1980'li yıllarda Saddam rejiminin baskı ve zülmünden kaçarak İsveç'e sığınan Kerküklü Türkmen Abdulvahap Tenekeci, AKP'nin lobiciliğini yapan İsveç-Türk Federasyonu Başkan Yardımcısı Barbaros Leylani'yi kardeşinin katili olmakla suçluyor.
MURAT KUSEYRİ
STOCKHOLM
Pazartesi, 18 Ocak 2016, 08:39
1980'li yıllarda Saddam rejiminin baskı ve zülmünden kaçarak İsveç'e sığınan Kerküklü Türkmen Abdulvahap Tenekeci, AKP'nin lobiciliğini yapan İsveç-Türk Federasyonu Başkan Yardımcısı Barbaros Leylani'yi kardeşinin katili olmakla suçluyor.
Barbaros Leylani yaklaşık 2 yıldan bu yana İsveç-Türk Federasyonu'nun Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor. Bundan 10 yıl önce Hasan Dölek'in başkan seçilmesinden sonra adım adım Türk devletinin denetimine giren ve AKP'nin lobiciliğini yapan Türk Federasyonu, Kürt, Ermeni ve Süryanilere yönelik ırkçı demeçler vermek ve eylemler örgütlemekle tanınıyor.
Dölek bu çalışmalarından dolayı sadece Türkiyeli ve Kürdistanlı ilerici çevrelerin değil aynı zamanda İsveç sol hareketi ile ırkçılık karşıtı oluşumların da tepkileriyle karşılaştı.
Irkçı ve soykırım inkarcılarını mercek altına alan Denialism-Watch adlı örgütlenme 2010 yılından bu yana Dölek'i takibe aldı ve yaptığı tüm ırkçılıkları İsveç kamuoyuna duyurdu. Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nden milletvekili olabilmek için yaptığı sahtekarlıklar ve söylediği yalanlar İsveç medyasına yansıyan Dölek, geçtiğimiz yıl Türkiye'de yapılan seçimlerde AKP'den milletvekili aday adayı olduysa da seçilemedi.
AKP, yıllardır lobici olarak kullandığı Dölek'i kağıt bir peçete gibi buruşturup çöpe atarken, Barbaros Leylani'yi öne çıkarmaya başladı.
Leylani, sadece Stockholm'de Kürt; Asuri ve Süryanilerin örgütledikleri eylemleri sabote etmekle kalmıyor, aynı zamanda teröre ve soykırıma karşı mücadele bahanesiyle ırkçı ve şoven gösterilerin örgütlenmesine önderlik ediyor ve soykırım anıtlarının dikilmesini engellemek için İsveç'in değişik illeri arasında mekik dokuyor.
Tüm bu çalışmaları AKP Hükümeti ile eşgüdüm içinde yürüten Leylani, Türkiye'nin İsveç Büyükelçiliği'nin resepsiyonlara davet ettiği 'seçkin kişiler' listesinde.
TÜRKMENLERİN LEYLANİ'NİN SADDAM İŞBİRLİKÇİSİ OLDUĞUNDAN KUŞKULARI YOK
Bundan 2 yıl önce yapılan kongrede bir anda Türk Federasyonu'nun yönetime giren ve Genel Başkan Yardımcısı seçilen Leylani Türklerin pek tanımadıkları Türkmenlerin ise çok iyi tanıdıkları bir kişi.
Görüşlerine başvurduğumuz Türkmenlerden hiç birinin Leylani'nin bir Saddam işbirlikçisi olduğundan ve pek çok gencin onun yüzünden idam edildiğinden ve cezaevinde yattığından kuşkusu yok.
Ancak Türkmenlerin bir kısmı Leylani'nin yakalandıktan sonra Saddam rejiminin gönüllü ajanlığını yaptığını söylerken bazı Türkmenler de başından bu yana Baas rejimi tarafından Türkmenler içine sokulan bir ajan olduğunu düşünüyor.
Saddam rejiminin azınlık halklara yönelik baskılarına karşı çıkan Türkmenler, 1980 yılında Baas rejimini protesto etmek için Kerkük'te gösteriler yaparlar. Gösteriye katıldıkları suçlamasıyla aralarında Barbaros Leylani'nin de bulunduğu bazı Türkmen gençleri göz altına alınır.
Saddam rejiminin mahkemesi, 1 Temmuz 1980 günü Salahattin Haffaf, Salahattin Abdullah, Muhsin Molla Ali Mustafa, Abbas Telefarli, Hamit Kümbetli, İzzettin Terzi, Muhammed Korkmaz ve Rüştü Reşat Salihi'nin idam ve Sabah Günyeci, Celil Fetih, Salah Tezeli ve Muhsin Hüseyin'in müebbet hapis cezalarına çarptırılmalarına karar verir.
Aralarında şu anda Türkmen Cephesi'nin liderliğini yapan ve Irak parlamentoda milletvekili olan Erşat Salihi'nin de bulunduğu diğer sanıklara 7 ila 10 yıl arasında hapis cezaları verilir.
İdam cezasına çarptırılan 8 Türkmen 9 Temmuz günü idam edilirler.
