Şehitlikler oluşturmak, toplumlar açısından ölülerine, özellikle de kendileri için mücadele edip yaşamını yitiren şehitlerine karşı saygı gösterme ve anmanın bir yolu. Fakat DAİŞ çeteleri ile Türk devleti, mezarlıkları ve şehitlikleri yıkmayı esas alarak, topluma 'senin hiçbir değerini' tanımıyorum' diyor.

Minbiclilerin mezarlıkları, Ocak 2014’ten itibaren DAİŞ işgali altına girmesiyle yıkıldı. 6 Haziran 2016’da Minbic Askeri Meclisi, QSD ve DAİŞ'e karşı Uluslararası Koalisyon’un geliştirdiği Faysal Ebu Leyla Hamlesi’yle özgürleştirilen Minbicliler, 2 yıl içerisinde hem mezarlıklarını tamir etti, hem de kendine ait ilk şehitliği kurdu.

Minbiç Şehitliği olarak adlandırdıkları şehitliğe hem Reqa ve Tabka hamlelerinde yaşamını yitiren şehitlerini defnettiler, hem de farklı yerlerde defnettikleri Minbic’i özgürleştirme hamlesi şehitlerini peyderpey getirip defnetmeye başladılar.

Minbic artık şehitlerine saygısını özgürce gösterirken, şimdi de DAİŞ’in ortağı ve kendisi de DAİŞ gibi mezarlıkları, şehitlikleri yıkmakla ün salmış Türk devletinin tehtidi altında. Minbicliler Türk devletinin Kuzey ve Güney Kürdistan’da gerilla mezarlıklarına dönük geliştirdiği saldırıları fazla bilmeseler de, Efrîn işgalinde şehitlikleri nasıl bombaladığını gördüler.

İlk defa 2 Nisan günü Minbic Şehitliğini ziyaret fırsatı bulduk. Minbic’i Özgürleştirme Hamlesinde şehit düşenlerin nasıl defnedildiğini izledik ve ölülere bile düşmanlık yapan Türk devletinin tehditlerine ilişkin Minbiclilerin görüşlerini aldık.

‘ŞEHİTLİĞİMİZİ MİNBİC’İN ÖZGÜRLEŞMESİYLE KURDUK’

Şehit Aile Kurumu Yönetimi'nden Kifâya Ali, Minbic şehitliğinin Minbic’i özgürleştirme hamlesinden sonra kurulduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:

“Şu anda şehitliğimizde yaklaşık 150 şehidimiz var. Bu şehitlikteki şehitlerimizin hepsi Minbic’in çocukları. Reqa, Tabka hamlelerinde yaşamını yitiren şehitlerimizi de buraya defnettik.

Bir de eski şehitlerimizi getiriyoruz. Çünkü daha önce DAİŞ ve savaş olduğu için şehitliğimiz yoktu. Bundan dolayı şehitlerimizi farklı farklı yerlerde gömdük, sakladık. Ama Minbic’in özgürleşmesinin ardından şehitlerimizi farklı yerlerden getirerek kendi mezarlığımıza defnetmeye başladık. Bugün de 4 şehidimizi getirdik ve şehitliğimize defnediyoruz. Ama geçmişte nasıl ki DAİŞ mezarlıklarımızı yıktıysa Türkiye’nin de Efrîn'de şehitlikleri yıktığını gördük. Türkiye’yi Minbic’te istemiyoruz. Çünkü onun da DAİŞ’ten farklı olmadığını biliyoruz."

‘TÜRKİYE'Yİ KABUL ETMİYORUZ'

Kevser Hamo daha önce Minbic şehitlerini Mellawi'de defnettiklerini ifade ederek, “Şehitliğimizi kurduktan sonra oradaki şehitlerimizi de buraya getirmeye başladık. Biz şimdi burada bir şehitlik yapmışız. Bu çok iyi, hepimiz buraya gelip şehitlerimizi ziyaret ediyoruz. Şehitliğimizi yaptığımız için mutluyuz” dedi.

Minbic’de DAİŞ'in mezarlıkları yıktığını, Efrîn’de ise şehitlikleri bombalayan Türk devletinin Minbic’i de işgal etmek istemesine Hamo, şöyle dedi: “İnsan ölmüş ve bitmiş. Ölü bir şey yapamaz. Mezarları yıkarak ne yapabilir? Yaşayanlar var, biz hepimiz yaşıyoruz. Onlar şehitlikleri yıktı ama biz hepimiz yaşıyoruz. Şehitlerimizin yerine çalışacağız ve yeniden şehitliklerimizi yapacağız. Biz Türkiye’nin Minbic’e girmesini kabul etmiyoruz. Eşim ve bir oğlum Kobanê’de şehit düştü, bir oğlumu da DAİŞ götürdü. Sadece Kırmanç olduğumuz için. Bugün Minbic’de durumumuz iyi. Arap, Kürt, Çerkes, Türkmen; fark yok. Hepimiz biziz. Biz bu yaşamı seviyoruz, Türk devletini değil."

‘TÜRK ELİYLE YENİDEN DAİŞ ZULMÜ İSTEMİYORUZ’

Minbicli Muhammed Ali Baş, kendi amcasının oğlunun da Minbic şehitliğine defnedildiğini dile getirerek, şunları söyledi:

"DAİŞ Minbic'de birçok insanımızın kafasını kesti ve öldürdü. QSD Minbic’i özgürleştirdikten sonra Minbic’e huzur geldi. Ama şimdi de Türkiye Minbic’i tehdit ediyor. Türkiye Efrîn'i nasıl yakıp yıktı ve insanları katlettiyse, şimdi de Minbic’de aynısını yapmak istiyor. Biz Türkiye’nin buraya gelip yeniden DAİŞ gibi zulmetmesini istemiyoruz.

Biz bütün bu şehitleri DAİŞ’e karşı mücadelede verdik. Bir kez daha Türkiye eliyle DAİŞ’in Minbic’e gelmesini istemiyoruz. Efrîn'i yıktılar. Türkiye Minbic’e girerse Minbic’i de yıkacak. Biz Türkiye’yi istemiyoruz."