Tahliye edilen Baluken: Bugün de barış, demokrasi ve özgürlük diyoruz

Baluken Türkiye halklarına seslenerek "biz içeriye girerken de barış, demokrasi, özgürlük diyorduk. Oradayken de, o zindanda tecrit altındayken de yine barış, demokrasi, özgürlük dedik. Bugün de dışarıya çıktığımızda aynı mesajı veriyoruz" dedi.

HDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, Kandıra F Tipi Cezaevi'nden tahliye edildi. 

Baluken'i TBMM Başkan Vekili Pervin Buldan ile Ankara milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Sezai Temelli ve Ağrı Belediye Eşbaşkanı Sırrı Sakık ile çok sayıda kişi karşıladı. 

Cezaevinin çıkışında açıklama yapan Baluken, "Bugün benim dışarıya çıkmam değil, Selahattin Demirtaş'ın içeride olması haberdir. Bu arkada gördüğünüz cezaevinde şu anda bir siyasi partinin eşbaşkanı, milletvekilleri, belediye eşbaşkarları, seçilmiş siyasetçileri var. Bir genel merkez binasından daha fazla siyasetçimiz şu anda cezaevinde bulunuyorsa, bu Türkiye demokrasisi açısından hangi noktada olduğumuzu gösteriyor" dedi. 

Tutuklu gazeteciler, yazarlar ve sanatçılar ile hasta tutsaklara dikkat çeken Baluken, "Bu ayıp devam ettiği sürece, biz bu şekilde tahliyeler ile sevinecek halde değiliz" diye konuştu. 

Bir an önce Eş Genel Başkanlar ile milletvekillerinin ve belediye eşbaşkanlarının serbest bırakılması gerektiğini belirten Baluken, "İçinde bulunduğumuz referandum sürecinin meşruiyeti bile aksi takdirde tartışmalı hale gelecektir. Çok nettir; Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve milletvekilleri cezaevinde olduğu sürece referandum sürecinin meşruiyeti tartışmalıdır. Umarım bir an önce bu ayıptan vazgeçilir" diye konuştu. 

3 aydır tecrit altında tutulduğunu hatırlatan Baluken, "Tecrit bir insanlık suçudur. İşkence yöntemidir. Hiç kimseye uygulanmaması gerektiği gibi milletvekillerine uygulanması da ayrı bir ayıptır. Umarım bizim tahliyemiz bu bahsettiğim olumsuzlukların giderilmesi için bir vesile olur" dedi.

Baluken şöyle konuştu: "Türkiye halkları şunu iyi bilsin; biz içeriye girerken de barış, demokrasi, özgürlük diyorduk. Oradayken de, o zindanda tecrit altındayken de yine barış, demokrasi, özgürlük dedik. Bugün de dışarıya çıktığımızda aynı mesajı veriyoruz. Barış, demokrasi, özgürlük. Bu ülkede hepimiz bunu fazlasıyla hak ediyoruz."