Oluç: Seçim güvenliği yok edilmek isteniyor

HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, kaybedeceğini anlayan AKP'nin seçim güvenliğini ortadan kaldırmaya çalıştığını belirterek, partilere çağrıda bulundu. Oluç, iktidarın ekonomik krizi saklamak için HDP'yi hedef aldığına dikkat çekti.

HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, seçim sürecindeki gelişmeler ve HDP’ye yönelik artan saldırılara ilişkin parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. 

SEÇİM GÜVENLİĞİ

HDP’ye yönelik saldırılara da tepki gösteren Oluç, konuşmasında şu değerlendirmelerde bulundu:

"Seçimlere 20 gün kaldı ve seçim güvenliği ile ilgili yaşananlar rahatsız edici boyutlara ulaşmış durumda. 

Biliyorsunuz, bu seçim sürecinde İçişleri ve Milli Savunma Bakanlığı'nın organize iş olarak yaptığı seçmen kaydırma meselesine itirazımız olmuştu. İki bakanlık organize çalışarak ciddi kaydırma gerçekleştirmiştir. Bizim de buna itirazlarımız olmuştu. Ancak o itirazlarımızın önemli bir bölümü reddedilmişti. Biz o zaman YSK’nın seçime şaibe bulaştırmak konusunda ortaklık yapmaya başladığını söylemiş ve bunu ciddi bir şekilde eleştirmiştik.

Şimdi de 150 bin seçmeni ilgilendiren taşıma ve sandık birleştirme işlemi yapılıyor.

Bu illeri ve ilçeleri şöyle sıralayabiliriz: Ağrı 6 ilçede, Batman 3 ilçede, Bingöl 6 ilçede, Bitlis 5 ilçede, Diyarbakır 7 ilçede, Hakkari 4 ilçede, Mardin 5 ilçede, Muş 5 ilçede, Kars 1 ilçede, Dersim 8 ilçede, Siirt 5 ilçede, Şırnak 5 ilçede, Urfa 6 ilçede, Van 10 ilçede. 

Bu son derece vahim bir tablodur. 150 bin seçmeni ilgilendiren bir durumdur bu. Bu birleştirme ve taşıma kararlarıyla seçim güvenliği ortadan kaldırılıyor. Bunların gerekçesi ise seçim güvenliği olarak açıklanıyor. Oradaki idari amirlerin yaptığı açıklamalar, köylerde güvenliğin sağlanamadığıyönünde. 

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Bizim tespit edebildiğimiz kadarıyla, 40 binden fazla asker, polis, özel harekatçı seçmen taşıması ve kaydı yaptınız. Onlar oralarda oy kullansın ve seçim sonuçları değişsin diye. Şimdi de diyorsunuz ki, biz bunları taşıdık, ama köylerin güvenliğini sağlayamıyoruz. O zaman onları neden oraya taşıdınız? Birinci usulsüzlük bu. İkinci mesele ise sandık taşıma. Bu aslında iktidarın idareden doğrudan doğruya talebidir. Bu uygulamalar, iktidarın bu illerde seçimleri kazanabilmek için idareden talep ettiği uygulamalarıdır. 

YSK’nın bu uygulamalara cevaz vermesi ve bunları onaylaması çok büyük bir seçim usulsüzlüğüdür. Seçimlerin güvenliği neredeyse tamamen ortadan kalkmıştır. Adil ve demokratik bir seçim olmadığı net olarak bir kez daha görülmüştür. 

PARTİLERE ÇAĞRI

Bu sadece HDP’nin sorunu değildir. Seçime giren ve AKP-MHP ittifakının karşısında olan bütün partilerin sorunudur. Seçimlere bu kadar şaibe düşürülmesi ve seçim sonuçlarını, seçim öncesi oyunlarla ve YSK aracılığıyla belirleme tutumu bütün partileri ilgilendirir. AKP ve MHP dışındaki bütün partilere buradan çağrı yapıyoruz. AKP ve MHP'ye de söylüyoruz, ama onların bu konuda siyasi etiğe uymayacaklarının farkındayız. Bütün partilere diyoruz ki, usulsüz seçmen taşıma, sandıkları birleştirme ve taşıma meselesi seçim güvenliğini tamamen ortadan kaldıracak bir duruma gelmiştir. Bu konuda susmayın. 

YSK, seçim güvenliğini ortadan kaldıran tutumundan vazgeçmelidir.

'ADALET BAKANLIĞI SEÇİM ÇALIŞMASINDA!'

