Sürgün yaşamına dayanamayarak Avusturya'da hayatına son veren Kürt siyasetçi Cemal Kavak vasiyeti üzerine Diyarbakır Mardin Kapı Mezarlıðı'nda son yolculuðuna uðurlandı. Binlerce kişi Kavak'ı "doðduðun topraklara hoşgeldin" diyerek, "şehid namirin" sloganlarıyla uðurladı.
Avusturya'nın Ýnsbruck şehrinde hayatına son veren ve cenazesi bu sabah Diyarbakır'a yüzlerce araçlık konvoyla getirilen Kürt siyasetçi Cemal Kavak, Mardinkapı Mezarlıðı'nda topraða verildi. Diyarbakır girişinde uzun bir süre bekletilen cenaze konvoyunun BDP'nin belirlediði yol güzergahından Mezarlıða gidişine izin verilmedi. Konvoy Gazi Köşkü güzergahı üzerinden mezarlıða getirildi. Çocuklarının siyasi yasaklı olduðu için katılamadıðı cenaze töreninde eşi Nurten Kavak, kardeşleri ve annesi hazır bulundu. Törene, DTK Eş Başkanları Aysel Tuðluk ve Ahmet Türk, BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP'li Milletvekilleri Nursel Aydoðan, Sebahat Tuncel, DTK Koordinasyon Kurulu üyesi Ayla Akat, DTK Daimi Meclis üyeleri Halil Aksoy, Özdal Uçar ve Hüsamettin Zenderlioðlu ile BDP Diyarbakır Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, BDP ilçe başkan ve yöneticileri, belediye başkanları çeşitli sivil toplum kuruluşlarının da bulunduðu binlerce kişi katıldı. "Şehit namırın" sloganları eşliðinde araçtan sarı, kırmızı ve yeşil renkli flamalar ve karanfiller ile örtülü tabutu çıkarılan Kavak, omuzlarda taşınarak Mardin Kapı Mezarlıðı Camii'nin önüne getirildi. Aðıtlar arasında cenaze namazı kılınan kılınan Kavak, daha sonra defnedilmek üzere yeniden omuzlara alındı. Sloganların hiç dinmediði mezarlıkta Kavak'ın karanfiller ile süslenmiş dev posteri açıldı. Gözyaşları arasında topraða verilen Kavak için DÝAY-DER üyesi imamlar tarafından dua okundu. Ardından demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anasına saygı duruşunda bulunuldu.
'BU TOPRAKLARDA YATMAYI SÜRGÜNLÜÐE TERCÝH ETTÝ'
Saygı duruşunun ardından "Hepimizin başı sað olsun. Cemal arkadaşımız; kendi ülkene topraklarına hoş geldin!" sözleri ile konuşmasına başlayan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye'de bulunduðu her anını halkının mücadelesine adayan Kavak'ın zorunlu bir sürgün ile Avrupa'ya gitmek zorunda kaldıðını ve orada sürgün yaşamını benimsemediðine dikkat çekti. Kavak'ın kendi topraklarından, mücadelenin sıcaklıðından uzak kalmanın verdiði yükü daha fazla taşıyamadıðını da sözlerine ekleyen Demirtaş, "Cemal arkadaşımız bu topraðın içinde yatmayı sürgünde yaşamaya tercih etmiştir. Ben bir kez daha Cemal arkadaşımıza hoş geldin, halkımıza da, topraklarımıza da, mücadelenle de ölümünle de şeref verdin. Bu topraklara kattıðın bu mücadeleye kattıðın her şey için, için rahat olsun diyoruz. Gözün arkada kalmasın diyoruz. Bu halk özgür olana kadar bu halk onurlu bir şekilde eşitçe kendi topraklarında yaşayana kadar asla ama asla mücadeleden vazgeçmek yok. Tek bir geri adım atmayacaðız ve yoldaşlarımıza verdiðimiz sözün gereði budur" diye konuştu.
Bir gün bu mezarların başında uðruna öldükleri toprakların özgür olduðunu onlara müjdeleyeceklerini vurgulayan Demirtaş, "Bu sözü bir kez daha buradan bütün ailemizin bütün halkımızın önünde tekrarlıyoruz. Halkımızın ve ailemizin başı sað olsun. Ýnşallah sürgüne yollanan arkadaşlarımızın hepsi bu mücadele sayesinde özgürce kendi topraklarına kavuşacak. O gün inanıyorum ki Cemal arkadaşımız da bütün şehitlerimiz de mezarında rahat uyuyacaktır. Yolun açık olsun Cemal yoldaş" dedi.
