Minbic'i Özgürleştirme Hamlesi'nin ardından Bab çevresindeki yaklaşık 100 Kürt köyüne yönelik saldırılarında DAİŞ çeteleri, şu ana kadar 1500'ün üzerinde insan kaçırdı ve bunlardan yüzden fazlası katledildi. Ceyş El Suwar Basın Sözcüsü Hüso, çetelerin vahşetini anlatırken, halkın çağrısını da aktardı.

Şehba yeniden, Temmuz 2013'te ÖSO Halep Sorumlusu A. Cabbar Egidi'nin Antep'te ÖSO komutanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıdan sonra Tel Aran ve Tel Hasıl beldelerinde gerçekleştirdikleri katliamın ötesinde bir katliam ve göçle yüz yüze. Son 15 gün içinde Şehba'nın Bab'a yakın yaklaşık yüz Kürt köyünde DAİŞ çeteleri tarafından başlatılan katliamda yüzün üzerinde kişinin katledildiği, 1500'ün üzerinde insanın çeteler tarafından kaçırıldığı belirtiliyor. Katledilenler arasında çok sayıda çocuğun da olduğu ifade edilirken, şu ana kadar bölgeden 30 binin üzerinde kişi göç etti. 

Ceyş El Suwar Basın Sözcüsü Ahmet Hüso, Şehba alanının Bab'a yakın köylerinde son 15 gün içinde DAİŞ çeteleri yapılan baskınlarla insanların kaçırılması, katledilmesine ilişkin bilgi verdi. Şehba'da 2013 yılını çok aşan bir katliam ve göçertme olduğunu söyleyen Hüso, çeteler tarafından gerçekleştirilen katliamın Şengal soykırımından az kalır yanı olmadığının altını çizdi. 

'CENAZELERİ KÖPEKLERE YEDİRİYORLAR'

Hüso, canlarını tehlikeye atarak kendilerine ulaşan ve bölgeden gelenlerden aldıkları bilgiye göre, bölgede büyük bir katliam ve trajedinin yaşandığını belirtti. Bölgedeki köylerde çanak anten, televizyon ve telefonların yasaklandığını belirten Hüso, şunları aktardı:

"Telefonlar yasaklanmış. Telefon bulunduranlar yakalanıyor. Hatta yakalandıkları yerde ya kafaları kesiliyor, ya da kurşuna diziliyor. Telefonla bize ulaşan biri, 'Hangimizi ne zaman yakalayacakları belli değil. Gece gündüz insan yakalıyorlar. İnsanlar evlerinden çıkamıyor. Çölde yakaladıklarının kafasını kesiyorlar. Çok sayıda kafası kesilen, çölde öldürülen insan var sahipleri belli değil. Kimse kimseyi soramıyor, kimse kimseye sahip çıkamıyor' dedi. Durum bu kadar ciddi. Katliamın boyutu bu kadar ileri düzeydedir. Bana ulaşan bir başka köylü ise boğazı düğümlenerek 'köy meydanlarına attıkları cenazeleri getirdikleri siyah köpeklere yediyorlar, bu manzara karşısında insanlığımızdan utandık. Ama elimizden bir şey gelmiyor. Hepimiz evlere hapsolmuş, sıramızın gelmesini bekliyoruz' dedi."

Hüso, Bab çevresinde şu an insanlık dramının yaşandığı yaklaşık yüz Kürt köyünün olduğunu söyledi. Hüso, en fazla katliam, insan kaçırma ve göçün yaşandığı köylerin isimlerini şu şekilde sıraladı: "Qar Kelbin, Qubbe Şêx, Arap Wêran, Qaibe, Bırç, Bilixa, Sosınbat, Şıpêran, Tel Batal, Kavuklu, Şava, Êreme, Tel Cırcır, Naman, Qıbbesin, Nêrebiyê, Eyyübiyê, Boğaz, Eseliyê."