Elbette adaletsizlikler ve baskılar bunlarla sınırlı değil. Bazı billboardlarımız yasaklandı ve toplatılıyor. Üstelik ilçe binalarımıza baskınlar yapılarak bunları toplamaya çalışıyorlar. Siirt, Ağrı, Bitlis, Varto, Mardin’de billboardlarımız yasaklandı. Ne yazıyor yasaklanan bu billboardlarda? 'Özgürlük kendini yönetmekle başlar' yazıyor. 

Sizin zihniyetinize bizim söyleyecek sözümüz yok, ama halk kendisini yöneterek, sadece bir bölgede değil ülkenin tamamında kendisini yöneterek, özgür olacaktır ve bu doğrultuda 31 Mart’ta adımlar atılacağı görülecektir. 

Seçim çalışmalarımıza yönelik baskılar bununla da sınırlı değil. Dün yılların siyasetçisi, bir dönem milletvekilliği yapmış, belediye eşbaşkanlığı yapmış Selim Sadak konuşmasından hemen sonra gözaltına alınıyor, avukatlarıyla görüşmesi engelleniyor. Seçim çalışması sırasında türkü söyleyenler bile gözaltına alınıyor. Adalet Bakanlığı da seçim çalışması yapıyor,ama bu şekilde. Bunların hepsi seçim çalışmalarının iktidar açısından birer parçasıdır. 

TRT Haber’le ilgili yeni bir veri çıktı. Cumhur İttifakı’na 53 saat yer ayrılmış. Millet İttifakı’na 6 saat 42 dakika lehte, 7 saat 8 dakika aleyhe. HDP ne oldu peki? HDP sıfır dakika, orada bir değişiklik yok. 

EKONOMİK KRİZ

Yerel seçim yapıyoruz, ama siz bir savaş yapıyor gibi hissediyorsunuz kendinizi. Bunları bir tarafa bırakın başka şeyleri konuşalım. 

Biraz evvel ekonomideki veriler açıklandı. Ekonomideki veriler böyle olduğu için siz bu din, bayrak istismarını, toplumu bölmeyi ve kutuplaştırmayı gerçekleştiriyorsunuz. 

Ekonomiyi konuşmaya başlasak, ne diyeceksiniz? 2017’de yüzde 7 olan büyüme 2018’de yüzde 2,6’ya düşmüş. Sizin Orta Vadeli Program’da hedefiniz yüzde 5,5’ti, şimdi 2,6 olmuş. Yeni Ekonomi Programı’nda hedefiniz yüzde 3,8’di, şimdi yüzde 2,6 olmuş. Bunu konuşalım. 

2018 son çeyrekte imalat sanayi yüzde 7.4 küçülmüş, bunu konuşalım. İnşaat sektörü yüzde 8,5 küçülmüş, bunu konuşalım. 2018 son çeyrekte toplamda yüzde 3 küçülme olmuş, bunu konuşalım. Hane halkı tüketimi yüzde 9 düşmüş, bunu konuşalım. Yatırımlar yüzde 14 düşmüş, bunu konuşalım.

2018 verilerine bakalım, gelin bunu konuşalım. Domates, biber, patlıcanın fiyatını konuşalım. Hakikaten hayat pahalılığı azaldı mı?Çıkın bir sorun sokaklarda. Bunları konuşalım. Ama yok, bunları konuşmuyorsunuz, bunları konuşmamak için zaten din istismarına başlıyorsunuz. Bunları konuşmamak için Kürtleri ve HDPyi hedef alıyorsunuz. Sorun da zaten buradan kaynaklanıyor. 1 Nisan’dan sonra ekonomi içinden çıkılmaz krizlerle boğuşacaktır. Biz şimdiden söylemiş olalım.

AKP'Lİ SEÇMENLERE: ÜLKE DAHA KÖTÜYE GİDECEK!

Özellikle AKP seçmenlerine sesleniyoruz. Bakın, AKP seçmeni olabilirsiniz.Sizler bizim ne düşmanımızsınız, ne de size öyle bakanlara hak veririz. Ama AKP seçmenleri bu gidişe dur demezlerse, bu toplumdaki gerginleşmeyi sona erdirecek, bu üsluba, bu dile, bu tutuma, bu tarza fren yapacak, terbiye edecek adımı AKP seçmenleri atmazlarsa,Türkiye her gün daha kötü bir noktaya gidecektir. 

Son olarak AKP’ye oy veren Kürt seçmenlere sesleniyoruz. Yapılan bu hakaretleri, bu düşmanlaştırma girişimlerini kabullenmeyin. Bu yapılanların ne anlama geldiğini bir kez daha düşünün. Yaptığınızı gözden geçirin ve AKP'ye siz de bir ders verin."