Polis, DÜ'deki öğrencilere gün boyu saldırdı

Polis, DÜ'deki öğrencilere gün boyu saldırdı

Dicle Üniversitesi'nde dün öğrenci olmayan bir grubun devrimci, demokrat ve yurtsever öğrencilere demir çubuk ve sopalarla saldırması ile başlayan olaylar, ikinci gününde de devam etti. Polisler gün boyunca, saldırıyı protesto eden öğrencilere, havadan ve karadan saldırdı. Öğrenciler, saldırılara karşı yarın saat 12.00'de Fen Edebiyat Fakültesi önünde tekrar biraraya geleceklerini belirterek, eyleme katılım çağrısında bulundu. 

Dicle Üniversitesi'nde dün aralarında öğrenci olmayanların da bulunduğu bir grubun tekbir getirerek, devrimci, demokrat ve yurtsever öğrencilere demir çubuk ve sopalarla saldırması ile başlayan olayları protesto etmek amacıyla Eğitim Fakültesi önünde biraraya gelerek yürüyüş yapmak isteyen öğrencilere, polisin saldırmasıyla başlayan olaylar gün boyu devam etti. Öğrencilerin, polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine tarlalardan panel düzenleyen söz konusu saldırgan grubun bulunduğu Dicle Üniversitesi Kongre Merkezi'ne doğru yürüyüşe geçmesiyle polis havadan ve karadan saldırdı. Öğrencilerin bulunduğu alana doğru onlarca gaz bombası ve tazyikli suyla öğrencilerin yürüyüşünü engellemeye çalışan polis, havadan da polis helikopterinden öğrencilerin bulunduğu alana gaz bombaları attı. 2 öğrenci polisin attığı gaz bombasının isabet etmesi sonucu yaralandı. Uzun süre polisin saldırısına taşlarla karşılık veren ve yürüyüşüne devam eden öğrenciler, Kongre Merkezi'nin çevresinin polis tarafından sarılması üzerine yeniden İktisadi İdari Bilimler Fakültesi önüne doğru yürüyüşe geçti. Bu sırada üniversitenin farklı noktalarında toplanan öğrencilere, polis tazyikli su ve gaz bombaları ile yeniden saldırdı. İktisadi İdari Bilimler Fakültesi önünde toplanan öğrenciler, sloganlarla uzun süren bekleyişini sürdürdü. 

Bu sırada DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, BDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane ve BDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt öğürencilerin bulunduğu alana geldi. Sık sık "PKK vuracak hizbulşeytan ölecek", "PKK burada hizbulşeytan nerede", "Kürdistan faşizme mezar olacak", "Dicle bizimdir bizim kalacak" ve "YDG-H vuracak intikamı alacak" sloganları atıldı. Alanda bulunan öğrenciler ana akım medya mensuplarının kimliklerine baktı ve burada bulunan İlke Haber Ajansı muhabirlerine, "Doğruları yansıtmıyorsunuz. Bir an önce burayı terk edin" demesi üzerine, söz konusu ajansın muhabirleri alandan uzaklaştı. 

Burada yüzü kapalı bir öğrenci, öğrenciler adına megafonla bir açıklama yaptı. Dünden bu yana polis ve rektörlük eliyle yurtsever öğrencilere yönelik bir linç kampanyası yürütülmek istendiğini belirten genç, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin "Vur de vuralım, öl de ölelim" açıklamalarının ardından birçok üniversite de yurtsever öğrencilere yönelik saldırılarının yaşandığına dikkat çekti. Genç, polisin Diyarbakır'da Kürt gençlerini hedef alarak katlettiğini dile getirerek, 15 Şubat protestolarında Şahin Öner'in ve 27 Mart'ta da Murat İzol isimli gencin polisler tarafından katledildiğini söyledi. Öğrenciler adına açıklama yapan genç, "Dün yine polis ve hizbulşeytanlar polis eşliğinde Eğitim Fakültesi'ne gelerek arkadaşlarımıza saldırmak istedi. Gruba müdahale etmeyen polis bizim yürüyüşümüze izin vermedi. Ancak bizler onurlu direnişimizle tüm bunları boşa çıkarmaya devam edeceğiz. Özgürlüğün yolu direnişten geçer. Bu hafta tamamıyla gerekirse işgalle ne yapılması gerekiyorsa onu hayata geçirerek, burada yaşananları ve polisin taraflığını protesto edeceğiz" diyerek, yarın herkesi saat 12.00'de Fen Edebiyat Fakültesi önünde gerçekleştirilecekleri protesto eylemine katılmaya çağırdı. 

