205 Kürt siyasetçinin yargılandıðı Ýstanbul 'KCK' davasında Mahkeme ara karar verdi. Zülküf Akay ve Mehmet Kelesoðlu için tahliye kararının çıktıðı dava 10-21 Aralık'a ertelendi.

Silivri'de bulunan Ýstanbul 15. Aðır Ceza Mahkemesi'nde görülen 124'ü tutuklu 205 Kürt siyasetçinin yargılandıðı davada Mahkeme Heyeti ara kararını açıkladı. Siyasetçilerden Zülküf Akay ile itirafçı Mehmet Kelesoðlu için tahliye kararı verildi. Avukatların reddi hakim talebini reddeden mahkeme heyeti, avukatların "mahkeme yok hükmünde olduðu için Anayasa Mahkemesi'ne başvuru yapılması" talebini de kabul etmedi. Mahkeme heyeti, açlık grevindeki tutuklularla ilgili ise "her tutuklunun istediði yere başvuru yapabileceðini" belirterek, talebi reddetti.

Heyet, hasta tutuklular Sevim Er ve Ali Edibali'nin cezaevinde kalıp kalamayacaklarının tespiti için Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar verirken, savcının avuktalar hakkında suç duyurusunda bulunma talebini, tutanaklar yazılı hale getirildikten sonra deðerlendirecek.

Duruşma 10-21 Aralık 2012 tarihine ertelendi.

MAHKEME ÖNÜNDE 9 EKÝM PROTESTOSU

Bu arada BDP Ýstanbul Ýl Örgütü, Mahkeme önünde Kürt Halk Önderi Öcalan'a dönük 9 Ekim komplosunu bir basın açıklamasıyla protesto etti. BDP Ýstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in da katıldıðı eylemde "Anadil bölmez tecrit öldürür devrimci tutsaklara özgürlük", "Toplumsal barış için koşulsuz müzakere Öcalan'a saðlık güvenlik özgürlük" pankartı açıldı. Sık sık "Bijî Serok Apo", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Kahrolsun 9 Ekim komplosu" sloganlarının atıldıðı eylemde konuşan BDP Ýstanbul Ýl Örgütü Eşbaşkanı Asiye Kolçak, Kürtlere yönelik, rehin alma politikalarının, komploların hala devam ettiðini söyledi. Öcalan'ın Suriye'den çıkarılışı ile bölgesel bir savaşın hedeflendiðini ancak Öcalan'ın tüm komploları duruşuyla boşa çıkardıðına dikkat çeken Kolçak, Türkiye barışı için Öcalan'ın saðlık, güvenlik, özgürlük koşullarının oluşturularak, müzakerelere başlanması çaðrısında bulundu. Kolçak'ın açıklamasının ardından konuşan BDP'li Milletvekili Tuncel, 9 Ekim tarihinin Ortadoðu halkları için çok önemli bir gün olduðunu söyledi.

Öcalan'a uygulanan komplo ile ortadoðunun savaşa sürüklenmek istendiðini dile getiren Tuncel, "14 yıl boyunca bu komployla neler hedeflendiðini biliyoruz. Ancak Sayın Öcalan, 'Bu ülkede barış içinde yaşayabiliriz' dedi. Komploya müdahale etti. Komplo başarıya ulaşmadı ama hala devam ediyor. Tamamen ortadan kalkması için Kürt sorununun çözülmesi gerekiyor. Kürt sorunu çözülmeden savaş sona ermez. Başbakan yol yakınken gel kendi coðrafyandaki Kürtlerle barış" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoðan'ın anadilde eðitimin hak olmadıðına ilişkin açıklamasını deðerlendiren Tuncel, "Bu mahkemede de aynı şey geçerli. Mahkemenin sonucu ne olursa olsun siyasal olacaktır. Anadilde eðitim haktır ve Türkiye Cumhuriyeti devleti bu hakkımızı gasp etmiştir" dedi. Gazetecilerin geçtiðimiz gün Diyarbakır Emniyet Müdürü'nün yaptıðı "Daðdakilerin cenazesine aðlamayan insan deðildir" açıklamasına ve AKP'nin bu gün gerçekleştirilen grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoðan'ın deðerlendirmelerinin sorulması üzerine ise Tuncel, Erdoðan'ın açıklamaları için "Talihsiz bir açıklama" yorumunu yaptı. "Başbakan'ın bir kez daha Kürtlere neyi reva gördüðü ortaya çıktı" diyen Tuncel, "Orda bir dil sorunu var. Emniyet müdürü asker, polis diyor ama 'gerilla' diyemiyor. Başbakan ise 'Aðlama' diyerek 'Biz aðlamayız analar aðlasın' diyorsa biz hem annelerin aðlamasına hem de savaşa karşı mücadele vereceðiz" şeklinde konuştu.