Demokratik siyaset yaptıkları için binlerce arkadaşının tutuklu olduðunu belirten BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Silivri’de anadilde savunma hakkının kabul edilmemesini ‘Dikta uygulaması’ olarak tanımlayarak, “Buna boyun eðmeyeceðiz” dedi. Kışanak, ”Bizi tutuklayarak, yıldırmak ve sindirmek istiyorlar. Ama yanılıyorlar" dedi.

KCK Ýstanbul ana davası Silivri Cezaevi'ndeki duruşma salonunda devam ederken, adliye önünde de yüzlerce kişinin bekleyişi sürüyor. Kürtçe marşlar okuyup, halaylar çeken kitle sık sık, "Berxwedan jiyane", "Biji Serok Apo", "PKK halktır halk burada", "KCK halktır halk burada" sloganları atıyor. Askerlerin adliye çevresinde aldıðı yoðun önlemler devam ederken, DTK Eş Genel Başkanı Aysel Tuðluk, BDP Milletvekili Halil Aksoy ve CHP Ýstanbul Milletvekili Binnaz Toprak da davayı izlemek için Silivri Cezaevi'ne geldi. Duruşma salonu önünde ise, çeşitli siyasi parti ve kurumlar tarafından açıklamalar yapılıyor.

KÜRKÇÜ: KÜRTLER EN DEMOKRATÝK HAKLARINI ÝSTÝYOR

BDP Milletvekilleri tarafından yapılan basın açıklamasında BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ve BDP Mersin Milletvekili Ertuðrul Kürkçü birer konuşma yaptı. Kürkçü, KCK yargılamalarının meşruluðunun olmadıðını vurgulayarak, "AKP diktatörlüðüne karşı mücadele edeceðiz. Kürtler en demokratik haklarını istiyor. Bu hakların verilmesi gerekiyor. Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılmalıdır" diye konuştu.

‘BU BÝR DÝKTA UYGULAMASIDIR’

Demokratik siyaset yaptıkları için birçok çalışma arkadaşlarının tutuklu bulunduðunu belirten BDP Eş Genel Başkanı Kışanak ise, "Onların 'örgüt talimatı' ile çalışma yaptıkları söyleniyor. Evet, onlar BDP'li ve bu talimatları biz verdik. Arkadaşlarımız parti çalışmalarını, demokratik siyaset haklarını kullandıkları için tutuklandılar. Bu tutuklamaların son bulması gerekiyor. Bizi tutuklayarak, yıldırmak ve sindirmek istiyorlar. Ama yanılıyorlar. Bunu başta AKP olmak üzere herkes bilsin ki; biz en insani ve demokratik haklarımızı istiyoruz. Ve bunları alıncaya kadar mücadele etmeye devam edeceðiz. Ýçeride arkadaşlarımızın en insani hakları olan anadillerinde savunma hakları kabul etmiyor. Bu bir dikta uygulamasıdır. Buna karşı boyun eðmeyeceðiz" dedi. Kışanak ve BDP'li vekiller açıklamanın ardından tekrardan duruşma salonuna geçti.

Duruşmada "anadilde savunmaya" izin verilmemesi nedeniyle sanık avukatları taleplerini dile getirmeye devam ediyor.