MEB’den cinsiyetçi mesaj: Kız çocuklarına baskı yapın!
MEB’den cinsiyetçi mesaj: Kız çocuklarına baskı yapın!
MEB’den cinsiyetçi mesaj: Kız çocuklarına baskı yapın!
Milli Eğitim Bakanlığı’nın velileri bilgilendirmek amacıyla kurduğu 8383 numaralı mesaj servisi, cinsiyetçi mesajlarla ‘kız çocuklarının baskı altına alınmasını, erkek çocuklarının ise rahat bırakılmasını’ tavsiye ediyor. Bornova Belediyesi Kadın Danışma Merkezi Psikoloğu İlkay Tanyer, bu durumun ‘homofobik’ olduğunu kaydederek, “Kız çocuklarının tırnak içinde söylüyorum ‘kız gibi davranmaması’ ya da erkek çocuklarının ‘erkek gibi davranmaması’ sorun olarak görülüyor. Bu durum tamamen erkek egemen sistemin bakış açısı. Bu mesajda böyle bir bakış açısının ürettiği bir mesaj” diye konuştu.
MEB tarafından velilere bilgi aktarmak amacıyla kurulan 8383 numaralı mesaj hattı, maksadını aşarak cinsiyetçi mesajlarla velileri yönlendirmeye çalışıyor. Geçtiğimiz günlerde velilerin telefonlarına giden mesajda şöyle denildi:
“Anne-babanın izleme ve kontrol çabalarını arttırması erkek çocukların uzun vadede daha fazla problemli davranış göstermelerine neden olurken, kız çocuklarının problemli davranışlarının azalmasını sağlamaktadır. Çocuğumuza vereceğimiz tepki onun cinsiyetine göre farklı sonuçlara yol açabilir”
MEB’in ‘cinsiyetçi mesajına’ ilişkin Bornova Belediyesi Kadın Danışma Merkezi Psikoloğu İlkay Tanyer ile konuştuk.
‘MEB’İN MESAJI HOMOFOBİK’
Tanyer, kız çocuklarının tırnak içinde ‘kız gibi davranmaması’ ya da erkek çocuklarının ‘erkek gibi davranmaması’ üzerine velilerin kendilerine başvuruda bulunduğunu kaydederek, “Kız çocukların öğretmenlerinin ailelerine yaptığı şikâyetler bize de yansıyor. Veliler bunu gözlemleyip, sorun haline getirerek bu tür şikâyetlerini bize getiriyorlar. Milli Eğitim tarafından yollanan bu mesajdaki ‘problemli davranış’ tanımlamasında inceden inceye bir gönderme var. Aslında burada homofobik bir durumla karşı karşıyayız” diye konuştu.
CİNSİYET ROLLERİ ÇOCUK YAŞTA AŞILANIYOR
Erkek çocuğun ‘kız çocuğu gibi davranmasını’ cinsel yönelimiyle ilgili bir sorun olarak görüldüğüne dikkat çeken Tanyer, “Erkek çocuklarının kendini koruyamaması ya da daha sakin olması sorun olarak görülürken, kız çocuklarının da ‘isyankâr, itaatsiz’ hale gelmesi sorun olarak görülüyor. Zaten erkek egemen sistem ve şuan ki iktidarın da temel yaklaşımı bu şekilde. Bu tutum tabi ki yanlış bir tutum” dedi.
‘GENELLEME YANLIŞ’
MEB’in mesajındaki ‘erkek ve kız çocuğu’ genellemesinin de yanlış olduğunu vurgulayan Tanyer, “Ayrıca erkek ve kız çocuklar üzerinden bir genelleme yapması tamamen bilime aykırı bir durum. Erkek ya da kız çocuklarının her birinin kendine özgü karakter yapıları var. Bunu ‘erkek ya da kız’ diye ayırmak doğru değil. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu mesajı erkek egemen zihniyetle çok alakalı bir şey. Bu mesaj kız çocuklarına daha çok ‘itaat etmeyi’ tavsiye ediyor. Erkeklerin ise mümkün olduğunca önünü açarak pervasızlaştırılmasını istiyor” şeklinde konuştu.
KADINLARIN ÖRGÜTLENMESİ ERKEK EGEMEN ZİHNİYETİ KORKUTUYOR
Sistemin cinsiyetçi söylemlerine karşı kadınların da örgütlenmelerini sürdürdüğüne dikkat çeken Tanyer konuşmasını şöyle bitirdi:
“Son dönemlerde feminist hareketlerde ‘kadın cinayetleri neden arttı?’ diye bir tartışma yürütülüyor. Aslında daha görünür oldu. Son 10 yılda muhafazakâr yapının da etkisiyle kadın cinayetlerinin arttığını savunanlar da var. Ben bu iki yorumunda sonucu tam olarak tariflediğini düşünmüyorum. Bana göre kadınların çözüm mekanizmalarına ulaşmada daha tutarlı olmaları, boşanma konusunda daha cesur olmaları cinayetlerin artması için neden olarak görüyorum. Yani eskiden kadın bulunduğu durumu daha çok kabulleniyordu, boyun eğiyordu. Şimdi sesini daha gür çıkartıyor. Erkek egemen sistemde buna tahammül edemiyor”