Taşeron işçiler: Ýlk işsizler, ilk ölenler...

Taşeron işçiler: Ýlk işsizler, ilk ölenler...

AKP Hükümeti, çok sayıda işçinin yaşamını yitirmesine ve güvencesiz çalışmalara neden olan taşeron işçiliðin önündeki yasal engelleri kaldırmaya hazırlanıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıðı'nın hazırladıðı taslak, önümüzdeki günlerde TBMM'de gündeme getirilecek. DÝSK Genel Başkanı Erol Ekici, AKP Hükümeti'nin çalışma yaşamı bakımından maðdur ettiði önemli bir kesimi de taşeron işçilerin oluşturduðunu açıkladı. Ekici, hükümetin işçi ölümlerini arttırdıðını ve ucuz işgücünü de yasalaştırmayı planladıðını kaydetti.

ANF'ye deðerlendirmede bulunan DÝSK Genel Başkanı Erol Ekici, Türiye'de kamu ve özel sektörde büyük hizmetlerin taşeron ile yürütülmesinin hedeflendiðini belirtti.

DÝSK GENEL BAŞKANI: TAŞERONLUK YASALLAŞIYOR

Ekici, "Taşeron işçiliðin tarifine baktıðımızda, 'asıl işverenin teknolojik kısımlarını alt işveren adı altında taşerona yaptırması' denir. 4857 sayılı Ýş Kanunu’na göre asıl işveren sadece işletmenin ve işin gereði olarak teknolojik nedenlerle uzmanlık ihtiyacı olan işlerde taşeron işçi çalıştırabilir. Fakat AKP bu kısıtlamaları kaldırarak taşeron uygulamasını yaygınlaştırmaya çalışıyor. Bugün kamuda, saðlıkta neredeyse işlerin tamamı taşeron eliyle yürütülmekte" dedi.

Taşeronluðun 'ucuz-güvencesiz-esnek bir çalışma yaşamının işverenlerin talebi olarak hakim kılınması' anlamına geldiðini kaydeden Ekici, taşeron işçiliðin sonuçları olarak, "baraj kapaklarının patlaması, 300 ton baraj kapaðının altında kalınması" vurgusunda bulundu. Ekici, geçtiðimiz günlerde Samsun'da amonyak kazanı kapaðının montajı sırasında meydana gelen patlamada işçilerin yaşamını yitirmesini de, taşeron çalışma koşullarına baðladı.

Önümüzdeki günlerde TBMM'de gündeme gelecek olan yasa tasarısının, 'taşeron işçiliðe yasal kılıflar üretme' anlamına geldiðini bildiren DÝSK Genel Başkanı, "Taşeron işçisine kadro' deniliyor, 'vahşi şeyden kurtulacak' deniliyor. Oysa hedeflenen, taşeron işçisinin sıkıntısını gidermek deðil; asıl işvereni sorumluluktan kurtarmak" dedi.

Taşeron sisteminin, 'işverenler tarafından işçiye dair sorumluluklardan kurtulmak' amacıyla oluşturulduðunu ifade eden Ekici, işçilerin “muvazaa”lı (hileli) olarak taşeronda çalışması halinde, taşeron işçilerinin asıl işverenin işçisi haline gelebilmesine dayanak saðlayan düzenlemenin kaldırılmasının hedeflendiðini bildirdi. Ekici, böylece iş müfettişlerinin elindeki yetkinin de alınmak istendiðini anlattı. EKici, taşeron uygulamasıyla sendikal örgütlülüðün de hedeflendiðini belirtti.

Alt işveren uygulamasının kaldırılması gerektiðine dikkat çeken Ekici, söz konusu yasal düzenleme ile alt işverene baðlı olan güvencesiz, düşük ücretli, kayıt dışı ve sigortasız çalışmaların yasalaştırılacaðını belirtti.

DÝSK Genel Başkanı Erol Ekici, taşeronlaştırmanın kaldırılması için eylemlerini artıracaklarını duyurdu.

ÝLK ÝŞTEN ATILMA VE ÖLÜM ONLARI KAPSIYOR

Taşeron işçilik, sermaye sınıfının sömürü politikaları için önemli bir basamak halini aldı. Patronlar, hükümetlerin de desteðiyle çalışanlar üzerindeki gasplarını bu yolla sürdürüyor. Türkiye'de AKP Hükümeti de, taşeron işçiliðin ve nihayetinde işten çıkarmaların, iş cinayetlerinin, güvencesiz çalışmaların devamı yönünde politikalar izliyor.

