PKK ve PAJK'lı tutsaklardan 15 Şubat için 3 günlük açlık grevi

PKK ve PAJK'lı tutsaklar adına açıklama yapan Deniz Kaya, Uluslararası Komplo’nun yıl dönümü vesilesiyle 3 günlük açlık grevi eylemi yapacaklarını duyurdu.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın şahsında 15 Şubat 1999'da gerçekleştirilen Uluslararası Komplo’nun yıldönümüne ilişkin PKK ve PAJK'lı tutsaklar adına Deniz Kaya yazılı bir açıklama yaptı. 15 Şubat’ı bölge hakları için kara bir gün olarak değerlendiren Kaya, bu tarihin yıldönümünde 3 günlük açlık grevi başlatacaklarını açıkladı.

Kaya yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Uluslararası komployla Önderliğimizin yakalanışı olan 15 Şubat günü özellikle Kürdistani halklar için kara bir gün olarak ele alınmıştır. İnsanlığın kurtuluşuna kendini adayan ve toplumsal özgürlük için yoğunca emek ve mücadele sahibi olan Önderliğimiz 20 yıldır İmralı zindanında ağır tecrit altında olmasına rağmen eşsiz bir direniş içerisindedir. Bu direniş uluslararası komployu boşa çıkardığı gibi toplumsal özgürlükte ısrarın da adı olmuştur. Halk ve özgürlük hareketi Önderliğine her koşul altında sahip çıkacağını eylem ve söylemleriyle ispatlamış ve ‘Güneşi, ışığı, aydınlığı tutsak alamazsınız, karartamazsınız’ diyerek ateşten bir çember oluşturarak, Önderliğini sahiplenmiştir. Başta 'Güneşimizi Karartamazsınız' şiarıyla bedenini ateşte yıkayıp ölümsüzleşen Halit Oral, Sema Yüce, Fikri Baygeldi, Serdar Ari, Eleftria, Viyan Soran ve yüzlerce şehitlerimizi minnetle anıyor onlara layık bir duruş sergileyeceğimizi belirtiyoruz. İşbirlikçi, komprador ve ulus devletçi mantalitenin parti ve parti önderliğine dönük yaptığı tüm hesapların boşa çıktığı böylesi anlarda direniş ivmemizi daha da yükselteceğimizi ve uluslararası komployu tekrardan lanetlediğimizi belirtmek istiyoruz. Önderliğimiz üzerine uygulanan tecridi asla kabul edemeyeceğimizi her koşul ve şart altında direnerek göstereceğiz.

EFRÎN'E SALDIRI KOMPLONUN DEVAMIDIR

Kürt ve Kürdistan üzerinde yürütülen tüm politikaların temel gayesi inkar ve imha olduğu mevcut hükümet tarafından aleni bir şekilde uygulanmaya çalışılmaktadır. 100 yıllık TC politikaları Erdoğan şahsında somut ifadeye kavuşmuş ve Kürde olan tahammülsüzlüğünü faşist uygulamalarla hayata geçirmektedir. Uluslararası komplonun bir devamı niteliği taşıyan Efrîn'e işgal girişimi zafere, başarıya hasret kalmışlığın çaresizliğidir. Kadim topraklarda kök salmış ve direnerek kendisi olmayı başarmış Kürt’ün tasfiyesine soyunanlar kendileri tasfiye olacaktır. Efrîn halkı işgalci, soykırımcı Türk ordusu ve çetelerine karşı direngen bir halktır, gücünü topraktan, güneşten, yüce değerlerden, inançtan ve hakikatten alıyor. Erdoğan'ın Efrîn'e işgal girişimi tamamen kültür kırım ve toplum kırım üzerine kurulmuştur. Erdoğan'ın fikri ve zikri büyük bir insanlık suçunu işlemeye programlanmıştır. Almanya'da Hitler ve İtalya'da Mussolini halklar için ne derece tehdit oluşturmuşsa Türkiye ve Kürdistan için de Erdoğan tehlike ve tehdit oluşturmaktadır. Kürt’ün ölüsüne bile tahammül edemeyen faşist bir iktidarın mezarlıkları tahrip etmesi tesadüfi değildir. Mezardaki naaşı bile kaçırıp hiç bilinmedik arazilere atmaları soysuzluklarının nişaneleridir. AKP-MHP faşist ittifakın kürde dönük yapacağı her uygulamayı artık beklemezdik diye bir pozisyonda olmadığımızı belirtmek istiyoruz. Kürdün dirisine yapılan muamele ölüsüne de yapılır, bu nedenle bizler Türkiye ve Kürdistan zindanlarında bulunan PKK ve PAJK'lı tutsaklar olarak faşizme asla boyun eğmeyeceğimizi ve halkımızla birlikte direneceğimizi belirtiyoruz.

TEK TİP ELBİSE TEKÇİLİĞİN DIŞA VURUMUDUR

Faşizm her yerde faşizmdir, sokakta, mahallede, işyerinde, evde, zindanlarda fark etmeksizin toplumun tüm gözeneklerine sızmak ister. Bu nedenle her yer faşizme karşı direniş olmalı, bizler zindanda bulunan PKK ve PAJK'lı tutsaklar olarak faşizme karşı direneceğiz, bizlere deli gömleği giydirmek isteyen faşist ittifakın kendisi akıl tutulması yaşıyor. Tek tip elbise uygulaması ulus devlet tekçiliğinin dışa vurumudur, asla bize giydiremezsiniz. Bizler hakikat aşk ve özgürlük mücadelesi veren inançlı insanlarız önderliğimize ve şehitlerimize olan bağlılığımız bizleri faşizme karşı hep direngen kılmış ve mücadeleye sevk etmiştir. Zindanlarda direniş geleneğini bizlere miras bırakan Kemal, Mazlum, Hayri, Sema ve Sara yoldaşlara layık bir yaşam içerisinde olacağımızı belirtiyoruz.

DİRENİŞ İVMEMİZİ YÜKSELTECEĞİZ

Bu bağlamda AKP-MHP soykırımcı faşist ittifakın Önderliğimiz üzerinde gerçekleştirilen tecridin, Efrîn işgal girişimi, tek tipleştirme girişimleri, baskı, zulüm ve işkencelerine dönük PKK ve PAJK'lı tutsaklar olarak bir tutum ve tavır sahibiyiz. Uluslararası komplonun yıldönümü olan 15 Şubat günü faşizmin politika ve uygulamalarına karşın 3 günlük uyarı amaçlı açlık grevine gireceğimizi bildiriyoruz. Bu minvalde faşizmin saldırıları yoğunlaştığı taktirde bizlerde direniş ivmemizi yükselteceğiz.

BİRLİKTE MÜCADELEYE ÇAĞRI

Kürdistan ve Türkiye zindanlarında bulunan PKK ve PAJK'lı tutsaklar olarak 15 Şubat günü başlatacağımız 3 günlük açlık grevi eylemi yüce değerlerimizi savunma ve soykırımcı faşizme karşı direnmedir. Bu nedenle halkları ve ilerici demokrasi savunucularını, aydınları faşizme karşı birlik olmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz."