Türk: Kürtlerin onuruna zarar verecek barışı kabul etmeyiz

Türk: Kürtlerin onuruna zarar verecek barışı kabul etmeyiz

DTK Daimi Meclis toplantısında konuşan Eş Başkan Ahmet Türk, Oslo müzakereleri etrafında yaşanan tartışmalara dikkat çekerek, “Herkes şunu çok iyi bilsin, Kürtlerin onuruna zarar verecek barışı barış olarak kabul etmeyeceðiz” dedi. Türk, PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin teşhiri için tüm dünyada eylem yapılması çaðrısında bulundu.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclisi, 6. Genel Kurulu 3'üncü Ara Dönem Toplantısı'nın ardından ilk toplantısını gerçekleştirdi. DTK binasında yapılan toplantıya DTK Eş Başkanları Aysel Tuðluk ve Ahmet Türk'ün yanı sıra Daimi Meclis üyeleri hazır bulundu. Türkiye ve Ortadoðu'daki son gelişmeler ile PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde devam eden aðırlaştırılmış tecrit, bölgede derinleşen çatışmalar, cezaevlerinde başlatılan süresiz ve dönüşümsüz açlık grevleri ile Suriyeli Kürtlerin durumunu deðerlendirmek üzere yapılan toplantı öncesi DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, yaşanan siyasal gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.

‘ÝNKARCI MANTIK ARTIK SÜRDÜRÜLEMEZ’

Türkiye ve Ortadoðu'daki gelişmelere dikkat çeken Türk, Kürt halkının yaşadıðı coðrafyada hem istikrar hem de istikrarsızlıðın nedeni olduðuna dikkat çekerek, "Kürtler bugün Kürdistan'da ve Ortadoðu'nun 6 parçasında haksız ve hukuksuz bir mantık ile karşı karşıya geleceklerini doðru belirleyecek bir süreç için çaba harcar iken bu inkarcı mantıðın artık sürdürülmeyeceðini de görmesi lazımdır” dedi.

Kürtlerin Ortadoðu'daki halklar ile eşit ve kardeşçe bir anlayış ile kucaklaşmasının Ortadoðu'nun istikrarını beraberinde getireceðini, Ortadoðu’da demokrasinin gelişmesine önemli katkılar sunacaðını belirten Türk, “Çünkü gelişme ve olayları deðerlendirdiðimizde demokrasi mücadelesini veren ve bu konuda büyük bedeller ödeyen Kürtler demokrasi kültürü almıştır ve politize olmuştur. Bir birikimi var, bir kültür var" diye konuştu.

DEMOKRASÝ KÜLTÜRÜ

Dünya ülkelerinin demokrasi kültürü ile ilgili Ortadoðu'daki gelişmelerden endişe duyduðunu ifade eden Türk, en barizinin ise Suriye diktatörlüðünün devrilmesinin ardından ülke yönetiminin geleceðinin tedirginlik yarattıðına dikkat çekti. Eksik olanın demokrasi kültürü olduðuna vurgu yapan Türk, "Ama Kürtler gerçekten buna hazırdır ve Kürtler bu istikrarın saðlanmasına da önemli katkılar sunabilecek bir birikime bir güce sahiptir. Tabi ki bütün dünya Kürtlerin geleceðini düşünürken tabi ki geçmişten gelen inkarcı ve asimilasyoncu anlayışın deðişmediðini görüyoruz. Burada Kürtleri halen 18-19'uncu yüzyıl mantıðı ile yönetmek isteyen mantık ile karşı karşıya olduðumuzu görüyoruz. Ama başından beri söylüyorum.. Deðişimi ve dönüşümü gerçekleştirmeye hazır bir Kürt mücadelesi var. Bunun mutlaka başarıya da ulaşacaðına inanıyoruz. DTK, bir yerde Kürtlerin geleceðini inşa etmek ve Kürtlerin demokrasi ve özgürlük mücadelesini taçlandırmak için çok ciddi bir sorumluluk ile karşı karşıyadır. Ýnanın ki bu kurum Kürtlerin geleceði için Kürtlerin gelecekteki oluşturacaðı dostluklar için ve Kürtlerin yapacaðı hizmetlerin belirlenmesi konusunda veyahut siyasetin hizmetlerini belirlenmesi konusunda önemli bir aktör önemli bir güçtür."

‘KÜRTLERÝN ONURUNA ZARAR VERECEK BÝR BARIŞI, BARIŞ OLARAK KABUL ETMEYÝZ’

Halkların düşmanlıðına asla izin vermeyeceklerini düşmanlıðın gelişmesine de karşı çıkacaklarını söyleyen Türk, bu anlamda gösterdikleri çaba karşısında ise bir akıl tutulmasının yaşandıðını ifade etti. Haksız süreçlere raðmen diyalog ve birlikte yaşama koşullarının yaratılması için çaba sarf ettiklerini ifade eden Türk, "Ama herkes şunu çok iyi bilsin. Kürtlerin onuruna zarar verecek bir barışı barış olarak kabul etmeyiz. Barış her halkın onurunu koruyarak ve her halkın taleplerini saygı ile karşılayacak bir mantık ile ele alınması gerekir. Ve bu konudaki çalışmaların hızlandırılması gerekir" dedi.

