TBMM'de iş cinayetleri tartışıldı

TBMM'de iş cinayetleri tartışıldı

BDP, iş cinayetlerinin ve taşeronlaşmanın araştırılmasıyla ilgili daha önce TBMM Başkanlığı'na sunduğu Meclis Araştırma Önergesini yeniden gündeme getirdi. Konunun ehemmiyetine dikkat çeken BDP Grubu, önergenin, bekleyen diğer önergelerin önüne alınmasını istedi. Öneri, AKP'lilerin oylarıyla reddedildi. AKP'li Mahmut Kaçar, iş kazalarının genellikle "tehlikeli" iş yerlerinde meydana geldiğini belirtti ancak "tehlikeli" iş yerlerinin kendi denetimlerine tabi olduğunu gözardı etti. AKP'li Recep Özel ise "iş kazaları azaldı" dedi ama, istatistikler onu yalanlıyor. Konuyla ilgili söz alan BDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise sendikalı ve sendikasız işletmelerdeki işçi ölüm sayılarının değiştiğini kaydetti.

KÜRKÇÜ: SENDİKASIZ İŞLETMELERDE ÖLÜM ORANI ARTIYOR

BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, taşeron çalışmanın yoğunlaştığını belirterek, bunun, madencilik iş kolunda da "inşaat" adı altında devreye girdiğini kaydetti. Karabük'teki iş kazalarını hatırlatan ve şirketleri suçlayan Kürkçü, "Büyük ölçüde madencilik iş kolunda herhangi bir deneyimi olmayan inşaat şirketlerinin maden ocaklarının tünellerini inşaya giriştikleri sırada yarattıkları kazalar sonucunda olduğunu da tespit etmiş bulunuyoruz" dedi.
Kürkçü, patronların maliyetlerden kazanmak için, "iş güvenliği, işçi sağlığı, çalışma koşulları ve çalışma koşullarının güvenli bir biçimde sürdürülebilmesi için alınması gerekli önlemlerden fedakârlık ettiklerine" vurgu yaparak, şu bilgileri verdi: "Zonguldak havzasında çıkartılan her 100 bin ton kömür başına işçi ölümü sendikalı işletmelerde yüzde 0,3 iken, sendikasız taşeron işletmelerde bu sayı 8,3. Yani aşağı yukarı 15-20 katı. Her 100 bin ton kömür için eğer sendikalı iş yerinde -ki sendikalı demek, aynı zamanda nispeten güvenceli, nispeten elverişli çalışma koşullarında çalışmak demek- bu koşullarda çalışırken işçilerin karşı karşıya kaldıkları ölüm, yaralanma ve bedensel zararlar ile bunun olmadığı yerleri karşılaştırdığımızda ortaya çıkan tablo çok açık."

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'nın, taşeronlaşmadan vazgeçmeyeceklerini ifade etmesini de eleştiren Kürkçü, Bakan'ın, "vahşi kapitalizme bir çare bulmamız lazım" sözlerine de atıfta bulunarak, "...Küresel kapitalizm çağının aslında kapitalizmin en yüksek teknolojiyle en geri çalışma koşullarını bir araya getirdiği bir tür yeni feodalizm, bir tür yeni kölelik olduğunu göz önüne alacak olursak, bu, kurtla gülüp çobanla ağlamaktan başka ne anlama gelebilir? Çünkü, siz, hem bu tarzı benimseyeceksiniz hem kendi piyasanızı küresel piyasayla birleştireceksiniz, rekabet koşullarını küresel piyasanınkilerden daha ileriye taşımaya çalışacaksınız hem de öte yandan vahşi kapitalizme çare bulacaksınız!" ifadelerini kullandı.

ÖZEL: İŞ KAZALARI AZALDI

AKP Isparta Milletvekili Recep Özel'in sözleri ise "işçiler ölebilir ama kâr oranları artıyor" mealindeydi. Özel, "Ekonomimiz büyüyor, iş yerleri büyüyor, sanayi büyüyen bir yerde. Oransal olarak bunları da açıklayın" ifadelerini kullandı. Özel, iş kazalarının azaldığını da iddia etti ancak, istatistikler onu yalanlıyor. İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin “Aralık Ayı İş Cinayetleri Raporu”, yılın son ayında en az 76; yılın tamamında ise en az 878 çalışanın, iş cinayetine uğradığını açıklıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın milletvekillerinin sorusu üzerine hazırladığı belgede ise 2011 yılında 70 bin iş kazası meydana geldiğini; bu kazalarda 1.296 kişinin sakat kaldığını, 840 kişinin de öldüğünü ortaya koyuyor.

KAÇAR: ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR GELİŞTİRDİK

BDP'li Ertuğrul Kürkçü'nün ardından söz alan, AKP Urfa Milletvekili Mahmut Kaçar ise Türkiye'de Sosyal Güvenlik Kurumu verileri esas alındığında günde yaklaşık olarak 176 iş kazasının olduğunu ve bu kazalar sonucu 3 işçinin hayatını kaybetmekte olduğunu, 5 işçinin ise iş göremez hâle geldiğini açıkladı. Kaçar, açıkladığı verilere rağmen hükümetin soruna dair önleyici politikalar geliştirdiğini ileri sürdü.

AKP'Lİ KAÇAR HAKLI MI?

İş kazalarının "çok tehlikeli" ve "tehlikeli" sayılabilecek iş yerlerinde meydana geldiğini ifade eden Kaçar, bunun, yaptıkları düzenlemelerin önemini ortaya koyduğunu savundu. Oysa iş yerlerinin denetimi yine hükümetin sorumluluğunda. Bir iş yerinin işçi güvenliği bakımından "tehlike" içermesinin işletme sahipleri kadar hükümetin de sorumluluğunda olmasına rağmen Kaçar, bu hususu gözardı etti.

AKP Milletvekili Mahmut Kaçar, BDP'nin eleştirilerine "İş Sağlığı ve Güvenliği" adıyla yapılan yasal düzenlemeyi işaret ederek yanıt verdi. Kaçar'ın sözünü ettiği yasal düzenleme işçi güvenliğinden ziyade patronların lehine bir içerik taşıyor. "Tehlikeli" iş yerlerini işaret ederek, denetimsizliğin ölümlere yol açtığını itiraf eden Kaçar'ın bahsettiği yasal düzenleme, örneğin, Maden İşleri Genel Müdürlüğü kadrosunda 70 maden mühendisin bulunduğu kabul edilirse, 6000 işletmeyi, bu sayıdaki yetkilinin denetlemesini zorunlu kılıyor.

Kaçar'ın övdüğü İş Sağlığı ve Güvenliği yasası, denetimlerin ardından cezaya tabi tutulması gereken patronlara caydırıcı miktarda ceza kesmiyor. Zonguldak'ta 11 işçinin yaşamını yitirmesine yol açan taşeron firmanın, iş cinayetinden önce sadece 2 bin TL ile cezalandırıldığı ortaya çıkmıştı.