Uluslararası gözlemciler: Baskı politikası sandığa yansıdı
1 Kasım seçimlerini izleyen uluslararası gözlemciler yayınladıkları ortak açıklamada, şiddet, “güvenlik”, adaylara yönelik baskı politikasının seçim sonuçlarını etkilediğini belirtti.
1 Kasım seçimlerini izleyen uluslararası gözlemciler yayınladıkları ortak açıklamada, şiddet, “güvenlik”, adaylara yönelik baskı politikasının seçim sonuçlarını etkilediğini belirtti.
1 Kasım seçimlerini izleyen uluslararası gözlemciler yayınladıkları ortak açıklamada, şiddet, “güvenlik”, adaylara yönelik baskı politikasının seçim sonuçlarını etkilediğini belirtti.
Özellikle Kürdistan’da yaşanan şiddetin, HDP’li adayların ve çalışların hedeflenmesinin seçim sonuçlarına yansıdığı vurgulanan açıklamada, Türkiye medyasının taraflı yayınları da eleştirildi.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) kısa dönem görev sorumlusu Ignacio Sanchez Amor, “Çok kutuplu bir seçim süreci insanlara alternatifler arasında seçme imkanı sundu. Ama bu alternatif kısa bir süre zarfında ifade özgürlüğü basın üzerindeki baskılardan dolayı sınırlandırıldı. Bu da sandığa yansıdı ve endişe verici bir durumdur” açıklamasında bulundu. Milletvekili adaylarına yönelik fiziki şiddet, özellikle Kürdistan’da yaşanan şiddetin de seçim sürecini olumsuz etkilediğini Amor sözlerine ekledi.
Ankara katliamının ortamı çok ağırlaştırdığını ve hiçbir siyasi partinin seçim kampanyasının yürütemediğini de ifade eden Amor, “Seçmenlere verilen mesajlar iktidarda olan parti ve diğer adaylar arasında çok kutuplu bir şekilde gerçekleşti. Son haftalarda ise HDP milletvekili adayları ve militanlarına yönelik şiddet ön palana çıktı” dedi.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Delegasyonu Şefi Andreas Gros ise, “Seçim kampanyası endişe, tedbirler ve korku ortamında geçti” dedi. Gros Türkiye Cumhurbaşkanı’nın da seçimlerde kaybedenlerin de sesini duyurabilmesi için politik süreç başlatması gerektiğini vurguladı.
AGİT Milletvekili Heyeti şefi Margerata Cederfelt ise, “Ülkenin güneydoğusunda Kürt nüfusunun yoğun olduğu bölgede uygulanan şiddetin, çoğunluğu HDP’li milletvekili adaylarının gözaltına alınması, saldırıya uğraması, militanların gözaltına alınması sandığa ağır bir şekilde yansıdı. Çünkü onların bir seçim kampanyası ve çalışması yürütmesi engellendi” dedi.
Heyet açıklamasında basına yönelik uygulanan baskılar da eleştirildi. Ayrıca kamu ve devlet kanallarında iktidardaki partinin lehine propaganda yapıldığı da hatırlatıldı.
Açıklamada YSK’nin kararına rağmen, Kürdistan’daki sandık taşıma da eleştirildi.
Uluslararası gözlemciler, yüzde 10 barajının politik çoğunluğun mecliste temsilini engellediğine de dikkat çekerek, iyi bir gelişme olarak ise, 2014’ten yana istenilen dilde propaganda yapıldığı vurgulandı.
Kadınların seçimde aktif bir rol oynamasına rağmen, yeterince temsil edilmediğini de belirten uluslararası gözlemciler, anayasanın kadın-erkek eşitliğini garanti altına almasına rağmen, siyasi partilerin yasalara karşı bir sorumluluk göstererek kadın adayları da eşit düzeyde göstermediğini kaydetti.