‘PROTOKOLLERÝN YAŞAMA GEÇMESÝ ÝÇÝN ISRARLI OLUNMALI’

Kürt halkının geleceði ile ilgili çok önemli projeleri olduðunu ve ortaya koyduklarına dikkat çeken Türk, acıların dinmesi için Kürt ve Türk halkının Oslo görüşmeleri sonucu ortaya çıkan protokollerin yaşama geçmesi için ısrarlı olması gerektiðini ifade etti. Görüşmelerin kaldıðı yerden yeniden başlamasını ve diyalog ortamının saðlanması gerektiðine inandıðını söyleyen Türk, bu anlamda özgürlük taleplerinden ödün vermeden çalışmalarını da sürdüreceklerini söyledi. Dünyanın küçüldüðünü ve uluslararası ilişkilerin önemli bir hal aldıðını ifade eden Türk, dünyanın, Kürt özgürlük mücadelesini artık bir isyan ya da bir örgütün talebi olarak deðil Kürt halkının talepleri olarak gördüðünü vurguladı. Ortadoðu'da köle kalmış tek halkın Kürt halkı olduðuna dikkat çeken Türk, bu anlamda bu sorunun mutlaka çözülmesi gerektiðini söyledi. Kürt halkı rahata kavuşmadan Türkiye halklarının rahata kavuşamayacaðını söyleyen Türk, bu konunun Türkiye ve dünya gündemine taşıyacak bir çalışmayı önlerine koymaları gerektiðini söyledi.

‘BU YUZYIL KÜRTLERÝN SINAVIDIR’

Ulusal birlik çalışmalarını da çok güçlü şeklide ele alınması gerektiðini vurgulayan Türk, "Yani bir yerde ulusal birlik çalışmalarımızı yürütürken diðer yandan da dört parçada yaşayan Kürt kardeşlerimiz ile ulusal birliðin daha güçlü hale gelmesi için güçlü bir çalışma yürütmemiz gerekiyor. Bu yüzyıl çok önemlidir! Bu yüz yıl Kürtlerin sınavıdır; her zaman söylüyorum. Biz bu konuda umutluyuz, inanıyoruz. Asla ve asla özgürlük mücadelesini veren özgürlüðüne tutkun olan hiçbir halk bu dönemde artık özgürlüklerden yoksun hak adalet hukuktan yoksun kalamaz. Ama biz, bize düşen sorumluluðu yerine getirmediðimiz takdirde sadece kaybetmeyeceðiz, Kürdistan'ın dört parçasında halkımız kaybetme riski ile karşı karşıya kalabilir. Hatta bugünkü mevcut kazanımları da kaybeder" diye konutu.

‘ÖCALAN’A YÖNELÝK TECRÝDÝN TEŞHÝRÝ ÝÇÝN TÜM DÜNYADA EYLEM YAPILMALIDIR’

DTK'nin bu anlamda süreci omuzlaması gerektiðini vurgulayan Türk, şunları kaydetti: "Elbette ki bu yaşadıðımız sürecin bedeli aðır olmuştur. Cezaevlerine baktıðımızda başlatılan açlık grevlerinin; bu devletin Kürtleri zindanlara mahkum eden anlayışına karşıdır. Kürt halkının talepleri özellikle bugün tecrit altında tutulan Sayın Öcalan'a yaklaşım konusunda gerçekten çok gergin çok ciddi bir tepkinin ve bu tepkinin bütün dünyaya yayılması konusunda da bir sürecin içinde olduðumuzu da görmemiz gerekiyor. DTK'nin temel çalışması veyahut temel hedefi demokratik özerk bir yapıyı inşa etmektir. Demokratik özerklik çalışmalarını güçlü hale getirmek alt yapısını oluşturmak bunu inşa etme görevi ile de karşı karşıyadır. Biz bazen bazı şeyleri hayal veyahut olması mümkün olmayan şeyle olarak görebiliriz. Ama tarih bazen öyle fırsatlar yaratıyor ki bunların çokta zor olmadıðını görüyoruz. Düne kadar demokratik özerklik konusunda çalışmalarımızı büyük bir öfkeyle tepkiyle izleyenler bile bugün artık bunu tartışmaya ve düşünmeye başladıklarını görüyoruz. Uðruna bedel ödediðimiz halkımızın geleceði konusunda başarılı olacaðız. Bunda da hiç şüphemiz yoktur."