'SON ANA KADAR MORAL VE COŞKUSU EKSÝLMEDÝ'
Ardından Avrupa'da yaşayan Kürt yurttaşlar adına Derwêş, kısa bir konuşma yaptı. Kavak'ın yaşamını yitirdiði son ana kadar moral ve coşkusundan hiçbir şey kaybetmemiş olduðuna dikkat çeken Derwêş, bu coşkusunun 15 Aðustos kutlamaları sırasında çekilmiş görüntüleri ile de ortada olduðuna vurgu yaptı. Dolayısı ile kimsenin Kavak'ın eylemini acizlikten, bıkkınlık veya yorgunluktan kaynaklı yapıldıðını yorumlamaması gerektiðini vurgulayan Derwêş, "Bu hem arkadaşın eylemine hem arkadaşın şahadetine büyük bir haksızlık olmuş olur. Arkadaş şahadete giderken bırakmış olduðu mektuplarda çok net mesajlar vermiştir; 'Ben kendimi Avrupa'da vazoda yaşayan bir çiçek gibi hissediyorum' demiştir. Sürgün yaşamının kabul edilemez olduðunu bizlere çok açık ve net şekilde söylemiştir. Yine eðer yapılacaksa bir mücadele verilecekse bir mücadele bunun onurlu bir şekilde özgür topraklarda verilmesi gerektiðini belirtmiştir. 'Ya onurlu bir yaşam olacaktır ya da olmayacaksa asla olmayacaktır' şeklinde çok net mesaj vermiştir. Böyle algılıyoruz Cemal arkadaşın şahadetini. Bizler de Avrupa'da yaşayan Kürtler olarak Cemal arkadaşa şu sözü verebiliriz: 'Ya senin mücadelene sahip çıkacaðız. Ya da onursuz bir yaşamı asla kabul etmeyeceðiz" şeklinde konuştu.
'CEMAL ARKADAŞ DEMEK MÜCADELE, ÝNANÇ DEMEK'
DTK Eş Başkanı Aysel Tuðluk de kısa bir konuşma yaptı. Kavak'ın yaşamını yitirmesinden duydukları derin üzüntüyü dile getiren Tuðluk, birlikte çalışma yürüttüðü Kavak'ı şu sözlerle anlattı:
"Cemal arkadaş demek mücadele demek. Cemal arkadaş demek direniş demektir. Cemal arkadaş demek emek demek, inanç demek, irade demektir.. Bizim açımızdan Cemal arkadaşın anlamı budur. Hep onu mücadelesine baðlılıðı ile tanıdık. Hep onu iradesi ile tanıdık. Hep çabaladı. Bu ülkenin özgürlüðü bu ülkenin onurlu barışı için hep çaba sarf etti. Hep heyecanlıydı hep coşkuluydu. Gerçekten bu ölüme inanmak çok zor, kabul etmek çok zordur. Arkadaşımızın bıraktıðı emekler o kadar deðerli ki verdiði mücadele o kadar deðerli ki, onu hiçbir zaman unutmayacaðız" dedi.
ÇOCUKLARINDAN KAVAK'A MEKTUP...
Törende Kavak'ın siyasi yasaklı olması nedeniyle ülkeye gireyemeyen Devrim, Eyüp, Rojhat, Amed, Azat ve Berivan isimli çocukları tarafından kaleme alınan mektupları okundu.
Kavak'ın 6 evladının yazdıkları mektupta şunlar kaydedildi:
"Bizler Cemal Kavak'ın ailesi olarak, akrabalarımızdan, halkımızdan beklentimizin onun ve şehitlerimizin bıraktıðı mirası sahiplenmelidir. Önderliðimizin açtıðı bu yolda şehitler kervanına katılan tüm arkadaşlar gibi Cemal Kavak'ta ölümsüzdür. Bir Cemal ölür, bin Cemal doðarız. Avrupa'da vazoda solmuş bir çiçek olmayı kabul etmeyen babamız gerçekleştirdiði eylemiyle kendi özüne dönmenin haklı gururunu yaşamaktadır. Özgür ülke hayalini yüreðinde eskitmeyen babamız, bize en büyük miras olarak halkımızın haklı mücadelesini bırakmıştır. Babamız Cemal Kavak'ın bu onurlu gururlu duruşunun daimi taşıyıcısı olacaðımıza siz deðerli halkımız huzurunda söz veriyoruz. Mekanın cennet olsun baba, biz sana hakkımızı helal ediyoruz, sizlerden de dualarınıza onu katmanızı diliyor, onun önünde saygıyla eðiliyoruz."
Yapılan konuşmaların ardından mezarlıkta bulunanlar Kavak için Badikanlılar Taziye Evi'nde kurulan taziyeye geçti.