Kürdistan Kadın Özgürlük Partisi (PAJK), PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik gerçekleştirilen uluslararası 9 Ekim komplosunu ‘Önderliðimize ve halkımıza dayatılan ölüm ve yok etme’ olarak tanımlayarak, “Komploları boşa çıkarmak yaşam gerekçemizdir” dedi.

PAJK Koordinasyonu, 9 Ekim komplosunun 14. Yıldönümü vesilesiyle yaptıðı açıklamada, komplocu güçlerin hala işbaşında olduklarını belirtti. “Ýmralı’da gerçekleşen bir sistem savaşıdır. Önder Apo şahsında halkların demokratik özgürlükçü sistemi, devletçi iktidarcı sistem tarafından teslim alınmak isteniyor” denilen açıklamada devamla şöyle dendi:

“Sistemin özgürlük mücadelemizi ideolojik, siyasal, toplumsal, örgütsel ve askeri olarak yok etme saldırıları, Önderliðimize dönük bir yılı aşan tecritle yeni bir boyut kazanmıştır. Devrimci halk savaşı ve demokratik özerkliðin inşası ekseninde yürüttüðümüz kararlı mücadele karşısında yoðunlaşan saldırılar, bir soykırım politikasını gütmektedir. Bu topyekun saldırıya karşı, kin, öfke ve mücadelemizi her gün daha da büyütmeyi tarihimizin ve halkımızın onurlu evlatları olmanın gereði görüyoruz. Başta Önderliðimiz olmak üzere, Şemdinli, Çelê, Bingöl’de olduðu gibi gerilla güçlerimiz, zindandaki yoldaşlarımız ve Roboski’de olduðu gibi katliamlara karşı direnen halkımızla teslimiyeti asla kabul etmeyeceðiz, varlıðımızı ve özgürlüðümüzü garanti altına alıncaya kadar direnişimizi sürdüreceðiz.

Başını ABD, Ýngiltere ve Ýsrail’in çektiði ulus devletçi sistem, komplo ve tecridi Önderliðimize, halkımıza bir ölüm ve yok etme biçimi olarak dayatmaktadır. Önder Apo, partimiz PKK ve PAJK geliştirdiði özgürlük ve demokratik sosyalizm mücadelesiyle, kimliksizliðe ve statüsüzlüðe mahkûm edilen halkımızı kimliðine kavuşturmuştur. 200 yıllık modernite komplosunu, beş bin yıllık komplocu devletçiliði boşa çıkarmıştır. Bu topraklarda binlerce yıldır yaşayan halkımızı yok sayma; Türkleştirmek, Araplaştırmak ve Farslaştırmak isteyen egemen devletçi politikaları boşa çıkararak, onurlu ve özgür Kürt bireyi, kadını ve halkını yaratmıştır. Bugün de devam eden komplolara karşı, varlık ve özgürlük sorununu demokratik halklar statüsü içinde, Demokratik Ortadoðu Birliði’ne öncülük ederek çözecektir.

9 Ekim komplosu Ortadoðu kördüðümünün çözülmemesi için Kürtleri sürekli savaş içinde tutmayı amaçlayan uluslararası politikanın bir devamı olarak geliştirilmiş, Önder Apo bu oyunu boşa çıkarmıştır. Kürdistan’da gelişen özgürlük mücadelesi, Ortadoðu halklarını etkilemiş, Arap halkının başkaldırısına öncülük etmiştir. Bu etkileşim egemen sistemi korkutmaktadır. Önderliðimize dönük tecridin esas amacı, Kürdistan halkı şahsında, halkların özgürlük seçeneðini yok etmektir. Önder Apo modernitenin halkları birbirine düşüren dinci, milliyetçi, cinsiyetçi, bilimci ideoloji ve politikalarını teşhir ederek aştıkça, saldırılar yoðunlaşmaktadır. Demokratik modernite, kadının ve halkların özgürlük sistemi olarak başta Ortadoðu olmak üzere tüm insanlıða bir çözüm modeli olarak sunmuştur.

Önder Apo bu çözüm modeliyle, sistemin çelişkileri derinleştirerek sürekli müdahale zemini yapan politikalarının bir komplo geleneði olduðunu göstermiştir. Kültürel ve toplum kırım üzerinden geliştirilen soykırım politikalarını teşhir ederek demokratik ulus çözümünü geliştirmiştir. Özgürlüksüz, nefessiz bırakılan tüm insanlık için, özgür yaşam seçeneðini demokratik bir sistem biçiminde alternatife dönüştürmüş, yaşanılır kılmıştır. Lanetlenen ve hakikatinden uzaklaştırılan Ortadoðu kimliksizliðine karşı, Ortadoðu Rönesansı, iyi ve güzel ahlakı, doðru politikası, özgür yaşamı, örgütlü-eylemli kişiliði ve toplumsal hakikati Önderlik sosyalizminde temsil edilmektedir. Teslim alınmak istenen Önder Apo’da gerçekleşen özgür düşünce, ruh ve direnen toplumsal kimliktir. Amansız bir mücadele ile şekillenen bu hakikat, Kürdistan kadını ve toplumunu aydınlatmış, Ortadoðu’yu aydınlatmaya başlamıştır.

2012 yılında bu direniş damarını kesmek için, Önderliðimize, hareketimize ve halkımıza karşı her türlü tecrit, işkence, ölüm, operasyon ve tutuklama geliştirildi. Halk ve hareket olarak yılmadık, direniş ve mücadelemiz büyüyerek devam etti. Yetersiz yoldaşlıðın özeleştirisini Önderliðimizin özgürlüðüne ve özgür yaşam mücadelesine kilitlenerek veriyoruz, vereceðiz. Erkek egemen sistemin yalana, zorbalıða dayanan tüm komplolarını boşa çıkarmak yaşam ve mücadele gerekçemizdir.

9 Ekim komplosuna karşı Önder Apo etrafında ateşten bir özgürlük çemberi oluşturan Güneşimizi Karartamazsınız şehitleri başta olmak üzere, komplocu sistemin varlıðımızı ve özgürlüðümüzü yok etme saldırılarını boşa çıkaran fedai şehitlerimizin anıları önünde saygıyla eðiliyoruz. Onların aydınlattıðı yaşam ve mücadele çizgisinde yürüyeceðiz ve kazanacaðız.

Yaşam Önderlikle ve özgür olacak, başka bir yaşam olmayacak.”