HEPSİ BARBAROS'UN YÜZÜNDEN ASILDI
İdam edilenlerden Salahattin Abdullah Tenekeci'nin ağabeyi Abdulvahap Tenekeci, kardeşinin idam edilmesinden sonra yaşananları şu cümlelerle aktarıyor:
“1980 yılı Temmuz ayının 10'unda ben ve ağabeyim Bağdat'a giderek idam edilen kardeşim Selahattin'in cenazesini Kerkük'e getirdik. Erşad Salihi'ye hapis cezası verdiler. Kardeşi Rüştü'yü de benim kardeşim gibi idam ettiler.
Bunların hepsi Barbaros'un arkadaşlarıydı. Bir toplantıda Saddam'a küfrediyorlar. Baas partisi aleyhinde konuşmalar yapıyorlar. Daha sonra hepsi gözaltına alındı. Barbaros'u serbest bıraktılar.
Benim evde bir resim var. Ortada Barbaros bir tarafında benim kardeşim Salahattin Abdullah Tenekeci diğer tarafında da bizim komşumuz Salahattin Haffaf.
Her ikisi de asıldı. Barbaros neden serbest bırakıldı? Bizim bildiğimiz Barbaros toplantıdaki konuşmaları kaydetti ve bu kayıtları Saddam'ın adamlarına verdi. En yaşlılarının soyadı Korkmaz'dı, adını hatırlamıyorum. Ötekilerin hepsi benim kardeşim gibi gençtiler. Aralarında 17 yaşındaki gençler de vardı. Hepsi Barbaros'un yüzünden asıldı.
Barbaros'u serbest bıraktılar. Kaçtı Türkiye'ye. Ben o zaman devlet memuruydum. Önce İran'a daha sonra da Türkiye'ye geçtim. Oradan da İsveç'e geldim.”
Kardeşinin gerçek katilinin Barbaros Leylani olduğunu söyleyen Tenekeci, “Kardeşim asıldığında emniyet taziye kurmamızı yasakladı. Hiç kimse korkudan bize selam veremiyordu. O sıralar Barbaros bisikletle bize geldi ve bana 'Gerçekten senin kardeşin Salahattin'i astılar mı' diye sordu. 'Barbaros sen ne olduğunu bilmiyormusun hemen buradan git dedim'. O günden beri Barbaros'u bir daha görmedim” diyor.
Türkmenler içinde barınamadığı için Leylani'nin Türk Federasyonu'na girdiğini söyleyen Tenekeci, “Bu orayı da batırır, dağıtır. Benim bildiğim bu bir taraflara yine casusluk yapıyor ama kimlere yaptığını bilmiyorum. Bir yerlerden paralar alıyor. Türkiye'ye çok sık gidiyor. Bu çıkarı için herkesle işbirliği yapar. Ben bunun Saddam rejimi ile işbirliği yaparak kardeşim ve diğer gençleri ölüme gönderdiğinden eminim” şeklinde konuşuyor.
ESKİ EŞİ: “BENİ VE ÇOCUKLARI DÖVÜYORDU”
Barbaros Leylani'nin eski eşi Hacer Ristim de Leylani gibi Kerküklü. Kerkük'te iken Leylani'yi tanımadığını ve aracılar vasıtasıyla evlilik yaparak İsveç'e geldiğini söylüyor.
Leylani'yle evlendiğinde Saddam rejimi ile işbirliği yaptığını ve pek çok insanın idamına sebep olduğunu bilmediğini söyleyen Ristim, “Olanları 2002 yılında Saddam Hüseyin iktidardan düştükten sonra belgeler açığa çıktığında öğrendim” diyor.
Saddam rejimiyle yaptığı işbirliği açığa çıktığı için Leylani'nin korkusundan Irak ve Kerkük'e gidemediğini söyleyen Ristim, “Benim çocuklarım da başlarına bir şey gelir diye Irak'a gitmeye korkuyorlar” şeklinde konuşuyor.
Leylani'nin hastalıklı bir kişiliğe sahip olduğunu, kendisini ve iki çocuğunu dövdüğünü ama İsveç'te kadın ve çocukların dövülmesinin suç olduğunu bilmediği için polise şikayet etmediğini söylüyor.
Türkmenlerin 8 kişinin idam edilmesine neden olmakla, eski eşinin kendisine ve çocuklarına şiddet uygulamakla suçladığı Leylani, pek çok toplantı ve platformda olduğu gibi İsveç'te kurulu federasyonların üst organı SIOS'ta (Etnik Örgütlerin İşbirliği Organı) Türk Federasyonu'nu temsil ediyor.
Irkçılığa ve yabancı düşmanlığına, kadın ve çocuklara yönelik şiddete karşı mücadele edeceğini vaad ederek devleten aldığı yardımlarla varlığını sürdüren Türk Federasyonu, kadınlara şiddet uygulayan ve eski Saddam şimdi de AKP işbirlikçisi Barbaros Leylani vasıtasıyla Kürt, Ermeni ve Süryanilere yönelik ırkçılık ve provokasyonlarını sürdürüyor.