Küffelinin Dişi Devesi - Erdoğan'nın AKP'si - H. Ahmet Turhallı

‘Tarih tekerrürden ibarettir’ derler. Hakikat öyle değil, ancak yüzlerce yıl geçse de bazı olaylar karakterinden hiçbir şey kaybetmez...

‘Tarih tekerrürden ibarettir’ derler. Hakikat öyle değil, ancak yüzlerce yıl geçse de bazı olaylar karakterinden hiçbir şey kaybetmez. 

Şarlatanlar ve şartlananlar.....

Hz. Ali'nin oturduğu Küfe kentinden Şama bir adam gelir. Adamın yanında devesi vardır ve deve erkek bir devedir. Muaviye Şamlı bir adama Küffe'den gelen adamın devesini zorla elinden almasını ister. Muaviye'nin adamı Küffeli adamın yanına giderek bu dişi devenin kendi devesi olduğunu söyler ve zorla el koymaya kalkışır.

Küffeli karşı koyar "Bu deve senin değil, benim. Üstelik senin deven dişidir. Bak benim devem erkek devedir" der demesine ancak Şamlı ısrarını sürdürür. 

"Hayır bu deve dişidir ve benimdir" diyerek deveyi Küffelinin elinden alınca kavga çıkar. Küffeli ile Şamlı mahkemelik olurlar. 

O dönemlerde yargı ve yönetim erki tek-el'de idi. Dolayısıyla dava Şam valisi Muaviye'nin önüne gider.

Muaviye, halkı şehrin meydanında toplar ve kürsüye çıkarak "Ey ahali! Bu dişi deve Şamlı adamındır, değil mi?" deyince meydanda toplanan kalabalık hep bir ağızdan "Evet bu dişi deve Şamlı adamındır" diye cevap verir. 

Küffeli "Ey hakim, ey ahali. Bu deve dişi değil, erkektir ve benim devemdir" dese de söyledikleri para etmez Muaviye, "devenin dişi ve Şamlı adama ait olduğuna karar" verir, davayı kapatır. 

Sonra da Küffeliyi yanına çağırır. 

"Bu devenin dişi değil, erkek olduğunu, ben de biliyorum, Şamlılar. Tabi kime ait olduğunu da..... Bu adaletsiz ve körlük durumu devenin gerçekten kime ait olduğunu göstermez. Ancak gördüğün bu manzara, bura halkının körü körüne bana ne kadar bağlı olduğunun göstergesi olabilir. Şimdi git Ali'ye söyle gözlerine değil, benim sözlerime inanan binlerce kör adamımın olduğunu söyle ve ona göre ayağını denk atsın" diyerek Küffeli adamı yanından kovar. 

İslam tarihinde Muaviye kurnaz ve büyük bir sahtekâr olarak bilinir. Hz. Ali'nin kılıcı karşısında zorlanınca asker mızraklarının uçlarına Kuran ayetlerini geçirir. Kuran'ı kalkan yapar. Sonra da Peygamberin torunu Hz. Hüseyin'in başını keserek şehir şehir dolaştırır. 

Aradan 15 asır gibi bir zaman geçti, ancak Kuran ayetlerini mızraklarının başına geçiren sahtekâr sultanlar bitmedi, daha da çoğaldı. 

Şimdi Türkiye Cumhurbaşkanı ve başbakanının söylediklerine bakalım. Söyledikleri tek bir sözün maddi gerçekle bir alakası var mı?

Erkek deveyi dişi deve olarak gösteriyorlar, arkasından TRT, Star, Atv, ülke ve daha onlarca televizyon "bu dişi deve Sarayındıııır" diye bağırıyor. 

Sonra Cübbeli Ahmet Hoca, Adnan Oktar, Mehmet Görmez, Ahmet Taşgetiren, A.Rahman Dilipak, Hayrettin Karaman, ve daha birçok amigo da ayağa kalkarak bağırıyor:

"Bu dişi deve Şamlınındııııır"

Bunlara bağlı olan polis ve asker Kürdistan'da çocukları, kadınları öldürüyor, öldürdüklerini panzerlerin arkasına bağlayıp sürüklüyor, mezarlıkları, ziyaretleri bombalıyor, camileri kurşunluyor, kütüphaneleri ve kitapları yakıyor. Sonra da çıkıp cami hoparlörlerinden ezan okuyor....... 

Tam da Muaviye yöntemleri.....

Mızrak uçlarına Kuran ayetlerini tak, sonra da git Peygamberin çocuklarını, torunlarını, sahabelerini öldür, kafalarını kes meydan meydan dolaştır ve bunu İslam adına yaptığını söyle..... 

Bunu bir de kim yapıyor?

IŞID ve El Nusra çetelerinin Suriye ve Irak'ta yaptıklarına bakın. Onlar da mezarlık ve türbe yakıyor, bombalıyorlar. Daha da ötesi IŞID emiri "Çok yakında Mekke'de olacağız ve Kâbe'yi de yıkacağız" diyordu. 

Yıkarlar mı? 

Yıkarlar, yıkıyorlar. 

Ne adına, niçin?

Tabi ki İslam adına diyecekler.....

İslam yalanı yasaklar, bunlar yalancı, İslam iftirayı yasaklar, bunlar müfteri, İslam hırsızlığı, soygunu, talanı yasaklar, bunlar hırsız ve soyguncu. 

İslam işçinin alın teri soğumadan hakkının verilmesini emreder, bunlar işçinin alın terini çalmakla yetinmez, maden ocaklarında canlarını da çalıyorlar.

İslam bir hak ve adalet dini olarak insanlara tebliğ edilmişken bunlar zulmü, barbarlığı, vahşeti esas alır ve uygular. 

"Zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler". (Bakara 59) 

Peki, kimdir bunlar ve hep bir ağızdan ne söylüyorlar?

"Bu deve dişidir ve Şamlı adamındıııır......"

Bunlar zora düştüklerinde Kuran ayetlerini mızrak uçlarında kalkan yapan ve sonra da Hz. Hüseyin'in kafasını kesip şehir şehir dolaştıranlardır. 

Muhakkak ki bir gün hak gelecek ve batıl zail olacak.

Allah'ın selamı dürüst Müslümanların ve mazlumların üzerine olsun.