Tecrit ölüm koridoruna dönüştü, İmralı mutlaka kapatılmalı!

İstanbul’da “Kürt Sorunu ve tecridin hukuk politiği” forumunda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekildi.

Forumda konuşan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “İmralı Hapishanesi mutlaka kapatılmalıdır” derken, Avukat Ercan Kanar, "Tecrit bir ölüm koridoruna dönüşmüştür. Sayın Öcalan’ı serbest bırakma çağrısını her zaman diri tutmalıyız” ifadelerini kullandı.

Forum, Asrın Hukuk Bürosu tarafından bir otelde düzenlendi. Forumun açılış konuşmasını siyasetçi Ahmet Türk yaptı. Daha sonra “Temel Hakların Sürekli Askı Hali-Genelleşen İmralı Rejimi” başlıklı oturum gerçekleşti.

İlk oturumuna Yazar Oya Baydar, HDP milletvekilleri Mizgin Irgat ve Bedia Özgökçe, Gencay Gürsoy, Selim Sadak, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik de katıldı.

Avukat Several Ballıkaya’nın moderatörlüğünü yaptığı bu ilk oturumda Asrın Hukuk Bürosu Avukatı Özgür Erol, “İmralı rejimi” başlığı altında konuştu. Aynı oturumda, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “İmralı rejiminin diğer yargı ve infaz pratiklerine yansıması” başlığında, Avukat Ercan Kanar ise “Genelleşen İmralı rejiminin uluslararası hukuk anlayışı ile değerlendirilmesi” başlığında sunum yaptı.

1999’DAN BU YANA TECRİT

İlk olarak söz alan avukat Özgür Erol, tecridin tanımını yaparken, tecridi 1999’dan bu yana ele aldıklarını belirti. Erol, Öcalan’ın avukatlarıyla 2011’den bu yana görüşemediğini, 2015’ten bu yana ise sadece bir aile görüşü yapıldığını hatırlattı. İmralı’nın hiçbir zaman “öyle bildiğimiz gibi bir cezaevi” olmadığını söyleyen Erol, “İmralı Cezaevi hukukun askıya alındığı yer olarak her zaman kendini muhafaza etti” dedi.

İmralı Cezaevi’nde uygulanan dinlenme ve kayıt sistemine değinen Erol, şöyle konuştu: “Bütün görüşmeler bugüne kadar dinlendi ve kayıt altına alındı. Mahkumların da görüşmeleri gizli ya da açık kaydedildi. Odalarda kayıtlar yapıldı. Bunlar birer güvenlik ve tedbiri değildir. Bu bilgi toplama tekniğidir”

Erol, Öcalan’a 15 yıl boyunca televizyon verilmediğini hatırlatarak, “15 yıl boyunca bir radyo verdiler. Bu radyoyu da sadece TRT’ye ayarladılar. Gazeteleri sansürleyerek verdiler. Bu uygulamalar bir iki aylık değil. Yıların uygulamalarıdır” ifadelerini kullandı.

HUKUKSUZLUKLAR İMRALI’DA BAŞLADI

“Tek kişi kalan biri için hücre cezası ne anlama geliyor?” diye soran Erol, şöyle devam etti: “Tabi ki de radyosunun alınması, gazetelerinin verilmemesi anlamına geliyor”

Erol, “Türkiye’nin 25 yılda gelmiş olduğu durumun nüveleri İmralı’da atıldı” diyerek, bütün hukuksuzlukların İmralı’da başlandığını ve zaman içinde bütün cezaevlerine hatta Türkiye geneline yayıldığını vurguladı.

‘İMRALI KAPATILMALIDIR’

İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Türkiye er ya da geç Sayın Öcalan’ı tahliye etmeli. Bu tarihi ortaya koymalıdır” dedi.

İmralı Cezaevi’nde keyfi uygulamaların olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Biran önce kapatılması gerekir. Çünkü, İmralı’nın nasıl bir hapishane olduğu bilinmiyor. Statüsü yok” diye konuştu.

İmralı’da başlayan hukuksuzlukların yaygınlaştığını ifade eden Türkdoğan, şunları ekledi: “Sayın Öcalan’ın insan olma haklarından doğru hakları vardır. Hepimizin buna göre hareket etmesi gerekir. Bir insan mutlak tecrit altına alınamaz. Alırsanız da izahı yapılmalıdır. Bu mutlak tecridin insan onuruna aykırı olduğu için yapamazsınız”

İmralı konusundaki duyarsızlığa tepki gösteren Türkdoğan, “19 yıldır devam eden hukuksuzluk, aradaki duyarsızlığın etkisinden kaynaklanıyor” derken, “İmralı hapishanesi mutlaka kapatılmalıdır” vurgusunda bulundu.

İMRALI BİR TECRİT LABORATUVARI OLARAK KULLANILDI

Avukat Ercan Kanar ise “İmralı için diri bir ses çıkmadığı” eleştirisinde bulunarak, “İmralı bir tecrit laboratuvarı olarak kullanıldı” şeklinde konuştu.

Kanar, “CPT, 2017 yılında da geldi. Birçok cezaevinde inceleme yaptı ama İmralı’ya gitmedi. Bu İmralı tecridinde AİHM, CPT, Avrupa Konseyinin katkısı vardır. Her şey politiktir. Bu tartıştığımız konular da politiktir” diye ekledi.

Kanar son olarak, “Öcalan’a uygulanan tecrit artık bir ölüm koridoruna dönüşmüştür. Sayın Öcalan’ı serbest bırakma çağrısını her zaman diri tutmalıyız” şeklinde konuştu.

Forumun soru cevap bölümünde söz alan HDP Milletvekili Mizgin Irgat, "4 Nisan'da Sayın Öcalan'ın doğum gününün kutlanmak istendiği Amara'da da İmralı hukuku uygulandı. Düşman hukuku uygulandı" diye belirtti.

Forum “Kürt Sorunu Darbe Mekaniği İlişkisi ve Çözüm İmkanları” oturumuyla devam ediyor.