'KAFALARI KESİLMİŞ'

"Aldığımız bilgilere göre, Qubbe Şêx'ten 227 kişi, Qebbesin'den kaçırılan, katledilen, kafası kesinlerle birlikte yaklaşık 400 insan kayıp. Arap Wêran'dan 150 kişiden haber yok.  Qeibê'den yaklaşık 70 kişi kaçırıldı" diye konuşan Hüso, şöyle devam etti:

"Bazı insanlar bulunuyor, kafa var beden yok, bazılarının beden var kafa yok. Qubbesin köyünde 10 kişinin boynuna korteks bağlayıp patlatmışlar. Kafaları bir tarafa, vücutları bir tarafa gitmiş. Tel Eyşi köyünde 9 insanın kafasını kestiler. Şıpêranê köyünde üç kişinin kafasını kestiler. 50 kişiyi bir araya getirip patlatıyorlar olduğu yerde bırakıp gidiyorlar. Susık köyünde 9 kişiyi götürüp ağaçlara astılar.  Millet gece  oldu mu ellerine geçmemek için kendini çöllere vuruyor."

Kaçırılan insanların Qıbbesin köyüne götürülerek oradaki okulda esir tutulduğunu ifade eden Hüso, Bu kişilerden bazılarının da zorla Minbic'te kalkan yapıldığını kaydetti. Hüso, devamla şu bilgileri verdi:

'ONLARCA KİŞİYİ KATLEDİLİP ÇÖPLÜĞE GÖMDÜLER!'

"Kaçırdıkları kişilerden bazıları da Rai ve köylerine hendek kazmak için götürülmüş, bazıları da Bab çevresindeki tavuk çiftliklerine götürülmüş durumda. Buralarda rehin tutulan insanlardan her hangi bir haber alınamıyor.   

Bazı kişiler de baskın yaptıklarında kaçmaya çalıştılar. Bu kişilerden bazıları yakalanarak öldürüldü. Sosınbat, Qeibe, Arap Wêran, Şıpêran'dan şimdiye kadar yaklaşık 15 kişi katledildi. Bu 15 kişinin dışında 40 kişi daha katledilmiş. Bu kırk kişi Naman yakınlarında bir çöplüğe gömülmüş. Katlettikleri bu insanların kokusu Numan'a kadar geldiği köylüler tarafından bize bilgi verildi. Katledilen bu 40 kişinin ise kimler olduğu hakkında herhangi bir bilgiye ulaşamadık. Bunlar daha önce kaçırdıkları Kürtler de olabilir." 

'30 BİN İNSAN EVLERİNİ TERK ETTİ'

DAİŞ'in son 15 gün içinde Şehba ve özellikle de Bab bölgesindeki Kürt köylerinde yönelik başlattığı katliamdan ötürü yaklaşık 30 bin insanın göç ettiğine dikkati çeken Hüso, şunları dile getirdi:

"Üç ay içinde bölgeden göç edenlerden bizim alana yaklaşık 27 bin kişi ulaştı. Bu 27 bin insanın 13 bini son 17 gün içinde bize ulaştı. Bu göçmenler ölümü göze alarak çöllerden vurup kendilerini Ehraz'a ulaştırıyorlar. Ehraz QSD güçlerinin denetimindedir. Buradan onları Kefer Nasih'a götürüyoruz. Burada artık gitmek istedikleri yere göre onları gönderiyoruz. Bazıları Idlıp'a, bazıları Azaz, bazıları da Afrin'e geçiyor. Sabaha karşı bize ulaşmak isteyen bir kafileye çeteler ateş açmıştı. Bir baba ve üç çocuğu öldürüldü. Dört kişi de yaralanmıştı. Cenaze ve yaralılarıyla bize ulaştılar."

HALKIN ÇAĞRISI

Ceyş El Suwar Basın Sözcüsü Ahmet Hüso, halkın QSD güçlerine 'bize ulaşın, ne yaparsanız şimdi yapın' şeklinde çağrılarının olduğunu söyledi. 

Öte yandan Türkiye'den Cerablus ile Çobanbey  arasındaki Trixin köyü civarında tel örgüler kaldırılıp, mayınlar temizlenerek yüzlerce Türk, Çeçen, Afgan çete geçirildi. Bu köy Cerablus'un 15 kilometre batısına düşüyor.