14 Temmuz direnişinin 37’inci yıl dönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yapan PKK Yürütme Komitesi, “14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişinin 37’nci yılında da AKP-MHP faşizminin topyekûn özel savaş saldırısına karşı Özgürlük Hareketimiz ve halkımız aynı çizgide kahramanca topyekûn direniş yürütmüştür” dedi.

PKK Yürütme Komitesi açıklaması şöyle:

“12 Eylül faşist-askeri darbesine karşı Diyarbakır zindanında gelişen tarihi 14 Temmuz 1982 Büyük Ölüm Orucu Direnişinin yeni bir yıldönümünü yaşıyoruz. 37’nci yıldönümünde tarihi 14 Temmuz Direniş ve Zafer Ruhunu selamlıyoruz. Hep yaşayacak olan bu ruhun kahraman yaratıcıları Mehmet Hayri Durmuş, Kemal Pir, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek yoldaşları ve şahıslarında tüm özgürlük mücadelesi şehitlerimizi saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz. Bu tarihi onur kararının yıldönümü vesilesiyle amaçlarını başarma ve anılarını yaşatma sözümüzü bir kez daha yineliyoruz. Kürt halkının ve dostlarının ‘Ulusal Onur Günü’nü kutluyoruz. Hareket ve halk olarak 38’inci direniş yılında daha güçlü savaşacağımızı ve daha büyük kazanacağımızı belirtiyoruz.

14 TEMMUZ KÜRT HALKININ VAR OLMA VE ÖZGÜR YAŞAMA KARARINI VERMİŞTİR

Mazlum Doğan’la başlayan ve Dörtlerle gelişerek 14 Temmuz Ölüm Orucu Direnişi ile tarihi zafer kazanan Büyük Zindan Direnişinin 12 Eylül karanlığını aydınlattığını ve Kürdistan Özgürlük Mücadelesini dönülmez ve yenilmez kıldığını çok iyi biliyoruz. Çünkü tarihi 14 Temmuz Direnişinde somutlaşan Büyük Zindan Direnişi, Apocu özgürlük çizgisini esas alarak her türlü baskıyı, sömürgeci egemenliği, köleliği, teslimiyeti ve ihaneti reddetmiş, Kürt halkının var olma ve özgür yaşama kararını vermiş, bunu kazanmanın tarzını, iradesini, cesaret ve fedakârlığını açığa çıkarmıştır. Önder Abdullah Öcalan’ın deyimi ile “Parti çizgisini temsil etmede ve zaferi yaratmada yeterli bir eylem” olmuştur. Faşist, sömürgeci ve soykırımcı zihniyet ve siyasete karşı zindanda direnip kazanmayı mümkün kılarak, zindanda direnip kazanmayı bilenin dışarda da direnebileceği ve kazanabileceği gerçeğinden hareketle Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin tarihi zaferinin garantisi olmuştur.

Herkesin çok iyi bildiği gibi, 37 yıldır Kürdistan’da varlık ve özgürlük adına yapılan her şeyin ve sağlanan her kazanımın altında 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu ve Zindan Direnişinin imzası vardır. Çünkü bu karar, ruh ve çizgi dağa taşınmış 15 Ağustos Tarihi Gerilla Atılımı olmuş, topluma taşırılmış demokratik ulusun temellerini atan Ulusal Diriliş Devrimi haline gelmiş, kadın kesimine ulaşmış tarihi Kadın Özgürlük Devrimini başlatmış, eleştiri ve özeleştiri temelinde pratiğin sorgulanması ve derslerin çıkartılması olmuş paradigma değişimini ve devrimci çizgi yenilenmesini yaratmıştır. Bu temelde dört parça Kürdistan ve yurtdışında yürütülen özgürlük mücadelesi Bakûrê Kürdistan’da otuz yıldır yaşanan demokratik ulus devrimini, Başûrê Kürdistan’da elde edilen mevcut statüyü ve Kürt kazanımlarını, Rojava’da ise tüm dünyayı aydınlatan bir yıldız gibi parlayan ve özgür insanlığın umudu haline gelen özgürlük devrimini ortaya çıkartmıştır. Büyük Zindan Direnişinin aydınlatıcı, eğitici, örgütleyici ve eyleme geçirici etkisi süreklidir.

