Avukatlar, gözaltındaki meslektaşlarına destek için Çaðlayan Adliyesi'nin önünde açıklama yaptı, ardından basılan kurumlardan biri olan Halkın Hukuk Bürosu'na yürüdü.

Çaðdaş Hukukçular Derneði, Kartal Hukukcular Derneði, Özgürlükçü Hukukçular Derneði, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı, Çaðdaş Avukatlmar Grubu ve Katılımcı Avukatlar Grubu, ÇHD'li avukatları hedef alan polis operasyonuna tepki gösterdi. Gözaltındaki meslektaşlarına sahip çıkan avukatlar, "Toplumsal muhalefet bugüne kadar olduðu gibi bundan sonra da avukatsız kalmayacaktır" dedi.

Çaðlayan Adliyesi önünde toplanan avukatlar,"Savunmaya karşı polis terörü devam ediyor" ve "Gözaltındaki avukatlar serbest bırakılsın" yazılı pankart açıldı.

'ÖFKEMÝZ ARTTI'

Eylemde ilk olarak söz alan Avukat Behiç Aşçı, "Bekliyor muyduk? Bu ayrı bir konu ama. AKP'nin ileri demokrasisi işte böyle bir şey. Biz sadece şunu söylüyoruz: Moral olarak yıkılmadık, üzülmedik, öfkemiz arttı, kinimiz arttı. Bunu da pratikte göstereceðiz" dedi.

Aşçı'nın ardından ÇHD Genel Sekreteri Hüseyin Aslan, 6 avukat örgütü adına basın açıklamasını okudu. AKP iktidarının "düşman ceza hukuku"nu uygulamaya koyduðuna dikkat çeken Aslan, "Siyasi iktidar, toplumsal muhalefeti hukuki açıdan savunmasız bırakmak için saldırılarını özel olarak avukatlara da yöneltmektedir. Bu çerçevede 2011 yılında 44 meslektaşımız gözaltına alınmış ve 34'ü halen tutukludur" diye konuştu.

'KAPILAR KIRILARAK BASILDI'

Aslan, bugün ise sabaha karşı yapılan polis baskınlarında ÇHD Genel Merkezi, Ýstanbul ve Ankara şubeleri ile Halkın Hukuk Bürosu ve birçok avukatın evleri ile bürolarının polislerce kapıları kırılarak basıldıðını belirtti. Aslan, baskınlara ilişkin şu bilgileri verdi: "ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozaðaçlı ve ÇHD Genel Merkez Yöneticisi Oya Aslan, Ankara Şube Yöneticisi N. Betül Vangölü Kozaðaçlı, Ýstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay ve Ýstanbul Şube Yöneticileri Güçlü Sevimli, Güray Dað, Gülvin Aydın ile önceki Şube Başkanları Serkan Arıkanoðlu ve Efkan Bolaç ile üyeler Özgür Yılmaz, Ebru Timtik, Barkın Timtik, Naciye Demir, Günay Dað ve Şükriye Erden'in ev ve bürolarında saat 04.00'den itibaren arama ve gözaltı işlemleri başlamıştır."

Geçtiðimiz günlerde ÇHD genel merkez yöneticisi bir avukatın, ajans araması sırasında bir polis tarafından "Siz de göreceksiniz, sizin de ipinizi çekeceðiz" şeklinde tehdit edildiðine dikket çeken Aslan, "Ayrıca, Ýstanbul'da Halkın Hukuk Bürosu'na yönelik Ýstanbul TEM'in yasadışı ve ahlakdışı komplosu açıða çıkarılmış ve böcek olarak tabir edilen bir dinleme ve kayıt cihazı bulunmuştur" diye konuştu.

Saldırıların hedefinin toplumsal muhalefetin tüm dinamiklerinin siyasi iktidar karşısında avukatlıðını üstlenen ÇHD olduðunun altını çizen Aslan, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Derneðimiz ve arkadaşlarımız kamuoyuna malolan Şemdinli, Engin Çeber, 19 Aralık 2000 hapishane katliamı davaları, Cemam Temizöz Cizre faili meçhul davası, Şerzan Kurt davası, Baran Tursun ve Çaðdaş Gemik davası gibi pekçok davanın avukatlarıdır. Derneðimiz şahsında hedef alınan şeyin kendisi daha evvel de belirttiðimiz gibi toplumsal muhalefetin, ezilenlerin avukatlıðıdır."

'MESLEKTAŞLARIMIZ YALNIZ DEÐÝL'

ÇHD Genel Sekreteri Hüseyin Aslan, hiçbir baskı ve saldırının toplumsal muhalefetin avukatlıðını yapmalarına engel olmayacaðını belirterek, "Toplumsal muhalefetin avukatlıðını yapan üyelerimiz ve meslektaşlarımız yalnız deðillerdir" dedi.

Aslan, son olarak şunları söyledi: "Bu yaşadıklarımız bizim için yeni deðildir. Devletin baskısı politikaları ile ilk defa karşılaşmıyoruz. Bizzat derneðimiz tarihi süresince tanık olduðumuz 1980 cunta dönemi, 1990'lar Çiller ve Aðarlar dönemi, son olarak da 2000'ler ve AKP dönemi. Mesleðimize yönelik baskı ne tadar artarsa artsın, ne kadar genişlerse genişlesin bu ülke toplumsal muhalefetin ezilenlerin, devrimcilerin ve Kürtlerin avutayız. "Toplumsal muhalefet bugüne kadar olduðu gibi bundan sonra da avukatsız kalmayacaktır."

'HHB TÜM EZÝLENLERÝN AVUKATIDIR'

Halkın Hukuk Bürosu adına Evrim Deniz de açıklama yaparak, "Başta siyasi şube polisleri olmak üzere tüm savcılar ve hâkimler bilirler Halkın Hukuk Bürosu'nu. HHB devrimcilerin, sosyalistlerin, tüm ezilen halkların avukatıdır" diyen Halkın Hukuk Bürosu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "HHB öðrencilerin, işçilerin, memurların, sendikacıların, devrimci basının avukatıdır. Anadolu'nun dört bir yanında yaşanan infaz, işkence, katliam davalarında tüm ezilenlerin hukuk ve adalet mücadelesini sürdürür büromuz" dedi.

Avukat Bahri Belen ve CHP Milletvekili Melda Onur'un açıklamalarının ardından avukatlar, sloganlarla polisin arama yaptıðı Halkın Hukuk Bürosu'nun önüne yürüdü. Ancak avukatlar, sokak polis ablukasında olduðu büronun bulunduðu sokaðan başına kadar gidebildi. Burada da bir süre eylem yapan avukatlar, daha sonra, açıklama yapmak üzere Taksim Ýstiklal Caddesi'ne geçti.