Türkiye'de resmi rakama göre 3 milyona yakın taşeron işçisi var. Bu rakamlar çeşitli ülkelerde de birbirine yakın seyrediyor: Rusya'da yabancı şirketlerin yaklaşık yüzde 75'i, Rus şirketlerinin ise yüzde 35-50'si taşeron işçisi kullanıyor. Tabii, ülkede çok sayıda kayıt dışı faaliyet yürüten aracı firmanın bulunması, gerçek rakamların yüksek olduðunu açıklıyor.

Küresel Sanayi Ýşçileri Sendikası'nın (INDUSTRIALL) bir raporu, Ýspanya'da geçici işçiliðin ise tüm istihdamın yüzde 30'dan fazlasını oluşturduðunu işaret ediyor. Taşeron işçiliði ise bütün geçici iş sözleşmelerinin altıda birini buluyor. 270 bin ile 1,4 milyon ise, Britanya'da taşeron işçilerinin deðişen tahmini sayısı.

Aynı rapora göre; Tayland'da elektronik endüstrisindeki yaklaşık 500.000 işçinin yarısından fazlası taşeron işçisi. Filipinler'de 2008'de tüm işçilerin yüzde 10,8'i taşeron firmalar tarafından istihdam ediliyordu. Ýmalattaki işçilerde bu rakam yüzde 15,6'ya yükseliyor ve tüm taşeron işçilerinin yüzde 46,6'sını buluyordu. Çin de dünya ölçeðindeki bu trendin dışında kalmayarak; tahminen 60 milyon geçici işçi ülkesine dönüştü. Ayrıca, Nokia'da Çinli işgücünün yüzde 30'unu taşeron işçiler oluşturuyor. Ciett'in istatistikleri, Güney Afrika'da 1 milyona yakın işçinin 'işçi simsarları' tarafından istihdam edildiðini gösteriyor.

Ýşten çıkarmalar ve ekonomik krizler gündeme geldiðinde, taşeron işçilerin ilk işsiz kalan çalışan kesimi oluşturduðu söylenebilir. Örneðin 2008'deki ekonomik krizin ilk maðdurları taşeron işçiler olmuştu. 2008-2009 döneminde AB'nin sınırları içinde yer alan bölgede sürekli sözleşmeli işçilerin sayısında yüzde 1,3 düşüş görüldü; geçici sözleşmeli işçilerin sayısında ise bu oran yüzde 6,3'e yükseldi. INDUSTRIALL Raporu, taşeron işçilerinin çalıştıðı toplam saatin 2009'da Hollanda'da yüzde 25 ve Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 50 azaldıðını ortaya koyuyor.

ÝŞÇÝLER TAŞERONLUÐU KABULLENMÝYOR

Çeşitli ülkelerdeki işçiler aynı zamanda örgütlülüklerine karşı bir sistem olan taşeronluða sokaklardan yanıt veriyor. Ýşverenlerin sistemli olarak taşeron işçisi kullandıkları Hindistan'da Şubat 2012'de milyonlarca işçi sokaklarda; taşeron işçilerinin sürekli işçilerle aynı hak ve güvencelere sahip olmasını istedi. Yine Mart 2012'de de Güney Afrika'da 200 binden fazla işçi sokaklarda aynı talebi dillendirdi. Norveç Hükümeti'nin taşeron işçiliðine ilişkin AB yönergesini kabul etmesi de, Ocak 2012'de 150 bin işçi tarafından grev yapılarak protesto edildi. Şubat 2011'de ise Endonezya'da 10 bin; Almanya'da 200 binden fazla işçi sokaklardaydı.

Ýstanbul Sanayi Odası'nın (ISO) ekonomik krizden söz edilen 2010'daki bir raporu, krizden patronların deðil; işçilerin olumsuz etkilendiðini anlamaya yetiyor. Raporda, Türkiye'nin 500 büyük; son zamanlarda (kriz döneminde) kâr oranını artıran ilk sıradaki şirketlerin arasında TÜPRAŞ ve Jantsa'nın da olduðu kaydediliyordu. Listedeki diðer şirketler ve yine bu iki şirket, aynı zamanda krizi bahane göstererek en fazla işçinin işine son veren şirketler arasında yer alıyordu.

Türkiye'de AKP Hükümeti, taşeron işçiliðinin genişlemesi yönünde yasal düzenlemelere hazırlanıyor. Hükümet politikalarına yakın basın-yayın çevreleri de, uygulamanın taşeron işçilerin lehine olduðu çarpıtmasında bulunuyor. Oysa Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıðı, taşeron işçiliðini deðil; taşeron uygulamasının önündeki engelleri kaldırmaya hazırlanıyor. Konuyla ilgili görüşmeler önümüzdeki günlerde TBMM'de başlayacak.