Mazlum-Der: Utanç duvarına karşı mücadele edeceğiz
Mazlum-Der: Utanç duvarına karşı mücadele edeceğiz
Mazlum-Der: Utanç duvarına karşı mücadele edeceğiz
Rojava sınırına örülmek istenen utanç duvarı, Mazlum-Der Amed Şubesi tarafından oluşturulan bir heyet tarafından incelendi. Heyetin hazırladığı raporu basınla paylaşan Mazlum-Der, " Nusaybin'deki duvar değil tel örgü" diyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ı da yalanladı. Sınırda örülenin tel örgü değil duvar olduğu belirtilerek, bu duvarın yapımının durdurulması için dernek olarak sonuna kadar mücadele edileceği mesajı verildi.
Nusaybin-Qamişlo sınırında örülmek istenen duvar yapımını yerinde görmek için Mazlum-Der tarafından oluşturulan heyetin iki gün sınır bölgesinde yaptığı inceleme raporlaştırıldı. Hazırlanan raporda, sınıra gitmek istenen heyete izin verilmediği, aralarında BDP'li belediye başkanlarının da bulunduğu 56 kişinin açlık grevinde oldukları belirtilerek şunlara yer verildi:
"Heyetimiz tarafından öncelikle belediye başkanı Ayşe Gökkan’ın yanına gidilerek kendisinden sağlık durumu ile ilgili bilgi edinilmiş bilahare insan hakları aktivistleri olarak bir eylem tarzı olarak açlık grevlerini desteklemediğimizi ancak amacı nedeniyle eyleminin tarafımızdan anlamlı ve insani bulunduğu ifade edilmiştir. Eyleminin 5. gününde olan başkanın hareket ve konuşmasındaki yavaşlığın belirginleştiği görülmüş mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklıklarına rağmen neden güneşlik veya çadır kullanmadığı sorulduğunda emniyetçe izin verilmediği başkan tarafından ifade edilmiştir.
Belediye başkanı duvar ile ilgili olarak, yaklaşık 1 haftadır duvar yapımının devam ettiği bundan, ilkin duvarın yapıldığı yerlerden bir okulun arkasında yapılan kazı çalışmaları sırasında belediyeye ait su şebekesi borularının kırılması nedeniyle etrafa yayılan sular nedeniyle gelen şikâyetler üzerine haberdar olunduğunu, şehir içme suyu şebekesinde meydana gelen ve gelebilecek zararların önlenmesi amacıyla sorumlu ve yetkili idareyi tespit açısından çalışmaların mahiyeti ile ilgili Kaymakamlık, Askeri Tugay Komutanlığı ve İçişleri Bakanlığı ile yapılan yazışmalara aradan geçen zamana rağmen ilgili kurumlarca cevap verilmediği ve duvarın yapımına devam edildiği yapılan duvarın bir utanç duvarı olduğunu, Nusaybin’deki kısmının uzunluğunun 7 km civarında olduğunu, sınırın iki yanında bulunan kardeş, akraba ve dost aileleri ve özellikle Kürtleri birbirinden ayırmaya yönelik olduğu ifade edilerek duvar yapımı sonlandırılıncaya ve mevcut yapı kal edilinceye değin ölüm orucuna devam edeceğini bildirmiştir."
Hazırlanan raporda, heyet tarafından sınırda yapılan incelemede ise şunlara yer verildi: "Heyetimiz tarafından duvarın yapımı ile ilgili olarak yapılan incelemede gözümüzün alabildiği sınır boyunca yer seviyesinden 50 cm kadar bir kazı yapıldığı bu kazılan alan içerisinde temel atıldığı ve temelin 1,50 metre üzerine çıkacak şekilde demir bağlandığı bu haliyle yapının kalıp bağlanıp çimento dökülmeye hazır olduğu görülmüştür. Bu arada belediye başkanınca bulunduğumuz yere 250 metre kadar mesafede ve yine sınır boyunda bulunan etrafı brandalarla çevrilmiş askeri bölgede çimento dökme işleminin başlamış olduğu ifade edilmiştir.
Heyetimiz tarafından yapılan gözlem ve araştırmalar sonucu mevcut haliyle sınırda devam eden çalışmaların sınır boyunca uzayan bir beton duvar çalışması olduğu kanaatine varılmıştır."
Raporda, hangi saikle yapılırsa yapılsın böyle bir çalışmanın kabul edilemeyeceği belirtilerek, "Almanya’yı ikiye ayıran ve utanç duvarı adıyla da anılan Berlin Duvarı yıkılalı 24 yıl olmuş ve İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarında yaptığı duvar iktidar da dâhil başta Türkiye olmak üzere tüm dünyada tepki toplamaktadır. Hal böyle iken devletin, 90 yıl önce emperyalist devletlerin çizdiği yapay sınırlarla dört parçaya ayrılan Kürdistan topraklarında yaşayan kardeş, akraba, eş ve dostun birbirine yabancılaştırması ve bu yapay sınırlara rağmen aralarındaki alışverişi bile kaçakçılık olarak değerlendirip cezalandırması biz insan hakları kurumları ve aktivistleri tarafından kabul edilmezken velev ki güvenlik amacıyla olsun herhangi bir duvar yapımının da tarafımızdan hiçbir şekilde kabul edilmeyeceğini ve duvar yapımının önlenmesi için sonuna kadar mücadele edeceğimizi kamuoyu ve yetkililere duyuruyoruz" ifadelerine yer verildi.