Rusya’nın başkenti Moskova’da yaşayan Kürtler geniş katılımlı bir halk toplasıyla Paris’teki katliamı protesto etti.

Dün akşam saat 18’de Mala Kurda da bir araya gelen Kürtler Paris’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doðan ve Leyla Şaylemez’i anarak katliamı gerçekleştirenleri protesto etti. Salonun küçük olması nedeniyle birçok Kürdistanlının dışarıda kaldıðı halk toplantısı özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.

Toplantıda Rusya’daki Kürtler adına Amed ve Dersim’deki cenaze törenine katılan Mezopotamya Kürt Kültür Derneði Başkanı Refik Kamil bir konuşma yaptı. Kamil konuşmasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Paris’teki katliamın ikinci Dersim katliamı olduðunu sözlerini hatırlatarak şunları söyledi: “Kürtlerin tüm Özgürlük ve Barış taleplerine karşılık Paris’te üç Kürt siyasetçi kadın hunharca katledildi. Bu katliamdan bir ay önce Türk Başbakanı Recep Tayip Erdoðan PKK yöneticilerinin Avrupa’da nerde kaldıðını biliyoruz ve onların iade edilmesi için gerekli girişimlerin yapıldıðını söyledi. O konuşmasından sonra böylesi bir katliamın gerçekleştirilmesi anlamlıdır. Ayrıca saldırıda üç kadının hedef alınması bilinçli bir olaydır. Sakine arkadaşın PKK kurucularından ve Özgür kadın hareketinin de önemli öncü isimlerinden biri olduðu biliniyordu. Sakine Amed zindanına tanıklık etmiş o direniş ruhunu yaşamış özgür bir Kürt kadınıydı. Mücadele azmi ve kararlılıðı taktire şayandı. PKK ilk kongresine katılması ve kurucu üyeliði unvanı alması, Alevi olması, Dersim’li olması ve Kürt Özgürlük Mücadelenin önemli belleðinden biri olması nedeniyle 29’cu Kürt isyanını onun şahsında bitirmek istediler. Nasıl ki Kürtlerin ilk isyanını Dersim’de bastırdılarsa bu gün bir Dersim’li şahsında son isyanı da bastırmak istiyorlar. Ama bunu gerçekleştirenlere en güzel cevabı Amed, Dersim, Elbistan ve Mersin halkı vermiştir.”

Kamil konuşmasının devamında Amed ve Dersim’deki cenaze törenlerine katıldıðını söyleyerek şunları dile getirdi; “Sakine Arkadaş bir ara Rusya’da da siyasi çalışmalar yaptı onu oradan tanıyorum. Bizde Rusya’da yaşayan Kürtler adına ona karşı son görevimizi yerine getirmek için bir grup arkadaşla Kuzey Kürdistan’a gittik ve cenaze törenlerine katıldık. Öncelikle Amed’te cenazeleri beklerken bir araya gelen binlerce Kürdistanlının oluşturduðu tablo ve cenazelerin gelmesiyle daha da kalabalıklaşan o kitlenin yüreðinde yanan ateşi kendim gördüm. Gençlerin yüreðinde yanan alevler vardı. Her kes “tolhıldan”, “intikam”, “hepimiz sakineyiz, hepimiz Fidanız, hepimiz Leylayız,” ve “yolunuz bizim yolumuzdur” pankartları taşıyordu. En ufak bir kıvılcımda Amed’te taş üstünde taş kalmayacak denli bir kin vardı halkın içinde. Ama BDP’li yetkililerin büyük titizlikle olayı kontrol ettiði ve halkında onların söyleminden çıkmadıðını gördüm. Amed’ten Dersim’e Sakine arkadaşın cenazesini götüren konvoy geçtiði her yerleşim alanında halk tarafından durduruldu. Onu görmek ve ona etmek için halk bir biriyle yarışıyordu adeta.”

Kamil konuşmasının sonunda Kürtlere özgürlüðü getirecek olanın Kürtlerin birliði olduðunu belirterek şunları söyledi: “Kürtler bu gün Kürdistan’ın her dört parçasında tarihi olaylara şahitlik ediyor. bu arkadaşların bize miras bıraktıðı bu devasa mirasla bizler en yakın zamanda özgürlüðü elde edeceðiz. Bu mirasın kurucusu ve mimarı olan Kürt halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan Serbest bırakılana özgürleşene kadar her birimiz bulunduðumuz yerde Şehit edilen arkadaşlarımızın ruhuyla çalışmalı ve mücadeleyi büyütmeliyiz.”

Refik Kamıl’ın konuşmasının ardından Kürt aydın Aziz Ceo söz alarak Paris’teki katliamda yaşamını yitiren üç Kürt kadını anarak bu katliamı geçekleştirenlere sert bir dille kınadı. Aziz Ceo konuşmasının ardından toplantıya katılan kitleye Paris’te katledilen üç kadın için kaleme aldıðı şiiri okudu. Şiir okunduktan sonra salonda duygulu anlar yaşandı.

Toplantı “şehit mamırın” sloganlarıyla sonlandı.