Komalên Ciwan’dan direnişleri sahiplenme çağrısı

Komalên Ciwan Koordinasyonu: Özellikle dört parça Kürdistan ve Avrupa’daki halkımız alanlara akmalı ve direnişlerini daha da büyütmelidir.

Yazılı bir açıklama yapan Komalên Ciwan Koordinasyonu, her zalime ve zulüm sistemine karşı direnişin, toplumun bir tepkisi olarak halkların mücadele tarihinde yer aldığını ve almaya devam ettiğini belirtti. Türk faşizmine karşı da Kürt halkının ve evlatlarının direnişi, onurunu koruma ve özgürlüğünü kazanma temelinde geliştiği ve bugün de direnişin bütün görkemiyle devam ettiğini kaydeden Komalên Ciwan Koordinasyonu açıklamasında şunları belirtti: “Gerek Kürdistan dağlarında gerekse şehirlerde bu direniş gün geçtikçe büyüyor ve daha da büyüyecektir. Ancak en kutsal direniş, şüphesiz direnenlerin bedenlerinde yaptıkları iradi direniştir. Esaret koşullarında bütün direniş araçlarından mahrum, sadece ve sadece ideolojinin çelikleştirdiği iradi güçle, bedenlerle faşizmin ortasında direniş geliştirmek büyük bir kahramanlık duruşudur. Komalên Ciwan olarak bu büyük, görkemli direnişi selamlıyoruz.

Halkımızın direniş tarihinde defalarca gelişen zindan direnişi, günün koşullarında soykırım saldırılarının en fazla çaresizlikten kaynaklı pervasızlaştığı bir süreçte gelişmesi büyük bir öneme ve anlama sahiptir. Hiç kuşku yok ki bu direniş, faşizme karşı, yıllar önce Kemaller, Hayriler, Akifler ve gençliğin öncüsü olan Ali Çiçekler öncülüğünde gelişmiş direnişçi tutumunun devamı ve o önder yoldaşların tekrardan yaşatılmasıdır.

O günün koşullarında bu çizgi ve ruh direndi ve bu çizgi, direnişi tüm Kurdistan’a yaydı. Bu anlamda faşizme karşı yüce sosyalist devrimci direniş çizgisinin kendisini ifade eder bundan kaynaklı da sahiplenmek başta sosyalist gençlik olmak üzere tüm insanların sorumluluğudur. Zira zindan direnişi, özünde insanlığa dair değerleri koruma eksenli yürütülen direniştir. Direnenlerin ferdi hiçbir taleplerinin olmadığı, insan için insani bir direniş karakterine sahip direniştir. Bundan kaynaklı da başta yurtsever halkımız ve militan gençliği olmak üzere tüm kamuoyunu sorumluluklarını yerine getirmeye, zindan direnişine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Zindanlardaki direniş çığlığına ses verilmeli ve bu kutsal direnişi her yere yayarak sorumlu davranılmalıyız. Zira bundan sonra direnenlerin durumu artık kritik bir aşamaya gelmiş bulunuyor ve geç olmadan bugün yapacaklarımızı yapmalıyız. Unutmayalım bu direnişçilerin ellerinde beden ve ideolojik güçleri dışında hiçbir direniş araçları yok. Bu direnişe karşı sessizlik insan vicdanı için zülümdür.

Bundan kaynaklı başta Kürdistan’ın fedakar militan gençliği olmak üzere devrimci, sosyalist, anarşist, anti kapitalist, üniversite ve lise gençliği harekete geçmelidir ve radikal devrimci tepkilerini, insani tutumlarını ortaya koymaya çağırıyoruz. Özellikle dört parça Kürdistan ve Avrupa’daki halkımız alanlara akmalı ve direnişlerini daha da büyütmelidir. Faşizme karşı sadece direnişle kazanılır, sessizlik faşizmi güçlendirdiği gibi yenilgi yaşatmaya yetmez. Ya direniş ya direniş diyerek direniş için tüm gençliği bizim olan sokaklara çağırıyoruz. Yarın geç olmadan bugün zindan direnişi için her kesi insan onuru için, insanca yaşam için direnişe davet ediyoruz. Ancak ve ancak direnerek kazanabiliriz.”