Gencin açıklamasının ardından basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, üniversitede yaşanan olayları yatıştırmak için geldiklerini, ancak rektör başta olmak üzere herhangi bir muhatap bulamadıklarını ve rektörün telefonlarına cevap vermediğini belirtti. Üniversitede yaşananlardan birinci dereceden rektör ve polisin sorumlu olduğunu dile getirdi. Tuğluk'un açıklamasının ardından, uzun süre bekleyişini sürdüren öğrenciler, Mimarlık Fakültesi'ne yürümek istedi ancak onlarca zırhlı araç ve TOMA'larla fakültenin çıkışını tutan polis öğrencilerin yürüyüşüne izin vermedi. Polisin sık sık "dağılın" anonsuna öğrenciler de "Asıl siz buradan defolun. Buralar bizim" diyerek ve "Katil polis üniversiteden defol" sloganıyla tepki gösterdi. Yürüyüşe izin vermeyen polislerle görüşen BDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, öğrencilerin yürüyüşüne izin verilmesi için girişimlerde bulundu. Ancak polis yetkilileri, "En ufak bir yürüyüşe izin verilmeyeceği" yönündeki talimat gereği izin verilmeyeceğini ve öğrencilerin dağılmaması halinde müdahale edileceğini belirti. Uzun süren görüşmelerden sonuç çıkmazken, Hizbullah'a yakın olduğu belirtilen 100 kişilik bir öğrenci grubunun Kongre Merkezi önünde beklediğini dile getiren polislerin, tüm gücü yurtsever, devrimci ve demokrat öğrencilerin bulunduğu alana konuşlandırması dikkat çekti. 

Uzun bekleyişin ardından öğrenciler, otobüslerle üniversiteden ayrılmaya karar verdi. Bunun üzerine Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin üniversiteye yolcu taşıyan 6 otobüsü öğrencilerin bulunduğu yere geldi. Otobüslere binen öğrenciler üniversiteden ayrılmak üzereyken çevik kuvvet polisleri, öğrencilere hakaretler yağdırdı. Bu sırada otobüslerin camları çevik kuvvet polisleri tarafından silah ve taşlarla kırıldı. Otobüs dışında bulunan öğrenciler de taşlarla polislere karşılık verdi. Bu sırada araya girmek isteyen DTK Eşbaşkanı Tuğluk'a polisler tarafından atılan bir soda şişesi isabet ederken, Tuğluk başından hafif şekilde yaralandı. Yine onlarca gaz bombasının atılmasının ardından sağduyulu davranan öğrenciler, otobüslerle kent merkezine hareket etti. Konvoy şeklinde kentte doğru yola çıkan öğrencilere onlarca zırhlı araç ve TOMA'ların yanı sıra çevik kuvvet polislerini taşıyan çok sayıda otobüs de kent merkezine kadar eşlik etti. Seyrantepe mevkisinden kentte gelen öğrencilerin otobüsleri Batıkent Meydanı'nın üst kısmında yer alan kavşakta toplanan ve aralarında sakallı ve cümbeli orta yaşlarda kişilerin de bulunduğu yaklaşık 50 kişilik bir grup tarafından taşlandı. Polis saldırgan gruba geç müdahale etti. Saldırının ardından çok sayıda cam atılan taşlardan dolayı kırılırken, saldırgan grup bölgeden geçen bir otobüse bindirilerek, polis eşliğinde uzaklaştırıldı. Yurtsever, demokrat ve devrimci öğrencilerin otobüslerden inerek dağılmasının ardından bir grup öğrenci de Sanat Sokağı'nda biraraya gelerek, Elazığ Caddesi üzerinden Dağkapı Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti. Sık sık, "PKK halktır halk burada", "Kürdistan faşizme mezar olacak" ve "Hizbul şeytan nerede PKK burada" sloganları atan öğrencilerin yürüyüşü, Dağkapı Meydanı'ndan Urfa Kapı'ya kadar devam etti. Burada önleri onlarca TOMA ve çevik kuvvet polisi tarafından kesilen öğrenciler, sloganlar eşliğinde yürüyüşlerini sonlandırdı. 

Dün başlayan ve bugün de devam eden olayların ardından üniversite içerisinde ve kentte Dağkapı Meydanı, Ofis ve Fiskaya olmak üzere birçok noktada polisler tarafından yoğun önlemler alındı. Öte yandan BDP'li seçilmişlerin de aralarında bulunduğu bir heyetin Fiskaya semtine gideceği ve burada yaşanılan olaylara ilişkin açıklama yapması bekleniyor.