, birlik olursak kazanırız” vurgusunda bulundu.