Çatışmalarda yaşamını yitiren HPG’li savaşçıların cenazeleri için "Camilerimizde yıkamayın" talimatı veren, HPG’li cenazelerini yıkayan imamlar hakkında soruşturma başlatan ve 2011 yılında ülkenin en pahalı davetiyelerini basan Van İl Müftüsü Nimetullah Arvas, lüks yaşamı ile dikkat çekiyor.

Mercedes arabayla dolaşan, yanından 3 koruması olmadan sokağa çıkmayan Arvas, AKP hükumetinin en fazla bütçeyi ayırdığı kurum olan Diyanet İşleri'ndeki para bolluğundan faydalanarak bir müftü değil, deyim yerindeyse “Kral” gibi yaşamını sürdürüyor.

DBP’li İpekyolu Belediyesi tarafından yapılmak istenen parka "Burada haram işler olabilir" diyerek karşı çıkan Arvas, son olarak kendisine masası 50 bin TL olan bir makam odası dizayn etti.

Deri koltuklarla donatılan makam odasının avize lambalarının tanesi 120 TL. Alınan bilgilere göre Arvas’ın makam odasının toplam maliyeti 150 bin TL’yi buldu.

MAKAMI KOZMİK ODA GİBİ… PERSONEL DAHİ GİREMEZ

Arvas’ın dikkat çeken davranışlarından biride makam odasına devlet protokolü dışında kimseyi sokmaması. Arvas, makam odasını özenle herkesten gizliyor ve Diyanet personelinin dahi odaya girişine izin vermeyen Müftü Arvas, kent sakinleri ile asla yüz yüze gelmiyor.

Arvas, Van İl Müftülüğü tarafından organize edilen tüm toplantıları ve seminerleri ise Van'ın tek 5 yıldızlı olan otelinde yapıyor. Arvas kendisine yönelik, "Lüks yaşam İslamiyette israftır ve haramdır" şeklinde eleştirenlere de "Hac farizasının yapıldığı yani kısacası servetin bir kısmının Allah yolundan harcandığı durumda lüksü eleştirmek anlamsızdır. Ayrıca, İslam’da lüksün haram olduğuna dair bir hüküm de yoktur" yanıtını veriyor.

İMAMLARI FİŞLEYEREK İHRAÇ ETTİ

Arvas, Nisan ayında Cumhuriyet Savcılığının ‘Soruşturmaya yer yok’ kararı vermesine rağmen KESK’e bağlı Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (Dİ-VES) üyesi imamları ihraç etmişti. Söz konusu isimleri birer birer Cumhuriyet Savcılığına şikayet eden Arvas, Savcılığın kararına rağmen "Bizim dosyamızda suç sabittir" açıklamasında bulunarak fişleme iddialarını kabul etmişti.

AKP'NİN YARATTIĞI ANLAYIŞ İSLAMİYETİN ÇOK UZAĞINDA

Van Müftüsünün lüks düşkünlüğünü değerlendiren HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, İslamiyet'in tevazu dini olduğunu ve eşitliği ön plana çıkaran bir anlayış olarak adaleti savunduğunu belirtti.

Özgökçe, "Peygamber efendimizin yaşantısı ve sözleri israfın haram olduğunu söylemiştir ve özellikle kamuda görev alanların buna dikkat etmesi gerektiğine dair hadisleri var. Buna rağmen bugün AKP’nin yarattığı anlayış İslamiyet’ten çok uzaktır" diye konuştu.

Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanlığı'nın AKP hükumeti ile birlikte sıkıntılı bir kurum haline geldiğini kaydeden Özgökçe, "Halka ait olan bütçenin kamu ve vatandaşlar için harcanması gereken büyük bir bölümünün Diyanete verildiğini biliyoruz. Milli Eğitim ve bir çok bakanlıktan daha fazla bütçesi var. Lüks ve şaşaa için yaşıyorlar, zırhlı araçlar ve korumalar ordusuyla geziyor. Vaazlarının bir merkezden özellikle AKP’nin propagandasının yapıldığına şahit oluyoruz" dedi.

VAN MÜFTÜLÜĞÜNÜN LÜKS YAŞAMI VİCDANLARI RAHATSIZ EDİYOR

Çatışmalarda yaşamını yitirenlerin cenazelerinin camilerde yıkanmadığını, yıkamak isteyen İmamlar hakkında ise soruşturma başlatıldığını hatırlatan Özgökçe, "Tabut ve cenaze aracı verilmemesinin nedeni tamamen bir politikadır. Ölümü bile ayıracak uygulama söz konusu. Müftülükler kendi misyonlarını yerine getirmiyorlar" şeklinde konuştu.

Van İl Müftülüğünün 2 yıl önce yapılan şaşalı kurum binasının arsasının halka ait olduğunu ancak Valilik marifetiyle gasp edildiğini vurgulayan Özgökçe, bunların din insanından uzak sorgulanmaya muhtaç kişiler olduğunu söyledi.

"Yapılan kul hakkı yemektir. Bugün evine ekmek götüremeyen binlerce insan var" diyen Özgökçe sözlerini şöyle sürdürdü: "Her gün bir Vanlı inşaattan düşerek yaşamını yitiriyor. Devletin bizim paramızla bu kadar şaşa, lüks ve israf içinde yaşatması kabul edilir bir durum değil. Orada bir usulsüzlük söz konusudur ve Savcılar, Maliye bu durumu incelemeli. Haksızlık ve haksız bir yaşam söz konusudur. Bu da vicdanları rahatsız ediyor."

DİYANETİN BÜTÇESİ CASUSLUĞA MI HARCANIYOR?

Almanya’da bir süre önce casusluktan tutuklanan üç Diyanet İmamı'na dikkat çeken Özgökçe, konuşmasını şu sözlerle noktaladı: "Diyanete aktarılan bütçenin ne için harcandığını bugüne kadar ne Diyanet, ne de Başbakan yardımcılığı açıklayamadı ama Almanya’da Diyanete bağlı üç din adamı casusluktan gözaltına alındı. Bu durum karşısında açıklama yapabilmiş değiller. Muhakkak bunun sorgulanması gerekiyor."