Le Figaro: Muhaliflere silahlar Adana’dan daðıtılıyor

Le Figaro: Muhaliflere silahlar Adana’dan daðıtılıyor

Fransız Le Figaro gazetesi, Suudi Arabistan ve Katar’ın Suriye’deki silahlı gruplara nezdindeki dolar rekabeti yüzünden birliðin saðlanmadıðını belirtirken, Şam rejimine karşı savaşan bu gruplara silahların Adana’daki “operasyon odası”ndan daðıtıldıðını belirtti. Gazeteye göre buradaki lojistik aðı Müslüman Kardeşler kontrol etmek isteyince Suudiler öfkelendi.

Yüksek tirajlı Le Figaro gazetesi, Şam rejimine karşı savaşın arka cephesinde yaşananları yazdı.

SURÝYE TALÝBANLAŞIYOR

Gazeteye konuşan “aktif” bir muhalif olan Ýsam,”Suriye, aşırı Ýslamcıların baskısı altında Talibanlaşıyor ve hiç kimse bir şey demiyor” diyor. Isam, kendisine baðlı militanlara son birkaç haftadır ne silah ne de para akışı olmadıðından yakınıyor.

Ýsam, Eylül ayından bu yana Türklerin öncülüðünde Adana’daki operasyon odasında isyancılara daðıtılan silahlar konusunda Suudiler ile Katarlılar arasında bir kavga yaşadıðına dikkat çekiyor.

O tarihten beri her bir ilkenin “tek başına” kendine isyancısını himaye ettiðini ve “alandaki partizanlarına yardım etmediðini yazan Le Figaro, Katar’ın temel olarak Müslüman Kardeşleri, Suudilerin ise selefi Müslümanları desteklediðini kaydediyor.

SURÝYE’YÝ YENÝ AFGANÝSTAN MI YAPMAK ÝSTÝYORLAR

Ýsam’ın adamları gibi Suriye ordusundan firar eden diðer çok sayıda askerin ise ortada kaldıðı belirtiliyor. Ýsam, “Bunun böyle olmasına izin vererek, Türkler, Amerikalılar ve Fransızlar Suriye’yi yeni bir Afganistan’a mı dönüştürmek istiyor?” diye tepki gösteriyor.

Le Figaro, geçen baharda uygulamaya konulan “operasyon odası” ile Türklerin çoðunlukla kalaşnikov ile roket atar ve uçaksavarların akışını gözettiðini belirtirken, bunların Suudi, Lübnanlı veya Katarlı arabulucular üzerinden teslim edildiðine dikkat çekiyor.

Gazeteye göre Adana’da “Türkiye ve Katar tarafından deseklenen” Müslüman kardeşler alanda kendilerine baðlı Ýslamcıları güçlendirmek için lojistik aðı kontrol etmek istiyor. Bunun da Suudileri öfkelendirdiði belirtiliyor.

Suriye’nin batısından gelen bir “aktivist” olan Ebu Hamza bunu doðruluyor: “Kısa bir süre önce Müslüman Kardeşler’in mali desteðini müzakere etmek için Ýstanbul’a gittim ama tartışmalar başarısızlıkla sonuçlandı. Onlar para verdiklerinde Müslüman Kardeşler operasyonları kontrol etmek istiyor.” Hamza, bunun üzerine yerelde selefilerle ittifak kurmaya karar verdiðini ifade ediyor.

ÝSYAN BÜYÜK BÝR PAZARA DÖNÜŞTÜ

Le Figaro, “Ayaklanmaların Suriye’sinde, en talihli olanı en iyi silahları elde ediyor” derken, bunu da Körfez’in uydu üzeri yayın yapan televizyonlarında yayınlanmak üzere “düşmana en aðır darbeyi vurmak” umuduyla yaptıklarını belirtiyor.

“Tespih taneleri gibi tugaylara parçalanan isyan büyük bir pazara dönüştü” diyen gazete, isyancılarla kontak halinde olan yabancı bir uzmanın şu sözlerini aktarıyor: “Bir taburun şefi Katar ile çalışmayı reddettiðinde, Katarlı elçiler onun yardımcısına giderek yüklü miktarda para öneriyor. Genelde, bu para kabul ediliyor, ki bu da ne yazık ki başkaldırının daðılmasını arttırıyor.”

Bu sapmadan endişe duyan Batılıların aylardır birleşik bir komuta istediðini hatırlatan Le Figaro, “Ama şimdilik bu yönlü tüm girişimler başarısız oldu” dedi.

ÜÇ FARKLI SAVAŞÇI GRUP, BÝRLEŞMELERÝ ÝMKANSIZ

Yine her ülkenin desteklediði grupların kendi örgütlenmelerini oluşturduðuna belirtilirken, Suudilerin de kenti partizanlarından yerelde kendi konseylerini oluşturmalarını istediði belirtiliyor. Bunu da Luay Mukdad ile Saad Hariri’nin Türkiye’deki temsilcisi Okab Sakr öncülüðünde yapmaları isteniyor. Okab’ın Suudilerin isyancılara para daðıtımını kolaylaştıran kişi olduðu vurgulanıyor. Sonuç itibariyle, alanda üç savaşçı yapının ortaya çıktıðına işaret ediliyor.

Şam banliyösündeki bir muhalif olan Zaydun Zoabi, “Ülkemizin selameti için birlik acil bir ihtiyaçtır” derken, “Tugaylarımız birleşirse ancak bir ateşkesi müzakere edebiliriz. Ama imkansız. Tüm bu silahlı gruplar aynı ideolojiye sahip deðil. Bazı firariler rejimi devirmek istiyor. Ýslamcı gönüllüler açıkça devleti çökertmek istiyor. Ve sonra, Suriye’nin içinde bile buluşamayan bu grupları nasıl birleştirebilirsiniz ” diye ekliyor.