Tekirdağ F Tipi'nde kitap ve yemek işkencesi sürüyor

Tekirdağ F Tipi'nde kitap ve yemek işkencesi sürüyor

Tekirdağ 1 Nolu F Tipi cezaevinde birinci müdür Haydar Ali Ak’ın gitmesiyle baskıların dozu hafiflese de kitap ve yemek eziyeti sürüyor. Azad Avcı’nın KCK davası tutuklusu kardeşi Şeyhmus Avcı’ya getirdiği Gorki’nin Gitarı adlı kitap yasak denilerek cezaevine alınmazken, yemeklerin içinde yer alan bir maddenin tutsakların vücutlarında yara açtığı ortaya çıktı.

Tekirdağ F Tipi cezaevinde PKK’li tutsakların rutin halini alan işkencelere ve hak ihlallerine karşı 36 gün boyunca yaptığı süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi taleplerin kabul edilmesiyle sona ermesine rağmen, tutsakların en doğal hakları gasp edilmeye devam ediliyor. Siyasi tutuklu ve hükümlülerin ailelerinden talep ettiği kitaplara yasak damgası konularak cezaevine alınmıyor. Bu keyfi uygulamanın hedefi olan tutsaklardan biri de KCK davası kapsamında 4 yıldır tutuklu bulunan Şeyhmus Avcı. Kardeşi Şeyhmus’a getirdiği Mircan Karaali’nin F Tipi cezaevlerini anlatan Gorki’nin Gitarı isimli kitabının yasak denilerek içeriye alınmadığını aktaran Azad Avcı, “ İnfaz memurları kitabı görür görmez bana, ‘Sen bu kitabı getirerek ne yapmaya çalışıyorsun ?’ diye çıkıştı. Bu kitabın tüm cezaevlerine alındığını söylediğimde ise, ‘Bu kitabın bu cezaevine girmesi yasak’ diye konuştular” dedi. Kardeşinin son zamanlarda kitapların yine verilmediğini kendisine aktardığını belirten Azad Avcı, bu nedenle artık cezaevine kitap getirmediğini bildirdi.

YEMEKLER VÜCUTLARDA YARALARA NEDEN OLUYOR !

22 Mayıs 2013 tarihinde açık görüşe gittiğinde kardeşini çok kötü bir durumda gördüğünü belirten Avcı, yemeklerin içine koyulan bir maddenin tüm vücudunda yaralar açılmasına neden olduğunu söyledi. Çıkan kötü yemeklerden dolayı birçok tutsağın da vücutlarında aynı yaraların çıktığına dikkat çeken Avcı, bu nedenle artık kimsenin cezaevindeki yemekleri yemediğini bildirdi. Tutsakların kantinden aldıkları erzaklarla beslendiklerini anlatan Avcı, ancak kantinin rant kapısı olarak kullanıldığı cezaevinde fiyatların iki kat daha fazla olmasından dolayı erzak bile alamaz duruma geldiklerini ekledi. Kardeşinin hukuksuz bir biçimde yargılanması yetmemiş gibi tam bir esir kampında yaşam mücadelesi vermeye çalıştığını vurgulayan Avcı, “ Hem insanları hukuksuz bir biçimde cezaevine atıyorlar hem de orada bin bir türlü işkenceye, keyfi uygulamalara tabi tutuyorlar” diye konuştu.