Tuncel: Şüpheli asker ölümlerinin çoðu nefret cinayetidir!

Tuncel: Şüpheli asker ölümlerinin çoðu nefret cinayetidir!

Batman'ın Kozluk Ýlçesi Gümüşörgü Jandarma Karakolu'nda askerlik görevini yaparken, er Kıvanç Aðaoðlu'nun silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren Ermeni asıllı er Sevag Şahin Balıkçı davasına devam edildi. Duruşma öncesinde BDP Milletvekilleri Altan Tan ile Sabahat Tuncel ile HDK Diyarbakır Meclis Girişimi ve Nor Zartonk (Yeni Uyanış) Ýnisiyatifi üyeleri 2'inci Hava Kuvvet Komutanlıðı önünde basın açıklaması yaptı. Burada konuşan BDP Ýstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, asker ölümlerinin birçoðunun nefret cinayeti olduðunu söyledi.

Batman'ın Kozluk Ýlçesi Gümüşgörü Jandarma Karakolu'nda vatani görevini yaparken 24 Nisan 2011 tarihinde er Kıvanç Aðaoðlu'nun silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren Ermeni asıllı jandarma er Sevag Sahin Balıkçı davasına, Diyarbakır 2'nci Hava Kuvvet Komutanlıðı Askeri Mahkemesi'nde devam edildi.

Duruşma öncesinde BDP millettekileri Altan Tan ve Sebahat Tuncel ile, HDK Diyarbakır Meclis Girişimi ve Nor Zartonk (Yeni Uyanış) Ýnisiyatifi üyeleri 2. Hava Kuvvet Komutanlıðı önünde toplanıp, basın açıklaması yaptı.

Burada açıklama yapan BDP Ýstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel de, bu sorunun yalnız Balıkçı Ailesi'nin sorunu olmadıðını, bu ülkede asker ölümlerinin çok ciddi bir sorun olduðunu belirterek, "Çoðu intihar etti diye eve gönderiliyor. Bir çoðunun nefret cinayeti olduðunu biz biliyoruz" dedi.

Türkiye'de Ermeni, Alevi, Kürt olduðu için insanlar özellikle askeriyede militarizmin de çok yoðun yerlerde bu tip şeylerle çok yoðun şekilde karşı karşıya kalındıðını kaydeden Tuncer şunları söyledi: "Biz burada yetkililere bir kez daha çaðrı yapmak istiyoruz. Türkiye'de bu nefret söylemi son bulmadıðı sürece ne yazık ki bu cinayetlerle karşılaşacaðız. Sadece askerde deðil, sokakta da bu nefret söylemi şiddeti beraberinde getiriyor. O açıdan bu nefret söylemine dur demek hepimizin sorumluluðu diye düşünüyorum. Çünkü Balıkçı ailesinin bir nefret söyleminin bir kurbanı diye düşünüyoruz. Sadece Ermeni kimliðinden dolayı deðil, aslında Ermeni kimliðine söylenenlerin bir yansımadır. Bu bitmediði sürece de Türkiye'de de gerçek anlamda demokrasi olmaz. Hakların Demokratik Kongresi olarak davayı izlemeye devam edeceðiz. Burada adalet çıkarsa en azından bundan sonraki bu cinayetleri engellemek açısından bir adım olacak."

Gazetecilere açıklamada bulunan Milletvekili Altan Tan da, BDP olarak sadece Kürtlere, Alevilere, Türklere, Laiklere deðil, herkese demokrasi istediklerini söyledi.

Türkiye'de yaşayan Ermeni, Süryani bütün gayrimüslim vatandaşların da, vatandaşlık hukukundan doðan bütün hukukları ile eşit haklara sahip olduðunu belirten Tan, şöyle konuştu: "Ama halen yüz yıl önceki zihniyetle bir ayrımcılı ve 'benim katilim iyidir' felsefesi ile bir çok vatandaşımız yine ötekileştirilmekte. Ve bir Ermeni vatandaşımıza yapılan bu haksız muamelenin üzeri örtülmeye çalışılmaktadır. Bu bir cinayettir. Bunun mesulleri kim olursa olsun, ister tetiði çeken şahıs, ister bunun üstünü örten askeri yetkililer, bürokratlar kim olursa olsun, bunların kanun önünde cezalarını bulmaları gerekir. Bugün hak, adalet, hukuk için, ayrımcılıða karşı çıktıðımız, Müslim gayrimüslim ayrımı yapmadıðımız için buradayız. Bütün hak ihlallerini, bütün haksızlıkları sonuna kadar takip ettiðimiz ve karşı çıktıðımız gibi, bu haksız muameleye de karşı çıkacaðız sonuna kadar da takip edeceðiz."

Er Sevag Balıkçı'nın davası halen 2.Hava Kuvvet Komutanlıðı duruşma salonunda devam ediyor.