AKP-MHP FAŞİZMİNİN TOPYEKÜN ÖZEL SALDIRISINA KARŞI KAHRAMANCA TOPYEKÜN DİRENİŞ

14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişinin 37’nci yılında da AKP-MHP faşizminin topyekûn özel savaş saldırısına karşı Özgürlük Hareketimiz ve halkımız aynı çizgide kahramanca topyekûn direniş yürütmüştür. Özellikle Leyla Güven öncülüğünde başlayan ve tüm zindanlara, dört parça Kürdistan’a, Ortadoğu’ya ve dünyanın dört bir yanına yayılan ve 9 şehit vererek 200 gün süren Büyük Açlık Grevi Direnişi etrafında gelişen Tecridi Kıralım, Faşizmi Yıkalım ve Kürdistan’ı Özgürleştirelim Direniş Hamlesi ile 14 Temmuz Direniş ve Zafer Ruhu çok daha fazla canlanmış ve adeta herkesi kucaklar hale gelmiştir.

Elbette tarihi öneme sahip bu büyük direniş, içlerinde Merkez Komite üyelerimiz Delal, Zeki, Atakan, Armanc, Doğan, Çetin, Rubar ve Helmet yoldaşların da bulunduğu yüzlerce kahraman şehidimizin kanı ile yürütülmüştür. Sonuçta İmralı tecrit kapılarını aralayan ve faşizme ağır bir seçim yenilgisi yaşatan tarihi önemde bir siyasal gelişme ortaya çıkartılmıştır. 37’nci yıl direnişimizin yarattığı siyasal gelişmelerin büyük etkisi, önümüzdeki süreçte İmralı tecrit duvarlarını parçalayan, Türkiye’de faşizmi yıkan, Türkiye’yi demokratik ve Kürdistan’ı özgür hale getiren gelişmelerde çok daha somut olarak görülecektir.

Bugün tarihi 14 Temmuz Direnişinin 37’nci yıldönümü yaşanırken de 14 Temmuz Direniş ve Zafer Ruhu her zamankinden daha çok canlıdır ve bu ruh, kararlılık ve çizgi temelinde dört parça Kürdistan’da ve yurtdışında özgürlük ve demokrasi mücadelemiz sürmektedir. Sömürgeci-soykırımcı Bahçeli-Erdoğan diktatörlüğü geliştirdiği faşist terör ve katliamla ayakta kalmaya ve ömrünü biraz daha uzatmaya çalışırken, halkımız ve Özgürlük Hareketimiz de Türkiye ve Ortadoğu halklarıyla ve tüm demokratik insanlıkla ittifak oluşturarak tecride ve faşizme karşı Demokratik Ortadoğu ve Özgür Kürdistan mücadelesini büyük bir kararlılıkla yürütmektedir. Kahraman gerilla güçlerimiz ölümsüz komutanları Helmet ve Doğan Serhat yoldaşlar öncülüğünde Kandil’den Dersim’e ve Xakurkê’den Serhat’a kadar her alanda faşist-soykırımcı ordu güçlerine ve işbirlikçi-ajanlarına öldürücü darbeler vurmaktadır. Kürt gençleri ve kadınları yürüttükleri özgür yaşam mücadelesi ile herkese örnek ve umut olmaya devam etmektedir.

38’İNCİ DİRENİŞ YILI, HELMET İNTİKAM YILI OLACAKTIR

Sömürgeci-soykırımcı Bahçeli-Erdoğan faşizmi, PKK Merkez Komitesi ve KCK Genel Başkanlık Konseyi üyesi sevgili Helmet yoldaşı alçakça katlederek bizi ürküteceğini ve halkımızı korkutacağını sanmıştır. Ancak büyük yanıldığı, kahraman gerillamızın artan intikam eylemleriyle, halkımızın ve tüm devrimci-demokratik kamuoyunun güçlü sahiplenmesi ve bilenen kini ve öfkesiyle net bir biçimde açığa çıkmıştır. Tarihi 14 Temmuz Direnişinin 38’inci yıl mücadelesi Büyük Şehidimiz Helmet yoldaş komutasında verilecek ve 38’inci direniş yılı ‘Helmet İntikam Yılı’ olacaktır.

Bu temelde halkımızın ‘Ulusal Onur Günü’nü bir kez daha kutluyor, 14 Temmuz Direniş Şehitlerimizi ve bu büyük direnişin 37’nci yıldönümü şehidi olan Helmet Yoldaşı bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, başta gençler ve kadınlar olmak üzere tüm halkımızı ve demokratik güçleri faşist, sömürgeci ve soykırımcı zihniyet ve siyasete karşı özgürlük ve demokrasi mücadelesini her alanda ve yaratıcı yöntemlerle daha çok geliştirmeye ve 38’inci direniş yılını da mutlaka kazanmaya çağırıyoruz!”