Salih Müslim’den Türkiye’ye diyalog çaðrısı

Salih Müslim’den Türkiye’ye diyalog çaðrısı

Ýsveç’in Başkenti Stockholm’de bir basın toplantısı düzenleyen PYD Eşbaşkanı Salih Müslim Kürtlerin haklarının tanındıðı özgür ve demokratik bir Suriye’den yana olduklarını belirterek Türkiye’ye diyalog çaðrısında bulundu. Müslim, “Tarihte kim Kürtlerle anlaşmışsa bölgede aðırlıðı artmıştır. Türkiye’yi yönetenler bu gerçeði göz ardı etmemeli” dedi.

Temaslarda bulunmak üzere bir süredir Avrupa’da bulunan PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, Ýsveç’in başkenti Stockholm’de basın toplantısı düzenledi. Ýsveç basınının büyük ilgi gösterdiði basın toplantısında Müslim Suriye Ulusal Konseyi’ne (SUK) yüklenerek Türkiye’ye barış ve diyalog çaðrısında bulundu.

Müslim, Suriye Ulusal Konseyi’nin (SUK) Esat rejimine karşı mücadele eden grupların temsilcisi olmadıðını, Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) çok parçalı bir yapısının olduðunu ve gruplardan çoðunun SUK’u Suriye haklarının meşru temsilcisi olarak görmediklerini söyledi. Suriye ordusundan ayrılan bir grup askerin oluşturdukları örgütlenmenin halk için mücadele ettiðini ve bu grupla Kürtler arasında dostça ilişkiler olduðunu ifade etti. ÖSO bünyesinde yer alan diðer grupların batılı ülkelerin ve Türkiye’nin politikasını uyguladıklarını, bazılarının da halifelik rejimini yeniden tesis etmek istediklerini söyledi. Sünnilerden oluşan bazı grupların da geçmişte Alevilerin kendilerine yaptıkları haksızlıkların intikamını alma peşinde olduklarını ifade etti.

SUK’nin Batı ve Türkiye’nin desteklediði halktan kopan bir oluşum olduðunun farkında olan SUK yöneticileri Abdulbasit Seyda ve Burhan Kalyon’un ÖSO bünyesinde bulunan grupların desteðini alabilmek için Halep’e gittiðini ama umdukları karşılıðı bulamadıkları söyledi.

SUK’un hiç bir şekilde demokratik muhalefeti temsil etmediðini vurgulayan Müslim, yalnızca ÖSO içinde yer alan Türkiye yanlısı grupların SUK’u tanıdıklarına dikkat çekti.

Bir soru üzerine Esad rejiminin bilinçli olarak Kürt bölgelerinden çekilerek yönetimi PYD’ye bıraktıðı iddiaların gerçeklerini yansıtmadıðını ifade etti. Rejimin zaten Suriye’nin pek çok yerine yayılan savaşta yeni bir cephe açılmasını engellemek için çekilmek zorunda kaldıðını ve Kürtlerin bölgeyi ele geçirmelerinin sancısız olmadıðına dikkat çeken Müslim şunları söyledi:

“Suriye askerlerinin geri çekilerek bölgeyi bilinçli olarak PYD’nin denetimine bıraktıðı iddiaları tamamen yalan. Bazı yerleşim birimlerinde rejimin güçleri bölgeyi terk etmemekte direnince çatışmalar oldu. Bazı arkadaşlarımız şehit düştü. Suriye ordusu da kayıplar verdi. Ama askerlerin çoðunluðu halka karşı direnemeyeceklerini anlayınca teslim oldu ve bölgeyi terk etti.”

Müslim, Suriye ordusunun ÖSO’na baðlı bazı silahlı güçlere saldırmak için kendi bölgelerine geçmeye çalıştıðını ancak halkın tankların önüne geçerek buna izin vermediðini aktardıktan sonra çatışmaların Kürt bölgelerine sıçramasına izin vermediklerini söyledi.

Qamişlo’da durumun hassas olmasını göz önüne alarak yönetimi ele geçirmediklerini belirten Müslim, 1974 yılında rejim tarafından bölgeye yerleştirilen Arapların Esat rejimini desteklediklerini, bir Kürt-Arap çatışmasına neden olmamak için ihtiyatlı davranmayı yeðlediklerini söyledi. Bölgede yaşayan Araplarla uzlaşılması durumunda Qamişlo’da yönetime el koyabileceklerini ifade etti.

Müslim, bir gazetecinin Türkiye’nin kendilerine yönelik tehdit oluşturup oluşturmadıðı sorusunu da şöyle cevapladı. “Biz hiç bir biçimde Türkiye’ye yönelik bir tehdit oluşturmuyoruz. Hiç bir zaman Türkiye’ye karşı olmadık. Ama Türkiye ne pahasına olursa olsun Suriye’nin sorunlarına el alıyor. Kürtlere karşı bazı gruplara para ve silah yardımı yapıyor. Bunlar iyi ve olumlu şeyler deðil. Türkiye parlamentodan tezkereyi geçirdi. Ama Suriye ve Ortadoðu’daki konjektür Türkiye’nin müdahalesine izin vermiyor. Türkiye Kürt bölgelerine yönelik ufak tefek saldırılarda bulunabilir ama bölgemize girmeyi göze alamaz. Eðer böyle bir şey yaparsa halkımız direnecektir. Biz askeri örgütlenmemizi oluşturduk. Kürt Savunma Birlikleri bölgemize karşı herhangi bir müdahaleye anında karşılık verecek durumda. Türkiye’nin Kürt fobisinden kurtulması gerekir. Biz hiç bir zaman Türkiye’ye düşman olmadık. Olmayacaðız da. Biz Türkiye ile diyalog ve anlaşmadan yanayız.”

Müslim’in açıklamaları yazılı ve görsel tüm basında geniş olarak yer buldu. Basın toplantısının ardından görüştüðümüz Müslim, kendilerinin Esad rejimine sürdürülen muhalefetin bir parçası olduðunu, ancak rejimi silahla yıkma yerine kitlesel eylemler yapmayı tercih ettiklerini söyledi. Başından beri Esad rejimine karşı silah kullanılmasına karşı çıktıklarını belirterek “Biz devrimin bir parçasıyız. Demokratik tüm girişim ve eylemlerde varız. Ama biz ÖSO ve Esad rejimi arasındaki savaşta taraf olmadık. Olmayacaðız da. Biz bu tutumu ilke olarak benimsedik” dedi.

Türkiye’ye diyalog çaðrısı yapan Müslim Ortadoðu’da Kürt halkıyla dost olmayan ve uzlaşmayan hiç bir ülkenin başarı şansı olmadıðını vurgulayarak şunları söyledi. “Türkiye’yi yönetenler savaşın bugüne kadar neden olduðu kayıp ve yıkımları düşünmeli. Kürtlerle anlaştıðı ilk gün Türkiye Ortadoðu’da lider bir ülke konumuna gelecek. Tarihte kim Kürtlerle anlaşmışsa bölgede aðırlıðı artmıştır. Türkiye’yi yönetenler bu gerçeði göz ardı etmemeli.”